TOPUK DİKENİ TEDAVİSİ

SAĞLIK (İHA) - İhlas Haber Ajansı | 08.12.2017 - 10:25, Güncelleme: 08.12.2017 - 10:25
 

TOPUK DİKENİ TEDAVİSİ

Çevremizde sıklıkla duyduğumuz rahatsızlıklardan birisi de gündelik hayatı fazlaca olumsuz etkileyen topuk dikeni. Bu soruna sebep olan pek çok risk faktörleri bulunduğunu ifade eden MOSB-MED Tıp Merkezi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Uzm. Dr. Ahmet Özlen, hastalığın sebeplerini ve tedavisini Denge Gazetesi’ne anlattı.
Canan GÜNGÖR Topuk dikeni nedir? Ortopedi polikliniklerinde en sık karşılaştığımız ayak ağrısı nedenlerinden biridir. Ayak tabanındaki bağ yapısının topuk kemiğini zorlamasından dolayı topuk kemiğinin kalsiyum tuzlarının birikmesi ile bir çıkıntı oluşturması ve burada kemiksi bir yapının ortaya çıkmasıdır. Dünyada yüzde 10’unda görülmesine rağmen yüzde 5’inde ağrı olur. Topuk dikenine sebep olan etkenler nelerdir? Risk oluşturabilecek durumlar vardır. Kişinin kilolu olması, uzun süre ayakta durmayı gerektiren işlerde çalışması, ayağın kendine ait nedenlerden dolayı olabilecek düztabanlık, baldır kaslarının gergin olmasına bağlı olaraktan dolayı ortaya çıkabilir. Belirtileri nelerdir? Genellikle, hasta sabah kalktığında ilk adımı attığında topuğunda bıçak saplanmasını anımsatan bir ağrı hisseder. Bu ağrı birkaç adım sonra biraz daha rahatlar. Gün içinde bağın esnemesiyle, vücudun ısınmasıyla beraber daha da rahatladığını hissederler. Gün içinde hasta oturup biraz dinlendikten sonra ayağa kalktığında da sabah olduğu gibi yine bir ağrı duyar. Kısacası ilk adımlar ağrılı olur. Kişi, bunları hissettikten sonra zaman kaybetmeden bir hekime başvurmalıdır. Çünkü kronikleştiğinde tedavisi daha zor oluyor. Tanı nasıl konuluyor? Öncelikle hastayı muayene ediyoruz. Ağrının derecesini saptamaya çalışıyoruz. Ağrının derecesi hastalığın ne boyutta olduğu hakkında bize bilgi verir. Muayeneden sonra röntgen çekilmesini talep ediyoruz. Röntgen filminde topuk dikeninin yapısını görebiliriz. Bunun dışında kemikte herhangi bir kistik reaksiyon olup olmadığına bakabiliriz. Çok nadir durumlarda da MR gerekebilir. Topuk bölgesinde sinir ezilmesi olup olmadığını görmek için de EMG gibi sinir durumunu gösteren tahliller de yapılabilir. Topuk dikenini diğer rahatsızlıklardan nasıl ayırt edebiliriz? Bunu doktorun klinik deneyimi ve tahlillerle teşhis edebiliriz. Hasta, ağrılardan nasıl kurtulabilir? Ağrı, vücudun bize vermiş olduğu bir sinyaldir. ‘Burada bir sorun var’ demek ister. Fakat ağrının sürekli devam etmesi ve kronikleşmesi iyi bir olay değildir, müdahale gerektirir. Ayak, kol gibi uzuvlarda meydana gelen ağrılarda o bölgeleri zorlamamak gerekir. Uygun günlük egzersizleri yapmak önemlidir. Topuk dikeni için, topuk bölgemize masaj yapabiliriz. Germe hareketleriyle gerekli esnekliği sağlayabiliriz. Ne tür tedaviler uygulanır? Topuk dikeni bir günde oluşan bir olay olmadığı için tedavisi de biraz zaman alabiliyor. Yapmamız gereken en temel şey, burada oluşan inflamasyonu (iltihap) durdurmak ve ağrıyı azaltmaktır. Bunun için ilaç tedavileri verilebilir. İlaç tedavisinin yanında germe egzersizleri yapılmalıdır. Ayak tabanını destekleyici tabanlıkların kullanılması önemlidir. Tüm bunlara rağmen tedavi görülmüyorsa topuğa steroid enjeksiyon yapılabilir. Steroid ve PRP dışında proloterapi ve ozon enjeksiyonları da yapılabilmektedir. Bu enjeksiyonlardan sonra da germe egzersizlerine devam edilir. Rahatsızlığın boyutuna göre tedavi şekli değişiyor. Tedavi süreci hakkında bilgi verir misiniz? Bu süreç hastalığın boyutuna göre değişir. Bir ayda iyileşebilen hastalar vardır. Ama yıllardır ihmal edilmişse o zaman süreç çok daha uzayabiliyor. Topuk dikeni rahatsızlığında cinsiyet ne kadar önemlidir? Hangi yaşlarda daha sık görülür? Kadınlarda daha sık karşımıza çıkıyor. Orta yaş gurubunda daha fazla görülüyor. Ayakkabı kullanımında neler tavsiye edersiniz? Ayağımızın içinde rahat olduğu ayakkabılar giyilmelidir. Tabanı çok sert olmamalıdır. Yeterli esnekliğe sahip olacak. Ayağın kavisini destekleyici özelliği olmalıdır. Bu tarz ayakkabılar bu hastalığı önlemede ve tedavisinde oldukça önemlidir.
Çevremizde sıklıkla duyduğumuz rahatsızlıklardan birisi de gündelik hayatı fazlaca olumsuz etkileyen topuk dikeni. Bu soruna sebep olan pek çok risk faktörleri bulunduğunu ifade eden MOSB-MED Tıp Merkezi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Uzm. Dr. Ahmet Özlen, hastalığın sebeplerini ve tedavisini Denge Gazetesi’ne anlattı.

Canan GÜNGÖR

Topuk dikeni nedir?

Ortopedi polikliniklerinde en sık karşılaştığımız ayak ağrısı nedenlerinden biridir. Ayak tabanındaki bağ yapısının topuk kemiğini zorlamasından dolayı topuk kemiğinin kalsiyum tuzlarının birikmesi ile bir çıkıntı oluşturması ve burada kemiksi bir yapının ortaya çıkmasıdır. Dünyada yüzde 10’unda görülmesine rağmen yüzde 5’inde ağrı olur.

Topuk dikenine sebep olan etkenler nelerdir?

Risk oluşturabilecek durumlar vardır. Kişinin kilolu olması, uzun süre ayakta durmayı gerektiren işlerde çalışması, ayağın kendine ait nedenlerden dolayı olabilecek düztabanlık, baldır kaslarının gergin olmasına bağlı olaraktan dolayı ortaya çıkabilir.

Belirtileri nelerdir?

Genellikle, hasta sabah kalktığında ilk adımı attığında topuğunda bıçak saplanmasını anımsatan bir ağrı hisseder. Bu ağrı birkaç adım sonra biraz daha rahatlar. Gün içinde bağın esnemesiyle, vücudun ısınmasıyla beraber daha da rahatladığını hissederler. Gün içinde hasta oturup biraz dinlendikten sonra ayağa kalktığında da sabah olduğu gibi yine bir ağrı duyar. Kısacası ilk adımlar ağrılı olur. Kişi, bunları hissettikten sonra zaman kaybetmeden bir hekime başvurmalıdır. Çünkü kronikleştiğinde tedavisi daha zor oluyor.

Tanı nasıl konuluyor?

Öncelikle hastayı muayene ediyoruz. Ağrının derecesini saptamaya çalışıyoruz. Ağrının derecesi hastalığın ne boyutta olduğu hakkında bize bilgi verir. Muayeneden sonra röntgen çekilmesini talep ediyoruz. Röntgen filminde topuk dikeninin yapısını görebiliriz. Bunun dışında kemikte herhangi bir kistik reaksiyon olup olmadığına bakabiliriz. Çok nadir durumlarda da MR gerekebilir. Topuk bölgesinde sinir ezilmesi olup olmadığını görmek için de EMG gibi sinir durumunu gösteren tahliller de yapılabilir.

Topuk dikenini diğer rahatsızlıklardan nasıl ayırt edebiliriz?

Bunu doktorun klinik deneyimi ve tahlillerle teşhis edebiliriz.

Hasta, ağrılardan nasıl kurtulabilir?

Ağrı, vücudun bize vermiş olduğu bir sinyaldir. ‘Burada bir sorun var’ demek ister. Fakat ağrının sürekli devam etmesi ve kronikleşmesi iyi bir olay değildir, müdahale gerektirir. Ayak, kol gibi uzuvlarda meydana gelen ağrılarda o bölgeleri zorlamamak gerekir. Uygun günlük egzersizleri yapmak önemlidir. Topuk dikeni için, topuk bölgemize masaj yapabiliriz. Germe hareketleriyle gerekli esnekliği sağlayabiliriz.

Ne tür tedaviler uygulanır?

Topuk dikeni bir günde oluşan bir olay olmadığı için tedavisi de biraz zaman alabiliyor. Yapmamız gereken en temel şey, burada oluşan inflamasyonu (iltihap) durdurmak ve ağrıyı azaltmaktır. Bunun için ilaç tedavileri verilebilir. İlaç tedavisinin yanında germe egzersizleri yapılmalıdır. Ayak tabanını destekleyici tabanlıkların kullanılması önemlidir. Tüm bunlara rağmen tedavi görülmüyorsa topuğa steroid enjeksiyon yapılabilir. Steroid ve PRP dışında proloterapi ve ozon enjeksiyonları da yapılabilmektedir. Bu enjeksiyonlardan sonra da germe egzersizlerine devam edilir. Rahatsızlığın boyutuna göre tedavi şekli değişiyor.

Tedavi süreci hakkında bilgi verir misiniz?

Bu süreç hastalığın boyutuna göre değişir. Bir ayda iyileşebilen hastalar vardır. Ama yıllardır ihmal edilmişse o zaman süreç çok daha uzayabiliyor.

Topuk dikeni rahatsızlığında cinsiyet ne kadar önemlidir? Hangi yaşlarda daha sık görülür?

Kadınlarda daha sık karşımıza çıkıyor. Orta yaş gurubunda daha fazla görülüyor.

Ayakkabı kullanımında neler tavsiye edersiniz?

Ayağımızın içinde rahat olduğu ayakkabılar giyilmelidir. Tabanı çok sert olmamalıdır. Yeterli esnekliğe sahip olacak. Ayağın kavisini destekleyici özelliği olmalıdır. Bu tarz ayakkabılar bu hastalığı önlemede ve tedavisinde oldukça önemlidir.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve manisadenge.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.