Başkan Tufan Akan’dan Çok Konuşulacak Açıklamalar

Manisa’nın tarım, sanayi ve üniversite kenti olmasına karşılık, karar mekanızmasında siyasi irade tartışmalarının kurbanı olduğunu savunan İYİ Parti Yunusemre İlçe Başkanı Tufan Akan, “Manisa’nın başına ne geldiyse siyasilerden geldi. Siyasiler Manisa’ya ihanet ettiler.” dedi.

Siyasetin Nabzı serimizin 7’nci bölümüne İYİ Parti Yunusemre İlçe Başkanı Tufan Akan konuk oldu. 18 aylık ilçe başkanlığı görevi boyunca Yunusemre ilçesinde 87 mahallenin hepsini sokak sokak gezerek saha çalışması yaptığını belirten Başkan Akan, “Bugün Yunusemre ilçesinde ikinci parti konumuna geldik. Üye sayısında 2’nciyiz ama oya gelirsek o bambaşka. Oyda 1’inciyiz. En çok oy alacak 1’inci partiyiz. Bu konuda çok iddialıyım” dedi. Saha siyasetini benimseyen bir başkan olarak vatandaşların sıkıntılarına yakından tanıklık ettiğini kaydeden Başkan Akan, şu dönemde ekonomi ve koronavirüs salgını nedeniyle insanların çok zor günler geçirdiğini söyledi. İşte İYİ Parti Yunusemre İlçe Başkanı Tufan Akan’ın o çok konuşulacak açıklamaları; *Tufan Akan kimdir? - Ben, benim için en önemli olandan başlayayım; evliyim, biri kız biri oğlan iki tane evladım var. Eskişehir Anadolu Üniversitesi İktisadi İdari Bilimler Fakültesi İşletme bölümü mezunuyum. Sonrasında yöneticilik alanında Sabancı Üniversitesi'nde eğitim aldım. Eğitimlerimi tamamladıktan sonra profesyonel iş hayatında iş hayatıma başladım. Profesyonel firmalar da çeşitli pozisyonlarda görev yaptım. Yaklaşık 12 sene sonrasında ‘burada elde etmiş olduğum bir takım bilgi ve tecrübeleri kendi şehrime adapte etmeliyim burada kullanmalıyım’ diye kendi işime başladım. Ticarete atıldım. Manisa'da gıda, inşaat sektöründe, sağlık sektöründe faaliyet gösteren firmalarımız var. Ben aslında oda ve dernek kısmında aktifim diyebilirim. Manisa Ticaret Odası'nda gıda komitesi üyesiyim.Yine aynı şekilde Manisa Girişimci İş Adamları Derneği’nde iki buçuk yıldır ikinci başkanlık görevini yürütüyorum ve çeşitli derneklerde, odalarda görevlerim var. 3 GÖREV İLE 18 AYDIR PARTİDE ÇALIŞIYORUM *Siyasetle tanışmanız nasıl ve ne zaman oldu? -Manisa için bilinen bir yüzüm ama siyasette yeni bir yüzüm. Sayın Şahin şöyle söyleyeyim, 31 Mart yerel seçimlerden önce İYİ Parti il başkanımızdan bir davet aldım ve meclis üyesi adayı oldum. 18 yıllık bir AK Parti iktidarından bahsediyoruz. Aslında memleketin üzerine adeta bir kara bulut gibi çökmüş olan bir partiden bahsediyoruz. Bazı şeylerin yanlış gittiğini görüyoruz, gözlemliyoruz ve her platformda bunu dile getiriyoruz. Artık bunu siyaset arenasında dile getirmem gerektiğini, taşın altına elimizi koymamız gerektiğini düşünerek siyasete girmeye sıcak baktım. 18 aydır da İYİ Parti Yunusemre İlçe Başkanı olarak ve aynı zamanda da İYİ Parti'nin Yunusemre Belediyesi'nde Grup Sözcüsü meclis üyesi olarak görev yapıyorum. Partimizin tüzüğünde 2 görev yapabime maddesi var. Bunu da kullanarak 2 görev hatta 3 görev yaparak 18 aydır partide çalışıyorum. 40 GÜNDE 81 VİLAYETTE TEŞKİLANDIK *Manisa’da kaç üyeniz var? Geçtiğimiz aylarda bir partiden toplu istifa ile 55 kişinin sizin partinize geçtiğini kamouyu ile paylaştıktan sonra o partiden size yalanlama gelmişti. Ancak siz yanıt vermediniz. Neydi o durumun aslı? -Şimdi biz 25 Ekim'de 3. yılını tamamlayan bir partiyiz. Aslında yeni bir partiyiz. Tabii partimiz yeni olmasına rağmen kadrolarımız tecrübesiyle bu yeniliği örtüyor. Yani çok hızlı teşkilatlanan bir partiyiz. 40 günde 81 vilayette teşkilatlanmasını tamamlayan bir siyasi partiden bahsediyoruz. Bu çok önemli çünkü bugün kurulmakta olan partilerin, yeni kurulan partilerin çekmiş olduğu sıkıntıları görünce, aslında İYİ Parti'nin teşkilatlanma da ne kadar hızlı davrandığını, ne kadar tecrübe ile hareket ettiğini daha iyi anlayabiliriz. Yargıtay'ın sitesinde her ay açıklanan verilerde İYİ Parti'nin en yüksek oy oranına sahip, oyunu en çok artıran siyasi parti olduğunu görüyoruz. YUNUSEMRE’DE ÜYE SAYISINDA 2’NCİ OY SAYISINDA 1’İNCİ PARTİYİZ Manisa'ya gelindiğinde 10 binin üzerinde üyemiz var. Yunusemre ilçemize baktığımızda 40 yıllık siyasi partilerin üye sayıları geçmeyi başardık. 18 aylık görev sürem boyunca ben ve arkadaşlarım aktif bir şekilde sahada çalıştık. Vatandaşlarımızın bize göstermiş olduğu tevecüh ile ye sayımız hızla artıyor. Bugün Yunusemre ilçesinde ikinci parti konumuna geldik. Üye sayısında 2’nciyiz ama oya gelirsek o bambaşka. Oyda 1’nci yiz. En çok oy alacak 1’inci partiyiz. Bu konuda çok iddialıyım. YAYINLANMAMAK SURETİYLE BASIN KANALLARININ HEPSİNE BU LİSTEYİ GÖNDERDİK Şimdi diğer konuya geleyim. Aslında hızla üye sayısını artıran bir siyasi yapıda ben ve arkadaşlarım gece gündüz demeden mahalle çalışmaları yapıyoruz. Bu kolay bir çalışma değil ve bu yoğun temponun karşılığını da tabii ki vatandaşlarımız olumlu olarak gösteriyorlar. Çünkü bir kişiyi parti üyesi yapmak için yoğun bir çaba sarf ediyoruz. Yunusemre ilçemizdeki üye sayımızın artışı ile Türkiye'de 900 ilçe içerisinde en ön sıralarda yer alıyoruz. Halkımızdan gelen ilgi sonucu toplu üye katılım törenleri de düzenliyoruz. Bahsetmiş olduğunuz toplantı aslında bizim 10. yaptığımız toplantı. Ne ilk ne de son toplantıydı. Mevcut iktidar partisinden geçen 55 kişi haberi olunca, ulusal basının dikkatini çekti. Bu olay birçok ana akım haber kanallarında çıktı ve oldukça ses getirdi. Bu şekilde bir gündem yaratınca mevcut iktidar partisindeki arkadaşlarımız buna haklı olarak cevap verdiler. Beni yalanladılar. Polemik olmasın diye ben onlara tekrar cevap vermedim. Çünkü bu bir akıl tutulması olur. Yani ben, 55 kişi AK Parti'den istifa ediyor, İYİ Parti'ye geçiyor diye bir olayı kendim uyduramayacağıma göre… Ben, bize üye olan bu kişileri kişisel verileri koruma kapsamında açığa çıkaramazdım. Bunu çok iyi biliyorlar. Çünkü bu bir suç. Ama yayınlanmamak suretiyle basın kanallarının hepsine bu listeyi gönderdik. VATANDAŞIN GÜNDEMİ: EKONOMİ VE KORONAVİRÜS SALGINI *Covid-19 salgınında vatandaşları ve esnafları sık sık ziyaret ettiğinizi gördük. Sahadaydınız. Bir nevi sokağın nabzını tuttunuz. Bu süreçte sahada nelerle karşılaştınız? -Ülkemiz ve memleketimiz maalesef çok büyük sınavdan geçiyor. 100 yılda bir yaşanabilecek bir salgın bizim dönemimizde denk geldi. Dediğiniz gibi biz bu salgın sürecinde de sahadan ayrılmadık. Biz İYİ Parti olarak yeni bir siyaset tarzı belirledik Özlem Hanım; Saha Siyaseti. Biz, 81 ilde 900 ilçede il ve ilçe başkanlarımız, teşkilatlarımız, sahadayız ve mücadele ediyoruz. En başta Genel Başkanımız Sayın Meral Akşener Türkiye'yi karış karış, il il, ilçe ilçe geziyor, vatandaşların dertlerini ile dertleniyor onların dertlerine derman arıyor ve çözüm önerilerimizi iletiyor. Şu an sahada olan tek siyasi lider Sayın Meral Akşener’dir . Biz de genel başkanımız ve teşkilat başkanımız Sayın Koray Aydın gibi sahadayız. Yunusemre ilçesinde 87 mahallemiz var. 18 aylık görevim süresince girmediğim, sokak kalmamıştır. Kadın ve gençlik kollarımız da ev ziyaretleri yapıyorlar. Vatandaşımızın Manisa'nın da esas problemleri ekonomik. Vatandaşımız zor durumda. Nereye gitsek hangi kapıyı çalsak bize ‘ne olacak bu ülkenin hali’ diye soruyorlar. Ülkede şuan ana gündem maddesi ekonomi. Bu süreçte sahada en çok ekonomi ve koronavirüs salgını nedeniyle vatandalarımızın sıkıntılı günler yaşadığını görüyoruz. Siftah yapamayan esnaflarımız var… HÜKÜMET 21. YÜZYILDA GRİP AŞISINI KARNEYE BAĞLADI *Geçtiğimiz günlerde grip aşısı ile ilgili bir açıklama yapmıştınız. Anı zamanda sağlık sektörü ile ilgili olan bir siyasetçi olarak grip aşısı konusunu nasıl değerlendiriyorsunuz? -Bu dönem, grip mevsimi. Vatandaşlar doğal olarak grip aşısı olmak istiyor. Devletler bu aşı için 9-10 ay öncesinde uluslarası ilaç firmalarıyla anlaşma yaparlar. Bugün İngilizler 30 milyon, Almanlar 27 milyon doz aşı anlaşması yaptılar. Tabii Avrupa'nın nüfusu en kalabalık olan ülkesi Türkiye’de ise 2 milyonluk aşı anlaşması yapıldı. Böyle bir şey olamaz. Durum böyle olunca vatandaş, sağlık ocakları önünde kuyruk oluşturuyor, ‘aşı vurulabilecek miyim?’ diye. Grip aşısını vurulmak için kriterler getirdiler. 21. Yüzyılda grip aşısını karne bağladı hükümet, bunun başka bir açıklaması yok. Grip aşısını vatandaşlarıyla buluşturamayan bir iktidar Covid-19 aşısı ile buluşturabilir mi? ACABA BU AŞIYI ÇİNLİLER KENDİLERİ KULLANIYOR MU? Bu dönemde 3 tane Covid-19 aşısı açıklandı. Çinliler ve Rusların çıkardığı aşıların toplumda bir karşılığı olmadı. Toplumda karşılık bulan aşı; Amerikan firması ve Alman ortaklığındaki aşı. 2 tane gurbetçi vatandaşımızın önderlik ettiği bu aşı, kaliteli. Aşıdaki çalışma süreci şeffaf olunca ve kaliteli olduğu belirlenince bunun karşılığı oldu. Aşı bulununca bütün dünyada borsa olumlu bir yönde seyreldi. Aşı bulununca Avrupa ülkeleri bu Amerikan ve Alman firması ortaklığı sonucu ortaya çıkan aşıyı talep ettiler. Biz de ise bu durum farklı oldu. Sayın Sağlık Bakanı Çin’den gelen aşıyı kullanacağımızı duyurdu. Acaba bu aşıyı Çinliler kendileri kullanıyor mu? Ben bunu bilmiyorum. UMUYORUM Kİ GENEL VE YEREL YÖNETİMLER BUNU DİKKATE ALIR *3 Aralık Engelliler Günü’nde sessiz bir eylem gerçkeştirerek engellilerin sorunlarına dikkat çektiniz. Tekerlekli sandalye, koltuk değnekleri, beyaz bastonlar ile birlikte 10 dakika boyunca sessizlik eylemi gerçekleştirdiniz.Türkiye’deki ve Manisa’daki engellilerin mevcut durumunu nasıl değerlendiriyorsunuz? - Ülkemizde 8 milyon engelli vatandaşımız var. Yani Türkiye’nin 8’de 1’i engelli. Etrafımıza baktığımızda günlük yaşantımızda o kişileri göremiyoruz. Yaşam alanları yok. Bugün Manisa'da sokakta sarı şeritler var ama sadece çarşıda. Bu kişiler sadece çarşıda mı gezebilir yani? Bu insanların genişletilmiş kaldırımlara, şehrin her noktasından geçen sarı şeritlere ihtiyacı var. Biz önerilerimizi o gün uzun uzun dile getirdik. Umuyorum ki genel ve yerel yönetimler bunu dikkate alır. MANİSA’NIN BAŞINA NE GELDİYSE SİYASİLERDEN GELDİ *Peki bunun dışında Manisa’da gördüğünüz sorunlar neler? Bir Manisalı vatandaş olarak buna yorum yapayım; Manisa’nın başına ne geldiyse siyasilerden geldi. Siyasiler Manisa’ya ihanet ettiler. ÖĞRENCİLERİN BIRAKIN MANİSA’YA, MURADİYE’YE BİLE FAYDASI OLMUYOR *Nasıl yani ‘siyasi ihanet’ derken? -Manisa hem tarım hem sanayi hem de üniversite kenti. Bu ‘nasıl?’ sorusuna örnekler ile cevap vereceğim. Celal Bayar Üniversitesi ilk yapılma aşamasında şehrin merkezindeki iki odakta yapılabilecekken şehrin dışına, Muradiye bölgesinde yapıldı. Siyasi anlaşmazlıklarla. O bölgeye yapılan üniversite, bugün 40 bine yakın öğrenci potansiyeli olduğu için Manisa’yı önemli bir şehir yapması gerekirken, kente hiçbir faydasının olmadığını görüyoruz. Çünkü öğrencilere İzmir'de kalıyor, İzmir'den Muradiye'ye gelip tekrar İzmir'e geri dönüyorlar. Şehrin ekonomisine can katmıyorlar. Bırakın Manisa’yı, öğrencinin Muradiye’deki esnafa bile faydası olmuyor. Üniversite, şehirlerin ekonomisini canlandırır. Şehre bir artı değer katar. Biz, Manisa'da bunu görmedik. Siyasi irade yüzünden. BUNLAR HEP SİYASİ İRADENİN MANİSA’YA İHANETİDİR -Manisa’da siyasi irade meselesinde karar alma noktasında sürekli çatışmalar yaşandı. Önemli siyasi isimler çıktı buradan. Bakanlarımız, grup başkanvekillerimiz çıktı. 10 tane milletvekilimiz var, şehirlerinde 3 tane milletvekili çıkartan kentleri görüyoruz; Manisa’dan daha etkililer. Bunlar hep siyasi iradenin Manisa’ya ihanetidir. Ben bunu bir siyasi olarak söylemiyorum, bir vatandaş olarak söylüyorum. MANİSA'NIN EN BÜYÜK DERDİ: SU FİYATI -Manisa'da 31 Mart seçimlerinden önce ‘suya zam yok, TEFE, TÜFE‘ye zam yok’ denildi. O zamanlar siyasi anlaşmazlık vardı. 31 Mart seçimi geçti, tabii siyasi anlaşma sağlandı ve meclisin çoğunluğu ellerine geçti. Manisa Büyükşehir meclisinde AK Parti ile MHP iktidarı oluştu. Seçim sonrası yapılan ilk icraat ise suya zam yapılması oldu. Manisa, Türkiye'deki bedeli en yüksek sulardan birini kullanıyor. Manisa'nın en büyük derdi bu. Bu yetmiyormuş gibi bir de KAYSU bedeli var. Büyükşehir belediyelerinin yarısından çoğu kaysu bedelini almıyor. Geçen yıl mecliste red oyu kullanmamıza rağmen KAYSU bedeli kabul edildi. Konutların kullandığı KAYSU bedeli 10.80 olarak belirlendi. Bu sene 1 ay önce belediye toplantısında Yunusemre'de %30 zam geldi. İYİ Parti grubu olarak bu zammada karşı çıktık. BU KURALI BÜYÜKŞEHİRLERE DAYATAN HÜKÜMETTİR -Zammı bırakın, KAYSU bedelinin alınmasına karşı çıkıyoruz. Bu hükümetin bir politikası. Burada hükümeti eleştirmek gerekiyor. Bu kuralı büyükşehirlere dayatan hükümettir. Hükümet, ‘2021 yılına kadar herkes bu parayı alacak’ diyor. Ama şimdiye kadar almayan ve bu bedeli almayı reddeden belediyeler var. Neden burada Manisa Belediyesi olarak önceliği bunu alıyorsunuz ve “bu ücreti bir an önce almamız lazım” deyip vatandaşlardan alma yoluna gidiyorsunuz. Çünkü para yok, paraya ihtiyaçları var. Bırakın vatandaşın üstünden nemalanmaya artık. YÜZDE 30’LUK ZAMMI MAHKEMEYE TAŞIYACAĞIZ Hükümet ve yandaş medyaları dile getirmese de Türkiye'de bir ekonomik kriz var. İsmini bir türlü ‘ekonomik kriz’ olarak koyamadıkları bir kriz var. Bu ekonomik kriz varken, 100 yılda bir denk gelen salgınla mücadele ediliyorken KAYSU bedelinde neden %30 zam geliyor? İYİ Parti grubu olarak biz bunu mahkemeye taşıyacağız. Manisalılara bunun müjdesini de vereceğiz. BU ŞEHRİN GERÇEK TAKIMI: MANİSASPOR -Diğer bir konuda ne biliyor musunuz? Manisaspor. Manisaspor, bu şehrin takımıdır. Beğenirsiniz beğenmezsiniz, başarılı olur başarısız olur. Ama siyasi çekişmeler yüzünden bu takım 3. Lig'e düştü. Manisaspor Manisa'nın takımıdır, Manisa'nın markasıdır. Siyasi iradenin anlaşamaması suretiyle Manisaspor bu hallere düştü. Buna değer miydi? Değmez… İstediğiniz kadar rengini siyah beyaz yapın, başına şehrimizin güzel ismini koyun, yeni bir takım yaratın ve bunu belediye bütçesiyle destekleyin, bu şehrin gerçek takımı Manisaspor’dur. Peki bu düzelmez mi? Düzelir. Yeni gelecek olan siyasi yerel iktidar, ‘ben bu takımı desteklemiyorum’ dese, ‘belediye bütçesinden futbola para ayırmayacağım’ dese düzelir. Örneklerini görüyoruz. MAALESEF SANAYİNİN DE MANİSALILARA BİR FAYDASI YOK - Adeta Ege ve Türkiye’nin başkenti niteliğinde, gerçekten çok etkili bir OSB’miz var. Büyüklük olarak Türkiye’nin 5’inci bölgesinden bahsediyoruz. Vergi rekortmenlerinin çıktığı sanayiden bahsediyoruz. Maalesef bu sanayininde Manisalılara bir faydası yok. Burada da yine devreye İzmir giriyor. Burada kazanılan para İzmir’de harcanıyor. ANTALYA’DAN VE RUSYA’DAN ÜRÜN ALIR HALE GELDİK -Önceden yükseklere çıktığınızda Manisa Ovasına bakınca her taraf pmauk ve tütündü. Ne pamukçu ne de tütüncü kaldı. Merkezi yönetimin yanlış politikalarıyla tarım da bitti. Üzüm, zeytin ve domatesimizde maalesef eskisi gibi üretilemeyecek durumlara geldi. Önceden üretici bir Manisa’dan söz ederken şimdi Antalya’dan hatta Rusya'dan ürün alan bir şehir haline geldik. Bu da çok üzüntü verici. * Genel Başkanınız Meral Akşener'in MHP'yle yolları ayrılarak kurduğu İYİ Parti'yi eski partisinden ayıran unsurlar neler? -Milliyetçi, demokrat ve kalkınmacı düzlemde siyaset yapan bir partiyiz. MHP ile kıyaslanmamız gibi bir durum söz konusu değil. Biz, merkez partiyiz. Cumhuriyetimizin kurucu değerleriyle sıkıntısı olmayan her vatandaşımıza kapımız açık. MHP’Lİ ARKADAŞLARIMIZLA HİÇBİR SIKINTIMIZ YOK * Manisa'da MHP ile aranız nasıl? Siyaset meydanındaki gerilim, mücadele, merkezde ikili bireysel ilişkilerinizi etkiliyor mu? Sadece görüşleriniz farklı ama arkadaşlıklar devam mı? -Gayet iyi. Biz Manisalıyız. Kendileriyle de her zaman görüşürüz. Siyaset ayrıdır, arkadaşlıklar ayrı. Onun için bizim MHP’li arkadaşlarımızla hiçbir sıkıntımız yok. SUNİ GÜNDEM YARATILIYOR *Son zamanlarda FETÖ'cülük ile suçlanır oldunuz. Parti içinde değişik gerilimler yaşandı. İstifa haberleri ard arda geldi. Tüm bunlar birden yaşandı. Ne oldu da böyle bir manzara ile karşılaştınız? -İYİ Parti’yi FETÖ’cülük ve diğer terör örgütle ile işbirliği yapmakla suçlamak hayal ürünüdür. Suni bir gündem yaratmaktır. Bugün iktidara yakın anket firmalarında yüzde 15 oy oranımız olduğunu biliyoruz. Bu demek oluyor ki, İYİ Parti’siz bir iktidar düşünülemez. Herkes bunun farkında. Biz, kilit partiyiz. Biz, muhlefet olmak için değil, iktidar olmak için bu partiyi kurduk. Onun için böyle bir siyasi partinin bu tarz eleştirilere maruz kalması gayet normal. Ülkede ekonomik kriz, pandemi sıkıntısı var. Ülkede tarım bitmiş, Merkez Bankası'nda son akçemiz dahi kalmamış. Hukuk düzeninin kalmadığı bir memleketten bahsediyoruz. Bu kadar konuşulacak şey var. Ama böyle bir suni gündem yaratılıyor. Bu söylemler tabii ki milletvekilimizin söylemidir. Kendisi, partimizin Disiplin Kurulu tarafından ihraç edilmiştir. Kendisi iktidar ile gizli anlaşmalar yaptığımızı iddia etmiş, AK Parti kanadında da yalanlanmıştır zaten. Sözüne itibar edilecek bir şahsiyet değildir. 81 vilayette 900 ilçemiz var ne bir tane il başkanı, ne bir tane ilçe başkanı istifa etmiş değildir. Sadece bu iddiaları ortaya atan sayın vekil partimizden ihraç edilmiştir. Herhangi bir problem yoktur. ERKEN SEÇİM OLACAĞINI DÜŞÜNMÜYORUM * Erken seçim tartışmalarına nasıl bakıyorsunuz? -Ben erken seçim olacağını düşünmüyorum. Erken seçim olması için para lazım. Vatandaşı ekonomik anlamda biraz rahatlatırlarsa hemen erken seçim yaparlar. Ancak şu şartlarda olacağını düşünmüyorum.-Özlem ŞAHİN