Öğretmenlerin yüzde 86’sı çocuklarının öğretmen olmasını istemiyor!

MANİSA GÜNDEMİ (İHA) - İhlas Haber Ajansı | 26.11.2020 - 10:16, Güncelleme: 26.11.2020 - 10:16
 

Öğretmenlerin yüzde 86’sı çocuklarının öğretmen olmasını istemiyor!

5 binden fazla öğretmenin katılımıyla gerçekleştirilen anketin sonucunu açıklayan Eğitim-İş Manisa Şube Başkanı Zeki Dirlikli, öğretmenlerin borçlu, umutsuz ve kendini haksızlığa uğramış hissettiğini söyledi. Anketten çıkan sonuca göre; büyük bölümü borç içinde olan öğretmenlerin yüzde 86’sı, çocuğunun öğretmen olmasını istemiyor. Ankete katılan öğretmenlerin yüzde 83’ü yönetici olmak için torpile ihtiyaç olduğunu savunurken, yüzde 48’i ise yöneticiler tarafından öğretmenlere siyasi baskı yapıldığını ifade ediyor.
Eğitim-İş Manisa Şube Başkanı Zeki Dirlikli, 24 Kasım Öğretmenler Günü öncesi öğretmenler ile ilgili yapılan araştırmanın sonuçlarını açıkladı. 5.514 öğretmenle çevrimiçi görüşmeler yapılıp, anahtar sorular sorularak yapılan araştırmada, çarpıcı sonuçların ortaya çıktığını belirten Dirlikli, " Neredeyse her sene genel merkezimiz tarafından yapılan bir araştırma olan bu ankette öğretmenler ve eğitim camiası açısından durumun gün geçtikçe daha da vahim hale geldiğini görüyoruz. Bu yıl da 5 bin 514 öğretmen arasında yapılan anket sonuçları, öğretmenlerin ne derece zorlukta olduğunu bize daha iyi gösterdi. Anket sonuçları bu yıl her zamankinden daha acı sonuçlar verdi. Sonuçlar gerçekten de çok enteresan. " dedi. Başkan Dirlikli, araştırmada ortaya çıkan çarpıcı verileri özetle şöyle sıraladı; YÜZDE 83’Ü MESLEKİ SAYGINLIĞIN YİTİRİLDİĞİNİ DÜŞÜNÜYOR “Bu araştırmaya katılan öğretmenlerin yüzde 83’ünün maaşının düşük olmasını nedeniyle toplumda saygınlığını yitirdiğini düşünmekteler. Diğer sebeplerle birlikte öğretmenliğin saygın bir meslek olmadığını düşünenlerin oranı ise yüzde 93! Yine yüzde 86’lIk kitle, çocuklarının öğretmen olmasını istemiyorlar. Bu gerçekten vahim bir durum. Yani, öğretmenlik mesleğini icra edipte kendi çocuğunuzun öğretmen olmamasını istemek, çok düşündürücü bir nokta. Araştırmaya dahil olan öğretmenlerden ebeveyn olanların yüzde 63’ü çocuklarının gıda ihtiyaçlarını, yüzde 73’ü çocuklarının kılık kıyafet ihtiyaçlarını, yüzde 47’si çocuklarının eğitim ihtiyaçlarını rahat bir şekilde karşılayamıyor. Hal böyle olunca araştırmaya katılan öğretmenlerin yüzde 86’sı çocuğunun öğretmen olmasını istemiyor. “ÖĞRETMENLER, HÜKÜMETLERİN ŞAMAR OĞLANI DEĞİLDİR” Bu iş sadece maddi, ekonomik bir sebep değil. Çalışma şartları da çok önemli. Öğretmenlerin, çalıştıkları kurumlarda daha saygın bir şekilde görevlerini icra etmeleri için yönetimler, iktidarlar tarafından desteklenmesi gerekiyor. Öğretmenler, hükümetlerin şamar oğlanı değildir, gerçekten el üstünde tutulması gereken meslek grubudur. Ülkemizde bugün yaşadığımız sorunların neredeyse tamamı eğitim ihtiyaçlarının yeteri kadar karşılanamamasından, eğitime yeteri kadar önem verilmemesinden kaynaklanıyor. PARASIZLIK ÖĞRETMENLERİN PSİKOLOJİLERİNİ BOZDU Öğretmenlerin yüzde 43’ü daha çok para kazanacağı bir iş bulması halinde mesleği bırakacağını ifade ediyor. Öğretmenlerin yüzde 96’sı son bir yılda yaşanan fiyat artışlarının bütçesini daha fazla etkilediğini söylüyor ve yüzde 61’i gelirlerinin yetersizliği nedeniyle psikolojik sorunlar yaşadığını ifade ediyor. BORÇ İÇİNDELER Araştırmada ekonomik sorunlar açık ara öne çıkıyor. Buna göre; öğretmenlerin yüzde 44’ü ev kredisi, yüzde 30’u araç kredisi, yüzde 25’i ise çocuklarının eğitimi için çektiği kredileri ödüyor. Borç batağındaki öğretmenlerin yüzde 26’sı ek iş yapıyor, yüzde 29'u esnafa olan borcunu yüzde 35’i şahıslara olan nakit borcunu ödemeye çalışıyor. Öğretmenlerin yüzde 37’si kredi kartlarının sadece asgari ödemesini yapabiliyor. Araştırmaya katılan öğretmenlerimizin yüzde 3’ünün maaşında icra var, yüzde 8 'inin maaşına en az bir kez icra gelmiş ve yüzde 46’sı annesi, babası ya da arkadaşlarından yardım alarak ancak geçinebiliyor. Her ay borç alan öğretmenlerin oranı ise yüzde 22. TİYATRO, SİNEMA, TATİL YOK! Öğretmenlik, kültürel anlamda sürekli beslenmeyi gerektiren bir meslek olmasına rağmen, araştırmaya göre; öğretmenlerin yaşadığı geçim sıkıntısı, sosyal ve kültürel hayatlarını da bitirmiş durumda. Öğretmenlerin yüzde 84’ü son bir yılda hiç tiyatroya, yüzde 73’ü ise son bir yılda hiç sinemaya gidememiş. yüzde 92’si her gün bir gazete, yüzde 62’si her ay bir kitap bile alamıyor. Senenin yorgunluğunu atmak, dinlenmek de öğretmene lüks sayılanlardan. Öğretmenlerin yüzde 89’u otellerde tatil yapamıyor. Tatili evinde ya da köyünde geçiren öğretmenlerin oranı ise yüzde 86. “YÖNETİCİ OLMAK İÇİN TORPİL GEREK” DİYEN ÖĞRETMENLERİN ORANI YÜZDE 83 Öğretmenlerin yüzde 46’sı görevden alınma korkusu yaşadığını söylüyor. Okul yöneticilerinin yandaşlığa göre seçilmesi de öğretmenleri umutsuzluğa iten nedenlerden. Araştırmaya katılan öğretmenlerin yüzde 83’ü yönetici olmak için mutlaka torpile ihtiyaç olduğuna emin. Öğretmenlerin yüzde 48’i yöneticiler tarafından öğretmenlere siyasi baskı yapıldığını ifade etmiştir. Bu soruya yüzde 22’nin "kararsızım" cevabı vermesi de manidar verilerden. Öğretmenlerin yüzde 59’u gelecekten ümitli olmadığını ifade ediyor. Öğretmenlerin yüzde 26’sı kararsız olduğunu, sadece yüzde 15’i ise gelecekten ümitli olduğunu belirtiyor. Öğretmenlerin yüzde 70’i’ öğrencilerine örnek olabilecek şekilde giyinemediğini söylüyor. DEVLET OKULLARINDA KALİTE DÜŞÜYOR Araştırmaya katılan öğretmenlerin yüzde 83’ü devlet okullarında eğitimin niteliğinin gün geçtikçe düştüğünü söylüyor; yüzde 83’ü devlet okullarında niteliğin düşmesi nedeniyle özel okullara talebin arttığı tespitini yapıyor. Bu tespite rağmen çocuğunu özel okula yollayabilen öğretmen oranı yüzde 15. Araştırmaya katılan öğretmenlerin yüzde 39’u Milli Eğitim Bakanı'nın eğitimin sorunlarını çözemeyeceğini, yüzde 16’sı kararsız olduğunu, yüzde 45’i ise çözebileceğini düşünüyor.” ATATÜRKÇÜ VE LAİK BİR EĞİTİM SİSTEMİ ŞART Anket sonuçlarında çıkan vahim tablodaki sorunların çözülmesi için Atatürk ilkelerine bağlı, tam laik bir anlayış ile yönetimin şart olduğunu söyleyen Eğitim-İş Manisa Şube Başkanı Zeki Dirlikli, öğretmenlerin toplumdaki konumunun güçlendirilmesi için aktif bir sendikal mücadele içinde yer almalarının büyük önem taşıdığını kaydetti.
5 binden fazla öğretmenin katılımıyla gerçekleştirilen anketin sonucunu açıklayan Eğitim-İş Manisa Şube Başkanı Zeki Dirlikli, öğretmenlerin borçlu, umutsuz ve kendini haksızlığa uğramış hissettiğini söyledi. Anketten çıkan sonuca göre; büyük bölümü borç içinde olan öğretmenlerin yüzde 86’sı, çocuğunun öğretmen olmasını istemiyor. Ankete katılan öğretmenlerin yüzde 83’ü yönetici olmak için torpile ihtiyaç olduğunu savunurken, yüzde 48’i ise yöneticiler tarafından öğretmenlere siyasi baskı yapıldığını ifade ediyor.

Eğitim-İş Manisa Şube Başkanı Zeki Dirlikli, 24 Kasım Öğretmenler Günü öncesi öğretmenler ile ilgili yapılan araştırmanın sonuçlarını açıkladı. 5.514 öğretmenle çevrimiçi görüşmeler yapılıp, anahtar sorular sorularak yapılan araştırmada, çarpıcı sonuçların ortaya çıktığını belirten Dirlikli, " Neredeyse her sene genel merkezimiz tarafından yapılan bir araştırma olan bu ankette öğretmenler ve eğitim camiası açısından durumun gün geçtikçe daha da vahim hale geldiğini görüyoruz. Bu yıl da 5 bin 514 öğretmen arasında yapılan anket sonuçları, öğretmenlerin ne derece zorlukta olduğunu bize daha iyi gösterdi. Anket sonuçları bu yıl her zamankinden daha acı sonuçlar verdi. Sonuçlar gerçekten de çok enteresan. " dedi.

Başkan Dirlikli, araştırmada ortaya çıkan çarpıcı verileri özetle şöyle sıraladı;

YÜZDE 83’Ü MESLEKİ SAYGINLIĞIN YİTİRİLDİĞİNİ DÜŞÜNÜYOR

“Bu araştırmaya katılan öğretmenlerin yüzde 83’ünün maaşının düşük olmasını nedeniyle toplumda saygınlığını yitirdiğini düşünmekteler. Diğer sebeplerle birlikte öğretmenliğin saygın bir meslek olmadığını düşünenlerin oranı ise yüzde 93! Yine yüzde 86’lIk kitle, çocuklarının öğretmen olmasını istemiyorlar. Bu gerçekten vahim bir durum. Yani, öğretmenlik mesleğini icra edipte kendi çocuğunuzun öğretmen olmamasını istemek, çok düşündürücü bir nokta. Araştırmaya dahil olan öğretmenlerden ebeveyn olanların yüzde 63’ü çocuklarının gıda ihtiyaçlarını, yüzde 73’ü çocuklarının kılık kıyafet ihtiyaçlarını, yüzde 47’si çocuklarının eğitim ihtiyaçlarını rahat bir şekilde karşılayamıyor. Hal böyle olunca araştırmaya katılan öğretmenlerin yüzde 86’sı çocuğunun öğretmen olmasını istemiyor.

ÖĞRETMENLER, HÜKÜMETLERİN ŞAMAR OĞLANI DEĞİLDİR”

Bu iş sadece maddi, ekonomik bir sebep değil. Çalışma şartları da çok önemli. Öğretmenlerin, çalıştıkları kurumlarda daha saygın bir şekilde görevlerini icra etmeleri için yönetimler, iktidarlar tarafından desteklenmesi gerekiyor. Öğretmenler, hükümetlerin şamar oğlanı değildir, gerçekten el üstünde tutulması gereken meslek grubudur. Ülkemizde bugün yaşadığımız sorunların neredeyse tamamı eğitim ihtiyaçlarının yeteri kadar karşılanamamasından, eğitime yeteri kadar önem verilmemesinden kaynaklanıyor.

PARASIZLIK ÖĞRETMENLERİN PSİKOLOJİLERİNİ BOZDU

Öğretmenlerin yüzde 43’ü daha çok para kazanacağı bir iş bulması halinde mesleği bırakacağını ifade ediyor. Öğretmenlerin yüzde 96’sı son bir yılda yaşanan fiyat artışlarının bütçesini daha fazla etkilediğini söylüyor ve yüzde 61’i gelirlerinin yetersizliği nedeniyle psikolojik sorunlar yaşadığını ifade ediyor.

BORÇ İÇİNDELER

Araştırmada ekonomik sorunlar açık ara öne çıkıyor. Buna göre; öğretmenlerin yüzde 44’ü ev kredisi, yüzde 30’u araç kredisi, yüzde 25’i ise çocuklarının eğitimi için çektiği kredileri ödüyor. Borç batağındaki öğretmenlerin yüzde 26’sı ek iş yapıyor, yüzde 29'u esnafa olan borcunu yüzde 35’i şahıslara olan nakit borcunu ödemeye çalışıyor. Öğretmenlerin yüzde 37’si kredi kartlarının sadece asgari ödemesini yapabiliyor. Araştırmaya katılan öğretmenlerimizin yüzde 3’ünün maaşında icra var, yüzde 8 'inin maaşına en az bir kez icra gelmiş ve yüzde 46’sı annesi, babası ya da arkadaşlarından yardım alarak ancak geçinebiliyor. Her ay borç alan öğretmenlerin oranı ise yüzde 22.

TİYATRO, SİNEMA, TATİL YOK!

Öğretmenlik, kültürel anlamda sürekli beslenmeyi gerektiren bir meslek olmasına rağmen, araştırmaya göre; öğretmenlerin yaşadığı geçim sıkıntısı, sosyal ve kültürel hayatlarını da bitirmiş durumda. Öğretmenlerin yüzde 84’ü son bir yılda hiç tiyatroya, yüzde 73’ü ise son bir yılda hiç sinemaya gidememiş. yüzde 92’si her gün bir gazete, yüzde 62’si her ay bir kitap bile alamıyor. Senenin yorgunluğunu atmak, dinlenmek de öğretmene lüks sayılanlardan. Öğretmenlerin yüzde 89’u otellerde tatil yapamıyor. Tatili evinde ya da köyünde geçiren öğretmenlerin oranı ise yüzde 86.

YÖNETİCİ OLMAK İÇİN TORPİL GEREK” DİYEN ÖĞRETMENLERİN ORANI YÜZDE 83

Öğretmenlerin yüzde 46’sı görevden alınma korkusu yaşadığını söylüyor. Okul yöneticilerinin yandaşlığa göre seçilmesi de öğretmenleri umutsuzluğa iten nedenlerden. Araştırmaya katılan öğretmenlerin yüzde 83’ü yönetici olmak için mutlaka torpile ihtiyaç olduğuna emin. Öğretmenlerin yüzde 48’i yöneticiler tarafından öğretmenlere siyasi baskı yapıldığını ifade etmiştir. Bu soruya yüzde 22’nin "kararsızım" cevabı vermesi de manidar verilerden. Öğretmenlerin yüzde 59’u gelecekten ümitli olmadığını ifade ediyor. Öğretmenlerin yüzde 26’sı kararsız olduğunu, sadece yüzde 15’i ise gelecekten ümitli olduğunu belirtiyor. Öğretmenlerin yüzde 70’i’ öğrencilerine örnek olabilecek şekilde giyinemediğini söylüyor.

DEVLET OKULLARINDA KALİTE DÜŞÜYOR

Araştırmaya katılan öğretmenlerin yüzde 83’ü devlet okullarında eğitimin niteliğinin gün geçtikçe düştüğünü söylüyor; yüzde 83’ü devlet okullarında niteliğin düşmesi nedeniyle özel okullara talebin arttığı tespitini yapıyor. Bu tespite rağmen çocuğunu özel okula yollayabilen öğretmen oranı yüzde 15. Araştırmaya katılan öğretmenlerin yüzde 39’u Milli Eğitim Bakanı'nın eğitimin sorunlarını çözemeyeceğini, yüzde 16’sı kararsız olduğunu, yüzde 45’i ise çözebileceğini düşünüyor.”

ATATÜRKÇÜ VE LAİK BİR EĞİTİM SİSTEMİ ŞART

Anket sonuçlarında çıkan vahim tablodaki sorunların çözülmesi için Atatürk ilkelerine bağlı, tam laik bir anlayış ile yönetimin şart olduğunu söyleyen Eğitim-İş Manisa Şube Başkanı Zeki Dirlikli, öğretmenlerin toplumdaki konumunun güçlendirilmesi için aktif bir sendikal mücadele içinde yer almalarının büyük önem taşıdığını kaydetti.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve manisadenge.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.