MEMURLUKTAN İSTİFA ETTİ KURDUĞU DANS AKADEMİSİYLE REKORLARI ALT ÜST ETTİ

Manisa’nın parlayan yıldızlarını yetiştiren usta dansçı Can Polat Karayel’le dans ve hayatı üzerine konuştuk. Türkiye Dans Sporları Federasyonu (TDSF) Salsa Hakemliğinin yanı sıra Manisa Dans Cafe Akademi Kurucu Eğitmeni olan Can Polat Karayel, geçtiğimiz günlerde Tekirdağ’da katıldığı eğitim sonrası bir başarıya daha imza attı. Eğitim sonrası Manisa’nın ilk 2’nci Kademe Sosyal Latin Dansları Antrenörü unvanını aldı. Manisa’da dans kültürünün oluşmasını sağlayan, ‘Dansın Şehzadesi’ olarak bilinen Can Polat Kareyel (29) devlet memurluğunu bırakarak kurduğu akademide, yetiştirdiği öğrencilerle bu yılda birçok başarıya imza attı. Bu yıl içerisinde 10 kupa ve 40 madalya kazandıklarını belirten Karayel, “ Bu yıl, tüm rekorları alt üst ettiğimiz bir yıl oldu. Şuan Türkiye 6’ncısıyız. En büyük amacımız, ilk 2’ye girebilmek.” dedi.

DANS AKADEMİSİ OLARAK 3 YILDIR TÜRKİYE ŞAMPİYONLUĞUNU BIRAKMADIKLARI GİBİ BU YIL 10 KUPA 40 MADALYA KAZANDILAR Dansı hayatının her anında hissettiğini dile getiren Can Polat Karayel, 6 yıllık kadrolu devlet memurluğunu dans için bıraktı.  Karayel, 2008 Yılında Manisa Celal Bayar Üniversitesinin Latin Dansları Topluluğu kurarak, başarılı dans hocalığı kariyerine ilk adımı attı. 2016 yılına kadar dans adına Manisa’da bazı oluşumlar ve projelere imza atan Karayel, 2016 yılında memurluğu bırakarak kendi akademisini kurdu. Dans sektöründeki 10 yıllık serüveni boyunca binlerce öğrenci yetiştiren, yüzlerce organizasyon düzenleyen Karayel, TDSF’nin yarışmalarında takımına birçok başarı kazandırdı. 2016’da altyapısı çok güçlü ve genç bir takımın tohumlarını Manisa Dans Cafe Akademi’yi kurarak atan Karayel, tam anlamıyla Manisa’nın sanat ve spor anlamında, en büyük eksiklerinden birini kapattı.  Genç bir kulüp olmalarına rağmen büyük başarılara imza attıklarını dile getiren Karayel, “ Genç bir kulübüz. Buna rağmen şuan Türkiye’de 120 grup arasında 6. Grubuz. Yani İstanbul, İzmir, Ankara gibi büyükşehirlerin başarısına yüzde 95 eşitiz.” şeklinde konuştu. TÜRKİYE GENÇLER ŞAMPİYONLUĞU 3 YILDIR BİZDE Sanatın ve sporun birleştiği dans adına Manisa’nın gurur kaynağı olan Karayel, yetiştirdiği dansçıların gelecekte dansın önde gelen isimleri olacağından emin. Türkiye Gençler Şampiyonluğunun 3 yıldır kendilerinde olduğunu kaydeden Karayel, şöyle devam etti; “ Türk Dans SporlarıFederasyonu’na bağlı olarak çalışıyoruz. Genç bir kulübüz. Buna rağmen şuan Türkiye’de 120 grup arasında 6. grubuz. Yani İstanbul, İzmir, Ankara gibi büyükşehirlerin başarısına yüzde 95 eşitiz. Çok başarılı bir alt yapımı yetiştirdik. Dansçılarımız şuanda B ve C klasta çok büyük başarılar elde etti. Öyle ki gene bu yıl, şuana kadar Manisa’da alınmış en büyük ödül olan, yetişkinler C klasmanında 2’ncilik ödülümüz var. Türkiye gençler şampiyonluğu 3 yıldır bizde. Adımız “Dansın Şehzadeleri” olarak anılıyor artık. Şimdi o şehzadeler büyüyecek ve dansın önde gelen isimleri olacak. Şuanda şehzadelerimizin büyümesini bekliyoruz.” TÜRKİYE’DEKİ GENÇ 16-19 YAŞI GRUBU BAŞARILI SPORCULARIN YÜZDE 50’SİNDEN FAZLASINA SAHİBİZ Dans akademisi olarak alt yapılarının çok güçlü olduğunu yineleyen Karayel, bu yıl kazandıkları yarışmalarla, tüm rekorları alt üst ettikleri bir yıl yaşadıklarını kaydetti. Karayel,  akademi içerisinde bir aile oluştuğunu, başarılarının bu aile sıcaklığı ve disiplinli çalışmaktan kaynaklandığını vurgulayarak; “Kış aylarında 300 civarı öğrencim oluyor. Yazaylarında ise bu sayının 150 civarı. 60 yaşından 6 yaşına kadar çok gruptan öğrencilerimiz var. Bizim okulumuza gelen 3 yıldan önce bırakmıyor. Burada güzel bir aile olduk.Öğrencilerimiz ile birlikte en büyük paydamız dans. Bunu ancak dans sevdalıları bilir. Biz bu eğlenceyi sportif olarak her zaman destekliyoruz ki dans olarak da devamlı olarak gelişiyoruz.  Şuanda Türkiye’deki genç 16-19 yaşı arasında ki başarılı sporcuların yüzde 50’sinden fazlasına sahibiz. Kendimi sadece dans eğitmenliği değil, çocuk psikolojisi, sportif psikolojisi, halk ve ilişkiler konusunda en iyi şekilde eğitmeye çalıştım. Bu yıl içerisinde 10 kupa ve 40 madalya kazandık.  Bu yıl, tüm rekorları alt üst ettiğimiz bir yıl oldu. Şuan Türkiye 6’ncısıyız. En büyük amacımız, ilk 2’ye girebilmek.” diye konuştu.  MEMURLUKTAN İSTİFA ETTİ, EN BÜYÜK AŞKIOLAN DANSI SEÇTİ “Manisa bana bir insanın isteyip de alabileceği her şeyi verdi.” diyen Karayel, üniversite okumak için İzmir’den Manisa’yagelmesiyle hayatının değiştiğini söyledi. Tam bir Manisa ve dans aşığı olduğunu ifade eden Karayel, dans konusunda yeteneği keşfedişini ve hocalığa nasıl geçtiğini şu sözlerle anlattı; “9 yaşımda dansa olan ilgimi keşfettim. Ama ilk eğitimime 15 yaşında İzmir’de Scream Dans’da başladım. Buraya gıda mühendisliği okumak için geldiğimde üniversite 1. sınıfta dans topluluğu kurdum. İlk yıl başkanlık yaptıktan sonra hoca oldum. Hoca olmak gibi bir hayalim yoktu ancak, topluluğumuza gelen hocalar bazı şeyleri yetiştiremeyince, onlara yardım etmek amacıyla hocalığa adım attım. Bu dönemde de hocalık konusunda yetenekli olduğumu keşfettim. Meslek olarak da dans hocalığını seçtim. Merkez Efendi Devlet Hastanesi’nde 6 yıl gıda mühendisliği yaptıktan sonra memurluktan istifa ettim. Dans Kafe Akademi’yi açtım.  Bazı zamanlar bu yoldan çıkmak istedim ama kendimi yine dans ederken buldum.” DURUMU OLMADIĞI İÇİN GİDEMEDİĞİ DANS OKULU YILLAR SONRA ORTAKLIK TEKLİF ETTİ  Hayatın büyük sürprizlerle dolu olduğunu gösterecek nitelikte bir olay yaşadığını dile getiren Polat, insanların hayallerininpeşinden gitmesi gerektiğini, başından geçen ilginç bir anıyla anlattı. İzmir de yaşarken Alsancak’ta gitmek istediği ancak maddi durumu elvermediği için gidemediği bir dans okulunun yıllar sonra kendine ortaklık teklif ettiğini anlatan Karayel, “Resmen büyülenmiştim, hayal gibiydi salsa. Annem o dönem bana destek olup, o yaşta salsaya başlatsaydı çok daha ilginç bir hayatım olabilirdi. Ama ne mutlu ki bana, ilk adımımı attığım, sadece 1 tanıtım dersine katılabildiğim o okul bana 9 yıl sonra, okulun işletmecisi ve antrenörü olmam karşılığında ortaklık teklif etti. Dans Cafe’yi yeni açmamış olsaydım kabul ederdim. Benim için anlamı büyük’’  şeklinde konuştu.  DANS BİLMEK BİR YABANCI DİL BİLMEK GİBİ  Dansı bir yabancı dile benzeten Karayel, dansın da bil dil gibi anlaşabilmek için kuralları olduğunu belirterek; “Dans bir yabancı dil bilmek gibidir. Yani bir kuralı bir anlayışı vardır. İngilizce bilmek nasıl önemliyse, dansın kuralını bilmek dünyada o kadar önemlidir. Yabancı dile ihtiyaç duymadan birçok sefer dans sayesinde insanlarla anlaşabildim. Şöyle düşünün, bir mekana gittiğinizde yanınızda oturan insanlara selam dahi veremiyorsunuz. Yanlış anlaşılıyor. Fakat bir dans gecesine giderseniz, bir bayanı dansa kaldırırsanız, bayanın dansa kalkmaması kabalık olarak algılanıyor.” dedi.