İSTİKLÂL VE İSTİKBAL MÜCADELEMİZ

ÖZEL RÖPORTAJ (İHA) - İhlas Haber Ajansı | 28.02.2016 - 17:21, Güncelleme: 28.02.2016 - 17:21
 

İSTİKLÂL VE İSTİKBAL MÜCADELEMİZ

CİZRE, SUR, SİLOPİ, LİCE’DEKİ KATLİAMLAR İÇ SAVAŞ MI? Son Günlerde Türkiye’nin gündemine bomba gibi düşen ve “Türkiye iç savaşa doğru mu gidiyor?” sorularını sordurtan Ankara’daki patlama… Öncesinde ve sonrasında gelen şehit haberleri. Sivil halkın da hedefte olduğu terör olaylarını, bir bilene sorduk. Siyaset Bilimci ve Siyasal İletişim Uzmanı Ozan Erdem; tarihten bugüne terör olaylarını sebep sonuç ilişkilerini yorumladı. Türkiye’nin neden terörist örgütlerin hedefinde olduğunu anlattı. İşte çok konuşulacak o röportaj…
 Nurgül Yılmaz Nurgül Yılmaz: Savaş Sadece Suriye’de mi? Basra Körfezi, Yemen hedefte mi? Ozan Erdem: Savaş sadece Suriye üzerinden değil. Şimdiki hamle Basra Körfezi’ne olacak. Rusya, Suriye’nin ardından İran ile Suudi Arabistan arasında savaşa dönüşen Yemen’e girecek. Bunu da İran dini lideri Hamaney’in danışmanı Ali Ekber Velayeti; “Rusya’nın desteğiyle Yemen’e müdahale edeceğiz” diyerek duyurdu iki gün önce. Durum, bırakın yerel olmayı, bölgesel olmayı, küresel güç hesaplaşmasına döndü. Bu merkez güçler arasındaki güç savaşı hem Baltık hem de Pasifik bölgesinde de ayrışmalara ve savaşlara sebep verecektir. Ortadoğu, Balkanlar ve Hazar bölgesinde şuanda haritalar yeniden çiziliyor. Bu arada İran pragmatizmi de şuan ABD ve Rusya yanlısı tavır takınsa bile, aslında etnik zaafiyeti en fazla olan ülke İran olduğu için, yarın bizden kötü duruma düşecektir. Nurgül Yılmaz: NATO üyesiyiz biz.  Peki, neden ittifak devreye girmiyor? Ozan Erdem: NATO 28 ülkeden oluşuyor. Planı kuranlar zaten başat güç olarak NATO’nun içinde. Rusya, Gürcistan’a, Ukrayna-Kırım’a ve Baltık ülkelerine saldırdı. Gürcistan’da ülkenin Abhazya ve Güney Osetya olarak bölünmesini engelleyemedi. Kırım, iç karışıklık çıkartılarak, Ukrayna’dan kopartıldı ve Rusya’ya ilhak edildi. Moldova üzerinden şuanda Rusya, Baltık ülkelerinde baskısını ve etkisini artırıyor.  NATO inisiyatifi hiçbir zaman eline almadı veya alamadı. Türkiye’nin Suriye’deki tezlerini desteklemedi. NATO, Türkiye’nin terörle mücadelesini desteklemedi. Rusya, şuan ki Suriye müdahalesinde de adeta NATO’yu test ediyor. Öyle NATO üyesiyiz diye plan yaparsak, ülke olarak yok oluruz. Lüksemburg Dışişleri Bakanı Jean Asselborn ne dedi geçen hafta? “Türkiye’nin, Rusya’yı askeri bir gerginliğe kışkırtması halinde NATO’nun desteğine güvenmemesi gerektiği” konusunda uyardı. Adam açık açık söylüyor. Bırakın NATO’nun bize destek olmasını, 1964’te Kıbrıs’ta Türkler katledilirken, NATO’nun silahlarıyla Kıbrıs’a çıkarma yapamazsınız diyen de NATO’ydu. Nurgül Yılmaz: Bu olanlarda hükümetin dış politikasının etkisi yok mu? Hiç karışmasaydık Suriye’deki olaylara daha iyi olmaz mıydı? Ozan Erdem: Bu savaşı biz başlatmadık. Ama tam ortasındayız ve hedef olan zaten biziz. Suriye’nin iç işlerine karıştığımız için falan da başlamadı olaylar. Ortadoğu’da yeni bir harita çiziliyor, yeni yüzyılın yeni dünya düzeni kuruluyor ve bizim topraklarımızda tam bu coğrafyanın ve dünyanın en merkezi yerinde. Biz hiçbir şey yapmayıp, kapımızı kapatırsak, kapımızı değil evimizin duvarını yıkıp içimize girerler. Bu Haç’ın Hilal’e olan saldırısıdır. Ne hükümetin ne devletin dış politikadaki tavrı ile Suriye politikası ile alakalı değildir. İktidarda kim olursa olsun fark etmez. Planlarını yıllar öncesinden kurarak hareket eden, tüm dünyayı kan gölüne çeviren emperyal devletler var karşımızda. 10 milyon kilometrekare Osmanlı’dan, elimize 780 bin kilometrekare kaldı. Şimdi sırada bu son kalemiz olan Anadolu var. Bu İstiklal ve İstikbal meselesidir. Buradan siyasi rant elde etmeye çalışan, satılıktır ve vatan hainidir. Bu durumu milli ve yerli gözle yeniden okuyacağız. Ona göre tedbir alacağız. Savaş sınırımıza geldi. Nurgül Yılmaz: Cizre’de, Sur’da, Silopi’de, Lice’de olan olaylar, katliamlar iç Savaş mı? Bu tabir doru mudur? Ozan Erdem:  İçteki taşeronlarıyla Cizre’de, Sur’da, Silopi’de, Lice’de iç savaş şeklinde başladı. O halde, biz bu saldırıları Halep’te kesemezsek, Kobani’de durduramazsak, o zaman bugün Cizre ve Sur’da yaşananlar yarın Anadolu’nun muhtelif yerlerinde yaşanacaktır. Her ülkenin resmi siyasi sınırlarının yanında, yaşamsal alanı olan bir de stratejik sınırları vardır. Eğer, PKK (PYD) terörünü, Musul’da, Kerkük’te, Halep’te bitirmezsek, savaş sadece Güneydoğu Anadolu’da değil, Türkiye’nin tüm sathına yayılacaktır. Nurgül Yılmaz: Önlem ne olmalı? Ozan Erdem: PKK, Kürt etnik kimliği ile alakası olmayan, onların hakkını savunmayı bırakın, onları canlı kalkan yaparak hendeklerin önüne yerleştiren, o bölgedeki halka zulmeden, şehir ayaklanmalarına destek vermeyen şehirleri hain ilan eden, doğrudan yabancı devletlerin taşeronu olmuş bir çok uluslu örgüttür. Bu yüzden, bu bela artık tampon bölge oluşturularak sınırımız dışında temizlenmelidir. Nurgül Yılmaz: Ne yapacak o zaman Türkiye, daha doğrusu ne yapmalı? Ozan Erdem: Geçen ki röportajlarımızda da ifade ettim. Yıllardır çeşitli siyasi analizlerde söylenen bir şey vardır: “Musul alınmazsa, Bekir’in diyarı, Diyar-ı Bekir verilir.” Şayet, Türkiye büyümezse küçülür. Musul için geçerli olan Halep içinde geçerlidir. Zaten öz be öz Türk diyarı olan, bizim olan, sadece 90 yıl önce İngiliz oyunu ile elimizden zorla alınan kendi toprağımızdır hepsi. Bunlar ne Haçlı’dan ne Moğol istilalarından ne de Çanakkale’de üstümüze gelen düvel-i muazzamadan daha güçlü değiller. Ne güneşi doğudan doğurabilirler ne de batıdan batırabilirler. İnanıyorsanız, üstün olan sizsiniz, diyor Allah. Yeni yüzyılın İstiklâl ve İstikbâl Savaşı, haç ile hilalin, batıl ile Hakk olanın savaşı olarak bizzat yaşanıyor.  “Bir hilal uğruna Ya Râb, ne güneşler batıyor” dediği gibi üstadın daha çok güneşler batacak ama yeniden Çanakkale’deki gibi “Bedr’in Aslanları”nı örnek alıp, muzaffer olacağız ve hakikat güneşi, zaferimizle bu topraklarda tekrardan doğacak inşallah.  
CİZRE, SUR, SİLOPİ, LİCE’DEKİ KATLİAMLAR İÇ SAVAŞ MI? Son Günlerde Türkiye’nin gündemine bomba gibi düşen ve “Türkiye iç savaşa doğru mu gidiyor?” sorularını sordurtan Ankara’daki patlama… Öncesinde ve sonrasında gelen şehit haberleri. Sivil halkın da hedefte olduğu terör olaylarını, bir bilene sorduk. Siyaset Bilimci ve Siyasal İletişim Uzmanı Ozan Erdem; tarihten bugüne terör olaylarını sebep sonuç ilişkilerini yorumladı. Türkiye’nin neden terörist örgütlerin hedefinde olduğunu anlattı. İşte çok konuşulacak o röportaj…
 Nurgül Yılmaz

Nurgül Yılmaz: Savaş Sadece Suriye’de mi? Basra Körfezi, Yemen hedefte mi?

Ozan Erdem: Savaş sadece Suriye üzerinden değil. Şimdiki hamle Basra Körfezi’ne olacak. Rusya, Suriye’nin ardından İran ile Suudi Arabistan arasında savaşa dönüşen Yemen’e girecek. Bunu da İran dini lideri Hamaney’in danışmanı Ali Ekber Velayeti; “Rusya’nın desteğiyle Yemen’e müdahale edeceğiz” diyerek duyurdu iki gün önce. Durum, bırakın yerel olmayı, bölgesel olmayı, küresel güç hesaplaşmasına döndü. Bu merkez güçler arasındaki güç savaşı hem Baltık hem de Pasifik bölgesinde de ayrışmalara ve savaşlara sebep verecektir. Ortadoğu, Balkanlar ve Hazar bölgesinde şuanda haritalar yeniden çiziliyor. Bu arada İran pragmatizmi de şuan ABD ve Rusya yanlısı tavır takınsa bile, aslında etnik zaafiyeti en fazla olan ülke İran olduğu için, yarın bizden kötü duruma düşecektir.

Nurgül Yılmaz: NATO üyesiyiz biz.  Peki, neden ittifak devreye girmiyor?

Ozan Erdem: NATO 28 ülkeden oluşuyor. Planı kuranlar zaten başat güç olarak NATO’nun içinde. Rusya, Gürcistan’a, Ukrayna-Kırım’a ve Baltık ülkelerine saldırdı. Gürcistan’da ülkenin Abhazya ve Güney Osetya olarak bölünmesini engelleyemedi. Kırım, iç karışıklık çıkartılarak, Ukrayna’dan kopartıldı ve Rusya’ya ilhak edildi. Moldova üzerinden şuanda Rusya, Baltık ülkelerinde baskısını ve etkisini artırıyor.  NATO inisiyatifi hiçbir zaman eline almadı veya alamadı. Türkiye’nin Suriye’deki tezlerini desteklemedi. NATO, Türkiye’nin terörle mücadelesini desteklemedi. Rusya, şuan ki Suriye müdahalesinde de adeta NATO’yu test ediyor. Öyle NATO üyesiyiz diye plan yaparsak, ülke olarak yok oluruz. Lüksemburg Dışişleri Bakanı Jean Asselborn ne dedi geçen hafta? “Türkiye’nin, Rusya’yı askeri bir gerginliğe kışkırtması halinde NATO’nun desteğine güvenmemesi gerektiği” konusunda uyardı. Adam açık açık söylüyor. Bırakın NATO’nun bize destek olmasını, 1964’te Kıbrıs’ta Türkler katledilirken, NATO’nun silahlarıyla Kıbrıs’a çıkarma yapamazsınız diyen de NATO’ydu.

Nurgül Yılmaz: Bu olanlarda hükümetin dış politikasının etkisi yok mu? Hiç karışmasaydık Suriye’deki olaylara daha iyi olmaz mıydı?

Ozan Erdem: Bu savaşı biz başlatmadık. Ama tam ortasındayız ve hedef olan zaten biziz. Suriye’nin iç işlerine karıştığımız için falan da başlamadı olaylar. Ortadoğu’da yeni bir harita çiziliyor, yeni yüzyılın yeni dünya düzeni kuruluyor ve bizim topraklarımızda tam bu coğrafyanın ve dünyanın en merkezi yerinde. Biz hiçbir şey yapmayıp, kapımızı kapatırsak, kapımızı değil evimizin duvarını yıkıp içimize girerler. Bu Haç’ın Hilal’e olan saldırısıdır. Ne hükümetin ne devletin dış politikadaki tavrı ile Suriye politikası ile alakalı değildir. İktidarda kim olursa olsun fark etmez. Planlarını yıllar öncesinden kurarak hareket eden, tüm dünyayı kan gölüne çeviren emperyal devletler var karşımızda. 10 milyon kilometrekare Osmanlı’dan, elimize 780 bin kilometrekare kaldı. Şimdi sırada bu son kalemiz olan Anadolu var. Bu İstiklal ve İstikbal meselesidir. Buradan siyasi rant elde etmeye çalışan, satılıktır ve vatan hainidir. Bu durumu milli ve yerli gözle yeniden okuyacağız. Ona göre tedbir alacağız. Savaş sınırımıza geldi.

Nurgül Yılmaz: Cizre’de, Sur’da, Silopi’de, Lice’de olan olaylar, katliamlar iç Savaş mı? Bu tabir doru mudur?

Ozan Erdem:  İçteki taşeronlarıyla Cizre’de, Sur’da, Silopi’de, Lice’de iç savaş şeklinde başladı. O halde, biz bu saldırıları Halep’te kesemezsek, Kobani’de durduramazsak, o zaman bugün Cizre ve Sur’da yaşananlar yarın Anadolu’nun muhtelif yerlerinde yaşanacaktır. Her ülkenin resmi siyasi sınırlarının yanında, yaşamsal alanı olan bir de stratejik sınırları vardır. Eğer, PKK (PYD) terörünü, Musul’da, Kerkük’te, Halep’te bitirmezsek, savaş sadece Güneydoğu Anadolu’da değil, Türkiye’nin tüm sathına yayılacaktır.

Nurgül Yılmaz: Önlem ne olmalı?

Ozan Erdem: PKK, Kürt etnik kimliği ile alakası olmayan, onların hakkını savunmayı bırakın, onları canlı kalkan yaparak hendeklerin önüne yerleştiren, o bölgedeki halka zulmeden, şehir ayaklanmalarına destek vermeyen şehirleri hain ilan eden, doğrudan yabancı devletlerin taşeronu olmuş bir çok uluslu örgüttür. Bu yüzden, bu bela artık tampon bölge oluşturularak sınırımız dışında temizlenmelidir.

Nurgül Yılmaz: Ne yapacak o zaman Türkiye, daha doğrusu ne yapmalı?

Ozan Erdem: Geçen ki röportajlarımızda da ifade ettim. Yıllardır çeşitli siyasi analizlerde söylenen bir şey vardır: “Musul alınmazsa, Bekir’in diyarı, Diyar-ı Bekir verilir.” Şayet, Türkiye büyümezse küçülür. Musul için geçerli olan Halep içinde geçerlidir. Zaten öz be öz Türk diyarı olan, bizim olan, sadece 90 yıl önce İngiliz oyunu ile elimizden zorla alınan kendi toprağımızdır hepsi.

Bunlar ne Haçlı’dan ne Moğol istilalarından ne de Çanakkale’de üstümüze gelen düvel-i muazzamadan daha güçlü değiller. Ne güneşi doğudan doğurabilirler ne de batıdan batırabilirler. İnanıyorsanız, üstün olan sizsiniz, diyor Allah. Yeni yüzyılın İstiklâl ve İstikbâl Savaşı, haç ile hilalin, batıl ile Hakk olanın savaşı olarak bizzat yaşanıyor.  “Bir hilal uğruna Ya Râb, ne güneşler batıyor” dediği gibi üstadın daha çok güneşler batacak ama yeniden Çanakkale’deki gibi “Bedr’in Aslanları”nı örnek alıp, muzaffer olacağız ve hakikat güneşi, zaferimizle bu topraklarda tekrardan doğacak inşallah.

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve manisadenge.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.