MÜSİAD gelecekte teknoloji raporunu paylaştı

MANİSA (İHA) - İhlas Haber Ajansı | 23.11.2016 - 16:00, Güncelleme: 23.11.2016 - 16:00
 

MÜSİAD gelecekte teknoloji raporunu paylaştı

Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Manisa Şubesi, “Gelecekle iş yapmak gelecekte teknoloji” konulu faaliyet raporunu paylaştı.Manisa Oruçoğlu Oreko Otel’de düzenlenen toplantıya MÜSİAD Manisa Şube Başkanı Ahmet Öztürk,...
Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Manisa Şubesi, “Gelecekle iş yapmak gelecekte teknoloji” konulu faaliyet raporunu paylaştı.Manisa Oruçoğlu Oreko Otel’de düzenlenen toplantıya MÜSİAD Manisa Şube Başkanı Ahmet Öztürk, Genç MÜSİAD Başkanı Faruk Erdoğan ve üyeler katıldı.Günümüzde geleneksel ticaret metotlarının önemini yitirdiğine dikkat çeken MÜSİAD Manisa Şube Başkanı Ahmet Öztürk, yeni teknolojilere ağırlık verilmesi gerektiğini söyledi. Hem Manisa’da hem Türkiye’de gerek derneklerinin üyesi olsun gerek olmasın bütün girişimcilerin katma değeri yüksek ürünlere yönelmesi gerektiğini belirten Öztürk, “Şirketlerin yaptığı ürünler katma değeri yok denecek kadar azdır. Karlılık çok fazla azalmıştır. Bundan dolayı ülke olarak katma değeri yüksek ürün satma şansımızı bitirmiştir. Dünyada marka haline gelmiş firmalar katma değerli ürünler üretmektedir. Biz kamyonlarca üründen 3 bin-5 bin lira kazanmaya hedeflerken, sadece bir telefondan binlerce lira para kazanılabiliyor. Dolaysıyla bu bir dengesizlik oluşturuyor. Aynı zamanda bu dengesizlik ülkemizin kalkınmasında çok büyük bir dezavantaj oluşturuyor. Biz çok düşük karlı ürünlerden karlı ürünlere geçmek zorundayız. Bu konuda zaten devletimiz çok fazla destek veriyor. Bu destekleri de yerinde ve tutarlı bir şekilde kullanarak bizde katma değerli ürünler üretmeye başlayabiliriz. Hazırladığımız bu raporda da hangi teknolojilerin ön plana çıkacağı, hani Gürünlerin daha fazla karlı olarak üretilebileceği, bunlardan bizim nasıl fayda sağlayabileceğimiz ve bunlarla ilgili neler yapabileceğimiz yer alıyor. Bu raporu 2016 trendlere göre çıkardık. Allah nasip ederse 2017’de, 2018’de de benzer raporlar çıkarmayı hedefliyoruz. Ülkemiz için, memleketimiz için hayırlı olsun” dedi.Dünyanın en ilk 10 ekonomisine girme hedefi ile hareket eden Türkiye’nin, bu hedefine ulaşmak için katma değerli teknoloji üretimini önceliği haline getirmek zorunda olduğuna dikkat çeken Öztürk, “Mevcut durumda ilk 10 ekonomiyi incelediğimizde, hepsinin ortak yanı en az bir global teknoloji markasına sahip olduklarını görebiliriz. Bu markaların birçoğu çok kı4sa sürelerde global güç haline geldiklerini görülmektedir. Yeni teknolojilerin ve gelen yeni ekonomik modelin en önemli yanı hepsinin birbiri ile entegre bir model olmasıdır. Bu model, yeni üreticileri bu yapının birer parçası haline getirmeyi hedeflemektedir. Bu yeni düzen içinde Türkiye, mevcut bilgi birikimi ve genç insan kaynağı potansiyeli ile yer alabilir ve üretici konumunda roller alabilir. Çıkartılacak önemli bir ders de birçok mesleğin ve iş modelinin radikal bir şekilde değişeceği öngörüsüdür. Bu öngörü ile Türkiye’nin sosyolojik değişimlere de hazırlıklı olması, gelecek Türkiye kurgusu için önem arz ediyor. Ülkemizin bu yeni dönüşümde yerini alması için atması gereken adımların olduğu bir gerçektir” dedi.“Atılması gereken adımlar”Öztürk, atılması gereken adımların bazılarını da şöyle sıraladı:“Devletin inovasyona dayalı IT vizyonu, tüm bu paydaşlara yaygınlaştırılmalı ve kültür haline dönüştürülmeli. Tüm paydaşlar yeni olaşacak olan tekno-ekonomik kavramlara hazırlıklı olmalı. İşin ehli olan girişimciler teşvik edilmeli ve bunlara girişim sermayesi sağlamak için kurulan sistemler işler haline getirilmeli. Bankacılık ve katılım bankacılığı sisteminde biriken fonların bir bölümünün proje ve/veya girişim sermayesi desteği şeklinde verilmesini gerekli kılan düzenlemeler yapılmalı. Üniversiteler, inovasyon kültürünün yeşerdiği ve vücut bulduğu ortamlara dönüşmeli. Birlikte çalışma kültürü ve iş ortaklıklarının yaygınlaşması sağlanmalı. Şirketlerin katma değerli ürünler üretmesi, bir ekosistem oluşturması ve satış pazarlarında global vizyon oluşturması teşvik edilmeli. Her alanda işi ehline teslim edilmeli. Ar-Ge harcamalarının payı milli gelirin yüzde 3’üne çıkarılmalı. Kullanıcı olmaktan üretici olmaya geçilmeli. Eğitim, diploma için değil; keşfetmek, üretmek için verilmeli. ‘Zahmetsiz rahmet olmaz’ düsturu ile hareket edilmelidir.”
Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Manisa Şubesi, “Gelecekle iş yapmak gelecekte teknoloji” konulu faaliyet raporunu paylaştı.Manisa Oruçoğlu Oreko Otel’de düzenlenen toplantıya MÜSİAD Manisa Şube Başkanı Ahmet Öztürk,...
Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Manisa Şubesi, “Gelecekle iş yapmak gelecekte teknoloji” konulu faaliyet raporunu paylaştı.
Manisa Oruçoğlu Oreko Otel’de düzenlenen toplantıya MÜSİAD Manisa Şube Başkanı Ahmet Öztürk, Genç MÜSİAD Başkanı Faruk Erdoğan ve üyeler katıldı.
Günümüzde geleneksel ticaret metotlarının önemini yitirdiğine dikkat çeken MÜSİAD Manisa Şube Başkanı Ahmet Öztürk, yeni teknolojilere ağırlık verilmesi gerektiğini söyledi. Hem Manisa’da hem Türkiye’de gerek derneklerinin üyesi olsun gerek olmasın bütün girişimcilerin katma değeri yüksek ürünlere yönelmesi gerektiğini belirten Öztürk, “Şirketlerin yaptığı ürünler katma değeri yok denecek kadar azdır. Karlılık çok fazla azalmıştır. Bundan dolayı ülke olarak katma değeri yüksek ürün satma şansımızı bitirmiştir. Dünyada marka haline gelmiş firmalar katma değerli ürünler üretmektedir. Biz kamyonlarca üründen 3 bin-5 bin lira kazanmaya hedeflerken, sadece bir telefondan binlerce lira para kazanılabiliyor. Dolaysıyla bu bir dengesizlik oluşturuyor. Aynı zamanda bu dengesizlik ülkemizin kalkınmasında çok büyük bir dezavantaj oluşturuyor. Biz çok düşük karlı ürünlerden karlı ürünlere geçmek zorundayız. Bu konuda zaten devletimiz çok fazla destek veriyor. Bu destekleri de yerinde ve tutarlı bir şekilde kullanarak bizde katma değerli ürünler üretmeye başlayabiliriz. Hazırladığımız bu raporda da hangi teknolojilerin ön plana çıkacağı, hani Gürünlerin daha fazla karlı olarak üretilebileceği, bunlardan bizim nasıl fayda sağlayabileceğimiz ve bunlarla ilgili neler yapabileceğimiz yer alıyor. Bu raporu 2016 trendlere göre çıkardık. Allah nasip ederse 2017’de, 2018’de de benzer raporlar çıkarmayı hedefliyoruz. Ülkemiz için, memleketimiz için hayırlı olsun” dedi.
Dünyanın en ilk 10 ekonomisine girme hedefi ile hareket eden Türkiye’nin, bu hedefine ulaşmak için katma değerli teknoloji üretimini önceliği haline getirmek zorunda olduğuna dikkat çeken Öztürk, “Mevcut durumda ilk 10 ekonomiyi incelediğimizde, hepsinin ortak yanı en az bir global teknoloji markasına sahip olduklarını görebiliriz. Bu markaların birçoğu çok kı4sa sürelerde global güç haline geldiklerini görülmektedir. Yeni teknolojilerin ve gelen yeni ekonomik modelin en önemli yanı hepsinin birbiri ile entegre bir model olmasıdır. Bu model, yeni üreticileri bu yapının birer parçası haline getirmeyi hedeflemektedir. Bu yeni düzen içinde Türkiye, mevcut bilgi birikimi ve genç insan kaynağı potansiyeli ile yer alabilir ve üretici konumunda roller alabilir. Çıkartılacak önemli bir ders de birçok mesleğin ve iş modelinin radikal bir şekilde değişeceği öngörüsüdür. Bu öngörü ile Türkiye’nin sosyolojik değişimlere de hazırlıklı olması, gelecek Türkiye kurgusu için önem arz ediyor. Ülkemizin bu yeni dönüşümde yerini alması için atması gereken adımların olduğu bir gerçektir” dedi.
“Atılması gereken adımlar”
Öztürk, atılması gereken adımların bazılarını da şöyle sıraladı:
“Devletin inovasyona dayalı IT vizyonu, tüm bu paydaşlara yaygınlaştırılmalı ve kültür haline dönüştürülmeli. Tüm paydaşlar yeni olaşacak olan tekno-ekonomik kavramlara hazırlıklı olmalı. İşin ehli olan girişimciler teşvik edilmeli ve bunlara girişim sermayesi sağlamak için kurulan sistemler işler haline getirilmeli. Bankacılık ve katılım bankacılığı sisteminde biriken fonların bir bölümünün proje ve/veya girişim sermayesi desteği şeklinde verilmesini gerekli kılan düzenlemeler yapılmalı. Üniversiteler, inovasyon kültürünün yeşerdiği ve vücut bulduğu ortamlara dönüşmeli. Birlikte çalışma kültürü ve iş ortaklıklarının yaygınlaşması sağlanmalı. Şirketlerin katma değerli ürünler üretmesi, bir ekosistem oluşturması ve satış pazarlarında global vizyon oluşturması teşvik edilmeli. Her alanda işi ehline teslim edilmeli. Ar-Ge harcamalarının payı milli gelirin yüzde 3’üne çıkarılmalı. Kullanıcı olmaktan üretici olmaya geçilmeli. Eğitim, diploma için değil; keşfetmek, üretmek için verilmeli. ‘Zahmetsiz rahmet olmaz’ düsturu ile hareket edilmelidir.”
Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve manisadenge.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.