Ramazan’da doğru besin tercihleri nasıl olmalı

SAĞLIK (İHA) - İhlas Haber Ajansı | 21.05.2018 - 07:43, Güncelleme: 21.05.2018 - 07:43
 

Ramazan’da doğru besin tercihleri nasıl olmalı

Uzmanlar, Ramazan ayı ile birlikte insanların alışmış olduğu düzenden farklı bir düzene girdiğini hatırlatarak, doğru ve dengeli beslenme konusunda uyarılarda bulundu.
Beslenme ve Diyetetik Bölümü Öğretim Görevlisi Utku Çelik, Ramazan ayında bazı alışkanlıkların değiştiğini hatırlatarak, "Yeme ve içme alışkanlıkları başta olmak üzere, metabolizma düzeni, uyku düzeninin Ramazan ayında değişim gösteriyor. Birçok kişi ise Ramazan ayında doğru beslenemediği için çeşitli sıkıntılarla karşı karşıya kalıyor" dedi. Çelik, Ramazan ayında beslenme ile ilgili sıkıntılar yaşanmaması için doğru besin tercihlerini anlatarak, "Günlük yaşamımızın genellikle belli bir düzene sahip olduğunu belirten Çelik, “Günlük yaşam içerisinde iş saatlerimiz, uyku saatlerimiz belirli periyotlar halindedir. Bunun yanında “Sirkadiyen Ritim” olarak adlandırdığımız bir de metabolizma düzenimiz vardır. Belli saatlerde dinlenmeye programlı, belli saatlerde harekete odaklıdır. Ramazan ayında da halihazırda düzensiz olan beslenmemiz daha da düzensiz bir hal almaktadır. Çünkü sadece iftar ve sahur vakitlerinin yemek için uygun zaman olduğu düşünülür. Fakat bu doğru bir yaklaşım değildir. Normal zamanlardaki gibi olmasa da Ramazan’da da öğünleri üç - dört bölüme ayırarak tüketmeliyiz. Her öğünde dört besin grubundan da dengeli bir tüketim olmasına özen göstermeliyiz. Çoğunlukla sahur için tercih ettiğimiz ve tüketimi yanlış olan gıdalar: beyaz unla yapılan bazlama, poğaça, yağlı gözleme, kızartılmış mayalı hamur işleri, patates kızartması, içecek olarak: şekerli çay, meyve suyu veya şekerli komposto suları vb. besinler sağlıklı bir beden için olması gereken öğün içerikleri değildir. Sahurda aşırı yağlı gıdalardan uzak durmak gerekir. Çünkü bu tarz beslendiğimiz zaman vücudumuzun yağları yakmak için daha fazla su harcaması gerekeceğinden gün içinde susuzluk hissimizin artmasına sebep olacaktır. Ayrıca sahurda lifli ve su içeriği yüksek besinleri tercih etmek gün içinde suyun vücutta tutulmasına yardım edecektir. İftarda yarı katı, yarı sıvı bir öğün olmalıdır. İftarda gün içerisindeki susuzluktan dolayı daha fazla su içme ihtiyacı oluşur. İftarda çok sıvı tüketmek karın bölgemizi aşırı miktarda şişirip, katı yiyeceklerle ihtiyacımız olan besin ögelerinin eksik alınmasına sebep olabilmektedir. Aşırı katı beslenme ise, sıvılarla alabileceğimiz vitamin, mineralleri eksik almamıza neden olur. Buna ek olarak, besinlerin sindirimi için gerekli kaygan ortamın sağlanamayacağından ötürü hazımsızlık problemleri de ortaya çıkabilmektedir. Bütün bu durumlar göz önüne alınarak, sahurda ve iftarda doğru besinleri seçmeliyiz” diye konuştu.   
Uzmanlar, Ramazan ayı ile birlikte insanların alışmış olduğu düzenden farklı bir düzene girdiğini hatırlatarak, doğru ve dengeli beslenme konusunda uyarılarda bulundu.
Beslenme ve Diyetetik Bölümü Öğretim Görevlisi Utku Çelik, Ramazan ayında bazı alışkanlıkların değiştiğini hatırlatarak, "Yeme ve içme alışkanlıkları başta olmak üzere, metabolizma düzeni, uyku düzeninin Ramazan ayında değişim gösteriyor. Birçok kişi ise Ramazan ayında doğru beslenemediği için çeşitli sıkıntılarla karşı karşıya kalıyor" dedi.

Çelik, Ramazan ayında beslenme ile ilgili sıkıntılar yaşanmaması için doğru besin tercihlerini anlatarak, "Günlük yaşamımızın genellikle belli bir düzene sahip olduğunu belirten Çelik, “Günlük yaşam içerisinde iş saatlerimiz, uyku saatlerimiz belirli periyotlar halindedir. Bunun yanında “Sirkadiyen Ritim” olarak adlandırdığımız bir de metabolizma düzenimiz vardır. Belli saatlerde dinlenmeye programlı, belli saatlerde harekete odaklıdır. Ramazan ayında da halihazırda düzensiz olan beslenmemiz daha da düzensiz bir hal almaktadır. Çünkü sadece iftar ve sahur vakitlerinin yemek için uygun zaman olduğu düşünülür. Fakat bu doğru bir yaklaşım değildir. Normal zamanlardaki gibi olmasa da Ramazan’da da öğünleri üç - dört bölüme ayırarak tüketmeliyiz. Her öğünde dört besin grubundan da dengeli bir tüketim olmasına özen göstermeliyiz. Çoğunlukla sahur için tercih ettiğimiz ve tüketimi yanlış olan gıdalar: beyaz unla yapılan bazlama, poğaça, yağlı gözleme, kızartılmış mayalı hamur işleri, patates kızartması, içecek olarak: şekerli çay, meyve suyu veya şekerli komposto suları vb. besinler sağlıklı bir beden için olması gereken öğün içerikleri değildir. Sahurda aşırı yağlı gıdalardan uzak durmak gerekir. Çünkü bu tarz beslendiğimiz zaman vücudumuzun yağları yakmak için daha fazla su harcaması gerekeceğinden gün içinde susuzluk hissimizin artmasına sebep olacaktır. Ayrıca sahurda lifli ve su içeriği yüksek besinleri tercih etmek gün içinde suyun vücutta tutulmasına yardım edecektir. İftarda yarı katı, yarı sıvı bir öğün olmalıdır. İftarda gün içerisindeki susuzluktan dolayı daha fazla su içme ihtiyacı oluşur. İftarda çok sıvı tüketmek karın bölgemizi aşırı miktarda şişirip, katı yiyeceklerle ihtiyacımız olan besin ögelerinin eksik alınmasına sebep olabilmektedir. Aşırı katı beslenme ise, sıvılarla alabileceğimiz vitamin, mineralleri eksik almamıza neden olur. Buna ek olarak, besinlerin sindirimi için gerekli kaygan ortamın sağlanamayacağından ötürü hazımsızlık problemleri de ortaya çıkabilmektedir. Bütün bu durumlar göz önüne alınarak, sahurda ve iftarda doğru besinleri seçmeliyiz” diye konuştu. 
 
Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve manisadenge.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.