KİM SAHİP ÇIKACAK?

Kısıtlı imkanlarla sanatını konuşturan ve hayatın gerçeklerini gün yüzüne çıkaran amatör oyuncular, canlandırdıkları filmlerle başarıdan başarıya koşuyor. Kendilerine uygun zeminin hazırlanmasını bekleyen sanatçılar, yeni filmlerle farklı yaşantılara yelken açmayı hedefliyor.

Caner KILIÇ TÜRKİYE BİRİNCİSİ OLDULAR Manisalı amatör ama bir o kadarda başarılı sanatçılar, yaşamın belli kesitindeki zorlukları film sahnelerine döküyor. Bu oyuncular, kısıtlı imkânlarla hayat kadınlarının gerçeklerini ‘İki Ters Bir Düz’ adlı kısa filme yansıttı. Başarılı çalışmaları, bir film yarışmasında Türkiye 1’incisi olan sanatçıların bu eseri, Uluslararası film seçkilerinde de gösterime hak kazanarak finalist oldu. Bu film ile başarıdan başarıya koşan oyuncular, bu kez de Doğu’dan batıya göç eden bir ailenin dramatik hayatını ele alıyor. ‘Pamuk’ isimli kısa film kısıtlı imkanlarla çekilmeye devam edilse de, yine büyük başarılar hedefleniyor. Sanatçıların zor ama bir o kadar da başarılı serüvenlerini, oyuncu Fadime Ezel Denge’ye anlattı. Ülkemizde sinema denilince son zamanlarda akan sular durur. Nitekim bu durumun ana sebebi de insanların sinema ile daha rahat nefes alabilmesi. Günlük hayatın zor süreçleri, olumsuzlukları, görüldüğü halde fark edilemeyen belki de dikkate alınmayan, birtakım dramatik atmosferler üzerinden şekil alan sıkıntılı anlar, çoğunlukla film sahneleriyle gözler önüne seriliyor. İşte bu noktada Manisalı amatör ama bir o kadarda başarılı sanatçılar, yaşamın belli kesitindeki zorlukları film sahnelerine döküyor. Bu oyuncular, kısıtlı imkânlarla hayatın gerçeklerini ‘İki Ters Bir Düz’ adlı kısa filme yansıttı. Başarılı çalışmaları, bir film yarışmasında Türkiye 1’incisi olan sanatçıların bu eseri, Uluslararası film seçkilerinde de gösterime hak kazanarak finalist oldu. Randevu evlerinde çalışan kadınların hayatını konu alan ‘İki Ters Bir Düz’ isimli kısa film ile başarıdan başarıya koşan oyuncular, bu kez de Doğu’dan batıya göç eden bir ailenin dramatik hayatını ele alıyor. ‘Pamuk’ isimli kısa film kısıtlı imkanlarla çekilmeye devam edilse de, yine büyük başarılar hedefleniyor.   O SERÜVENİ GAZETEMİZE ANLATTI İki çocuklu bir anne olan 60 yaşındaki Emekli Sağlıkçı Fadime Ezel’den bahsediyoruz. İlerleyen yaşına rağmen O; hem amatör tiyatro yapıyor, hem de film sektörü için yeni projelerde rol üstleniyor.  Ancak O’nun da en büyük derdi amatör sanatçıların elinden tutulmaması. Sanatçıların zor ama bir o kadar da başarılı serüvenlerini, oyunculardan Fadime Ezel, gazetemize anlattı. İşte, iki çocuklu bir anne olan 60 yaşındaki Emekli Sağlıkçı Ezel ile yaptığımız o özel röportaj;   6 KARAKTER 6 OYUN’LA BAŞLADI Fadime Ezel, “Çocukluğumdan beri sürekli yakın çevreme komiklikler yapardım. Cumhuriyet Halk Partisi adına 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla kısa oyunlar hazırlamıştık. Üç arkadaşımızla birlikte, orada ‘6 Kadın 6 Yaşam’ adında bir oyun çıkardık. Yönetmen arkadaşımız Birgül Uluçay ve İl Başkan Yardımcımız Oya İzci ile birlikte. Oyunumuz çok beğenildi.   İLK TEKLİF BİR ÖĞRENCİDEN Orada bizi izleyen bir yönetmen arkadaşımız, ‘Biz de film çekiyoruz. Bizimle oynar mısınız?’ diye sordu. Orada bizi görüp beğenmişti. Daha sonra film çekimlerine çağrıldık. Kendisi de öğrenciydi zaten. Biz de öğrencimize desteğimiz olsun dedik ve çalışmalarına katıldık. Kısa filmimizi oluşturduk. Çok beğenilen bu film Türkiye çapında birincilik elde etti. Uluslararası film seçkilerinde gösterime hak kazandı ve bir film yarışmasında finalist oldu. Filmimizin adı ‘İki Ters Bir Düz’ izlemek isteyen internetten de görebilir.   KONUSU; RANDEVU EVİNDE ÇALIŞAN KADINLAR Bu filmimizde, kadınlar konu alındı. Bir randevu evinde çalışan kadınlar. Kadınların bu evlerde ne kadar ezildiğini, bastırıldığını anlatan bir film. Ben o filmde ‘Mamalı’ rolünü oynadım. Dramatik bir film. Beğenildi, Türkiye’de birinciliğini alıp, Uluslarası yarışmaya katılmaya hak kazandı.     İKİNCİ BİR FİLM ÇEKİLİYOR Ardından ikinci bir film teklifi daha aldık. Yine kısa metrajlı bir film. Onun adı da ‘Pamuk’. Tabi yeni çeviriyoruz bu filmi. Güzel bir oyun çıktı. Bunun da birincilikler elde edeceğini umuyoruz açıkçası.   İKİNCİ FİLMİN KONUSU DA; DOĞU’DAN GELEN BİR AİLENİN HAYATI Pamuk filmimiz ise; doğudan gelen bir aileyi canlandırıyor. Fakir bir aile. Ailenin oğlunun da homoseksüel olduğu bir durum ortaya çıkıyor. Bu filmde oldukça dramatik. Güzel sevimli bir kadromuz var. Manisa’dan başarılı yönetmen arkadaşımız Birgül Uluçay var. Yine aynı şekilde çok başarılı bir yönetmen kızımız olan Gizem Dağlı var. Gizem benim doktor bir arkadaşımın kızı. İzmir’den de arkadaşlarımızın olduğu ortaklaşa bir kadro oluşturduk.     SANATA VE SANATÇIYA DEĞER VERİLMİYOR Ben bu oyunculuk merakımı, sevdamı kardeşlerimle, çocuklarımla paylaştığımda bana hep destek oldular. Sanat diyoruz. Çünkü toplumun kanayan bir yarası bu. Yazarlar kalemi ile, sanatçılar sanatı ile kanayan yaraları gün yüzüne çıkarıyor. Ben Atatürkçü Düşünce Derneği Manisa Başkan Yardımcısı olarak şunu söyleyebilirim; Atatürk sanatı çok sever ve çok önem gösterirdi. Ancak ne yazıktır ki günümüzde sanata pek değer verilmiyor.   GEREKLİ İMKANLAR SAĞLANMALI Yetenekli ve içinde sanatçı bir ruh taşıyan çok insan var ama maddi manevi destek bulamıyorlar. Biz de buradan yetkililere sesleniyoruz; Uygun koşulları sağlasınlar, sanata ve sanatçıya sahip çıksınlar. Örnek vereyim Gizem Dağlı gibi bir arkadaşımız kısıtlı imkanlarla dahi ülke genelinde birinci oluyor ve Uluslararası derecelendirmelere hak kazanıyor. Yetkililer, belediye başkanları destek vermeleri gerekiyor. Ben 60 yaşındayım ve amatör de olsa oyuncuyum. Bu işin, sanatın yaşı yok. Biz bunu para karşılığında yapmıyoruz ama biliyorsunuz ki parasız da bir şeyin olması zor. Halkımıza tiyatroyu, sanatı sevdirmek adına destek şart.”