ALİ UÇAK DENGE'YE ÜRETİCİ İÇİN KONUŞTU

Manisa Büyükşehir Belediyesi Meclis Üyesi Tarım Komisyonu Başkanı ve Uçak Kardeşler Sebze ve Meyve İhracatçısı Ali Uçak; 15 bin ton yaş meyve ve sebze işlenen Alaşehir’deki tesislerinin kapısını Denge Gazetesi’ne açtı. Tesislerinin üretim kapasitesini ve üreticin beklentilerini Denge Gazetesi’ne anlatan Ali Uçak;TARSİM’in dolu sigortası yerine üreticiye 5-10 yıllığına düşük faizli kredi vererek,üzüm bağlarını doludan korumak için naylon örtü almasına imkan tanınması önerisinde bulundu.

HABER NURGÜL YILMAZ Alaşehir, Sarıgöl, Salihli, Saruhanlı ve Gölmarmara ilçelerinde 4 Haziran günü meydana gelen ve sadece 15 dakika etkili olan dolu yağışı; bağlarda, kiraz bahçelerinde ve bahçelerde yüzde 20 ila 70 oranında hasara yol açtı.Çiftçi  önlem almak amacıyla bağlarına ve  tarlalarına akın etti, ancak ürününü kurtaramadı. Dolu o kadar etkili ve sert oldu ki sadece tarım ürünleri değil; park halindeki araçlar ve açık alanlardaki malzemelerde zarar gördü.  Duruma sadece tarım üreticisi tepki göstermedi. Manisa Büyükşehir Belediyesi Meclis Üyesi Tarım Komisyonu Başkanı  ve Uçak Kardeşler Sebze ve Meyve İhracatçısı Ali Uçak tarım ürünlerini doludan korumanın tek çaresinin naylon örtü sistemi olduğu görüşünü savundu. GÜNDE 4 BİN İSTİHDAM, 14 ÜLKEYE İHRACAT Manisa Denge Gazetesi Ali Uçak’ı Alaşehir’de  yaş meyve işlemeciliği ve paketlemesi yapan, 24.000 m2  alanda  faaliyet gösteren  tesislerinde buldu. 2010, 2011, 2012  yıllarının Ege İhracatçı Birlikleri tarafından Yaş Meyve ve Sebze İhracat Birincisi unvanını  alan Uçak Kardeşler;  ayrıca 2013 ve 2014 yılında Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) tarafından, yılın Üçüncü büyük Türkiye İhracatçılar Rekortmeni seçildi. Toplam 5 fabrika ve dükkan niteliğindeki 20 depoda,  bir günde 4.000 kişiyi istihdam eden  Uçak Kardeşler 14 ülkeye de ihracat yapıyor. Toplam 5 fabrika ve dükkan niteliğindeki 20 depoda,  bir günde 4.000 kişiyi istihdam eden   Ali Uçak, “Burada dönem dönem çalışan sayımız değişiyor. Ürünlerin sezonlarında çalışan sayımız çok artıyor. Sezon dışı azalıyor.  Şu an da kiraz sezonu,  en az kişinin çalıştığı sezon. Şu an aşağı yukarı bir günde 700’ün üzerinde çalışan sayımız var.  İstihdam sayımız  dönemdönem  hele üzüm sezonu başladığında günlük 3000 kişinin  üzerine çıkıyor.  Bağda çalışanlarla beraber. Şirket olarak  toplamda;   Mersin, İzmir,  İstanbul, Ankara’daki  fabrikalarımıza  böldüğünüzde 12 ay boyunca  günlük 4000’in üzerinde çalışanımız var” ifadelerine yer verdi. YEREL MARKETLERE VE FİRMALARA UÇAK KARDEŞLERİN KİRAZI GİDİYOR Manisa Büyükşehir Belediyesi Meclis Üyesi Tarım Komisyonu Başkanı  ve Uçak Kardeşler Sebze ve Meyve İhracatçısı Ali Uçak fabrika içinde Denge Gazetesi’nin sorularını yanıtladı. Ali Uçak, “bu fabrikamız ve diğer fabrikalarımızda her türlü yaş meyve ve sebzeyi işleyebiliyoruz. Şu an kiraz sezonundayız, bundan dolayıda  soğuk hava depomuzda kiraz üzerine çalışıyoruz. Kirazları Türkiye’nin hemen hemen her yerinden soğuk hava tırları ile bu tesislere getiriyoruz. Burada  kirazısoğuk sularla yıkayarak, paketleyerek ambalajını yapıyoruz. Daha sonra hangi ülkenin, firmanın veya şehrin  siparişi varsa,  o talepleri karşılamak üzere soğuk hava tırlarımızla siparişleri adreslerine ulaştırıyoruz. 13-14 ülkeye tesisimizden ihracat yapıyoruz.  Türkiye içinde ise bir çok şehre, markete, İstanbul ve Ankara’da ki yerel marketlere ürün teslim ediyoruz. Meyvelerimiz tamamen duru  ama soğuk su da yıkanıyor. Kesinlikle parlaklık ve dirilik kazandırmak için yıkama havuzlarına katkı maddesi kullanmıyoruz. Kirazı soğuttuğunuz zaman raf ömrünü uzatırsınız.  Kiraz zaten sıcak değil  soğuk tüketiliyor. Su da yıkanan kiraz daha sonra paketleme alanına borular içerisinde suda gidiyor. Su da gitmesinin sebebi ise kirazın zedelenmemesi.Daha sonra kirazlar  boyutlarına göre sınıflandırılarak paketlenir. Sonrada kirazı hemen soğuk hava depolarımıza alıp soğutuyoruz.  Soğuk hava depolarından da soğuk hava tırları ile adreslere teslim ediliyor” bilgisini verdi.   5 FABRİKA 20 DEPO Ticari faaliyetlerine 1970 yılında başladıklarına dikkat çeken Ali Uçak, “Nitelikli, özgün, sağlam ve güvenilir marka anlayışımızın sonucunda, Uçak Kardeşler olarak, sürekli Yaş Meyve ve Sebze İhracat Birincisi unvanlarını kazandık. Firmamızın temel ilkesi: müşterilerimizin ihtiyaçlarına ve beklentilerine cevap verecek nitelikte sağlıklı, güvenilir ve ekonomik ürünleri toplamak, işlemek ve tüketime sunmaktır.Türkiye’de hemen hemen yaş meyve ve sebzenin yetiştiği her yerde ufak ya da büyük çaplı tesislerimiz var. Ana tesisleri olarak Alaşehir, Mersin, Seferihisar, Geyve ve Ortaca.  Antalya’da  ise ana tesislerimiz var. Uçak Kardeşler’in Türkiye’nin önemli şehirleri olan İzmir, Mersin, Antalya ve Manisa Alaşehir’de son teknoloji alt yapıyla çalışan ürün ambalaj işleme ve depolama tesisleri yer almaktadır. İzmir tesisleri toplam 23.000 m2 büyüklüğünde olup narenciye işleme yapılmaktadır.  Mersin tesisleri toplam 18.000 m2 büyüklüğünde olup narenciye sebze ve meyve işleme yapılmaktadır.  Antalya tesisleri toplam 12.000 m2 büyüklüğünde olup sebze işleme yapılmaktadır. Manisa Alaşehir tesisleri toplam 24.000 m2 büyüklüğünde olup meyve işleme yapılmaktadır” görüşlerine yer verdi. RAF ÖMRÜ Yaş meyvenin raf ömürleri hakkında sorulan soruya da cevap veren Ali Uçak, “kiraz dalından koptuktan sonra sofraya gelesiye kadar ki ömrü 11-12 gündür. Portakalı da soğuk hava deposuna koyduğumuz da 8-9 ay, hatta bazen rölense dediğimiz portakal cinsi 10 aya kadar sağlam durabiliyor. Domateslerin raf ömrü en fazla 10-15 gün.   Çileğin ise 1 hafta içinde  tüketilmesi gerekiyor.  Çileği üreticiden aldığımız günden itibaren 4-5 saat içinde soğuk hava deposuna koymamız gerekiyor.  Ondan sonra da hemen hızlı bir şekilde sevkiyatını yapıyoruz. Çileğin soğuk hava deposuna geldiği gün sevkiyatı gerçekleşiyor “dedi. SOĞUK HAVA DEPOLARI -2, -3’TE  SAKLIYOR -2 derecede saklanan kiraz deposunda da Denge Gazetesi’ne bilgi veren Ali Uçak, “Ürünü buraya yıkanıp geldikten sonra soğuk hava zincirini bozmaması,  işleme alınacağı ve sevkiyata gideceği süreye kadar burada bekletiyoruz. Ürün hem dinleniyor,  hem de hasta, çatlayan- patlayan bir kiraz varsa burada dinlendikçe bu durum daha çok meydana çıkıyor.  Burada ki işletmemizin kapasitesi 15 bin ton ürün. Meyve sebze olarak istediğimiz her şeyi muhafaza edebiliyoruz” dedi. “DEVLET ÜRETİCİYE 10 YIL VADELİ BİR KREDİ İMKANI SUNMALI” Sebze Ve Meyve İhracatçısı Ali Uçak Denge Gazetesi ekibini doludan zarar gören bağlara götürerek çiftçinin derdini ve taleplerini yerinde anlattı. Dolu yağışına karşı tek çözümün örtü sisteminin yaygınlaştırılması olduğunu söyleyen Uçak, "Üreticimize çok büyük geçmiş olsun diyorum.  Üreticinin göz nuru  ve emeği ile 12 ay yetiştirdiği  ürünler, 15 dakikalık kısa ama şiddetli dolu yağışından dolayı yok oldu. Bazı arazilerde %70 varan hasar tespit edildi. Üreticilerimizin  Tarım Bakanlığı’ndan,  devletin büyüklerinden istediği şu; TARSİM doluya karşı sigorta yapıyor. Devletimiz zaten doludan zarar gören üreticilerimize dolu zararı adı altında ödeme yapıyor. Bu para çöpe gidiyor. Bu sigortaların bir kısmını devlet karşılıyor.  Bir kısmını ise üreticimiz karşılıyor. Üretici ürününü doludan muhafaza edebilmek için üstüne örtü çekiyor.  File gibi  bir malzeme. Dolu yağdığında direk bağa düşmüyor, böylece hiçbir tarım ürünü doludan zarar görmüyor. Bu örtünün  dönem başı maliyeti 2 bin – 3 bin lira tutuyor. Ancak dolu sigortası yerine örtü sisteminin yaygınlaştırılmasının daha uygun olacağını düşünüyoruz. Devlet ürününü doludan korumak için bu örtüyü alabilmesi amacıylaüreticimize; 5- 10 yıllık çok cüzi bir faizle hatta sıfır faizle, 10 yıl vadeli bir kredi imkanı sunmalı. Örtü sisteminin yaygınlaştırılmasının sağlanması lazım. Üretici bu örtüyü alır bağını örterse; dolu da yağmur da yağsa  ürüne de, çiftçiye de hiçbir şey olmaz. Herkes rahat eder. Dönüm başı yaklaşık 3 bin TL olan örtü sistemine kredi desteği vermesinin daha uygun olacağını düşünüyoruz. Üreticiler 5- 10 yıla paylaştırılan borçlarını rahatlıkla ödeyebileceğine inanıyoruz.Üreticilerimiz de TARSİM sigortası yaptırırken, sadece soğuğa karşı don sigortası yaptırtmak zorunda kalacaktır” dedi. “ÜRETİCİ TEFECİNİN ELİNE DÜŞÜYOR” Devletin TARSİM  yoluyla üreticiye zaten destek verdiğine vurgu yapan Ali Uçak üreticin tefecinin eline düştüğüne dikkat çekerek,  “TARSIM zaten bu hasardan dolayı üreticimize para ödüyor.  Ama örtü olmuş olsaydı TARSIM bu parayı ödemeyecek, ödemeyi 1 sefer yapacaktı.  Bu örtülerin ömrü 10 yıla kadar sürüyor. Üretici 10 yıl boyunca herhangi bir bedel ödemek zorunda kalmayacak. Allah razı olsun devletimiz çok güçlü, her zaman afet döneminde  üreticimizin, köylümüzün yanında oldu ve olmaya da devam ediyor. Üretici borcunu ertelediği zaman, öbür yıl ürünü hazırlamak için yine cebinde parası  kalmıyor. Üretici bankanın kapısını çaldığında ‘sen zaten kredini erteledin. Bundan dolayı sana kredi veremeyeceğiz” deniliyor.  Bu adam diğer seneye ürününü nasıl hazırlayacak? Üretici bankalardan destek alamazsa, en sonunda tefeciye gidiyor. % kaç faiz oranı uygulanacağı belli olmayan bir parayı tefeciden alıyor.  Ürününü sezona hazırlamaya çalışıyor, böylece daha çok zarar görüyor. Üretici tefecinin eline düşüyor. Üretici şunu istiyor; ‘benim afet anında zarar gördüğümü tespit et, ben bu afette zarar görmüşsem benim bu borcumu 5 yıla yay.  Çok düşük bir faizle ya da faizsiz işle. Ben ürünümü hazırlıyım, çalışıyım ürünümü üreteyim, satayım. Hem devletime KDV kazandırayım. Hem de borcumu ödeyeyim. Üretici afet olduğunda borcunun 1 yıla değil, 5 yıla yayılmasını istiyor. Bir sonraki yıl için kredinin açık tutulmasını istiyor. Üretici  zaten 1 yılın  zararını ancak  5 yılda amorti edebiliyor. Devletimiz çiftçimizin lehine düşünsün ve üreticinin aldığı kredinin geri ödemesini 5 yıla dağıtsın. O zaman Çiftçide üretmekten vazgeçmez” diye konuştu.