GLOBAL BİR SAVAŞ İÇİN DÜĞMEYE BASILDI…

YAŞAM (İHA) - İhlas Haber Ajansı | 07.02.2020 - 17:59, Güncelleme: 07.02.2020 - 17:59
 

GLOBAL BİR SAVAŞ İÇİN DÜĞMEYE BASILDI…

Dünyayı tehdit eden birçok şeye "komplo teorisi" deyip geçmek moda oldu artık. Ama mantığı olan insanlar, hakikatlere komplo teorisi demeyecek kadar her şeyin farkında aslında.
"Dünyanın gidişatı pek de iç açıcı değil" demeyi hiç istemezdim ancak dünyada gelişen olaylara bakınca ve biraz da analizler yapınca görünen tablo şu ki; bölgesel olarak değil, aslında global bir savaş var dünyada. Düğmeye basıldı ve her şey hızla boyut değiştiriyor. NELER Mİ DEĞİŞİYOR? Öncelikli olarak aile yapısı ile başlıyor değişim. Daha doğrusu ve değişimden kastım aile yapısını bozmaya çalışıyorlar. Peki, kimler bozmaya çalışıyor aile yapısını? Son zamanlarda adını sıkça duyduğumuz "küreselciler". Küreselcileri merak edenleriniz varsa biraz onlardan bahsetmek isterim.  Din ve ideolojik bir sistem. Yani dünyadaki tüm insanları tek din, tek devlet, tek bayrak, tek para vs. gibi bir çatı altında toplamaya çalışan, üst akıl denilen sistem. Üst akıl mı yoksa şeytani bir akıl mı? Orası tartışılır elbette. Daha da açacak olursak; eskiden komünistlik, faşistlik vardı ve bu yapıları bir süre sonra yıktılar. Yerine Siyonizm’i ve onun kardeşi kapitalizmi getirdiler. Siyonizm’i ve kapitalizmi destekleyenler ise Beyaz Amerikalılar ve İsrail. Yani Hristiyanlar ve Yahudiler. Her ne kadar İsrail'i İngiltere destekliyor sanılsa da bu doğru değil. İsrail Siyonist  bir ülke olduğu için Beyaz Amerikalılar (Trump ve yandaşları) bu ülkeyi destekliyor. Siyonizm ve kapitalizmin mantığı sörmürgecilik. Yani Beyaz Amerikalı olan Trump'ın şu an uyguladığı sistem. Ancak; 20.yüzyılda artık yeni bir sistem yülselmeye başladı. Belki de dünyayı yakıp yıkacak, büyük savaşlara sebep olacak bir sistem, adı da "Küreselciler". KİM BU KÜRESELCİLER? Küreselciler; yani zihin istilacıları... Küreselciler, pagan dinene mensup (güneşe tapanlar) kelt, kökenleri İran'a dayanan İngilizlerdir. “Kökenleri İran'a dayanıyor” dediğimde biraz garipsediniz değil mi? Evet bu doğru, daha sonra ki yazımda bunu açacağım) Şu an Trump'a savaş açan San Francisco'daki "Silikon Vadisi"nin (bilginin ve teknolojinin merkezi) tek eli olan, yeryüzünü tamamen ele geçirmek isteyen ve tanrıya savaş açan küreselcilerdir. KÜRESELCİLERİN AMACI Küreselcilerin öncelikli amacı, yazımın başında da belirttiğim gibi aile yapısını bozmak. Aile yapısını bozma oyunlarını, özellikle ülkemizde 1967 yılında başlattılar. Aile yapısının yanı sıra diğer bir amaçta dini inançları yok etmektir. Aile yapısı bozulduğunda ve inançlar yok edildiğinde değerler ortadan kalkar. Değerler ortadan kalkınca insanlar bireyselleşir. Bireysellik arttıkça buna paralel olarak bencillik artar. Yardımlaşma, fedakarlık, paylaşım, sevgi, iyi niyet, insani değerler ve duygular yok olmaya başlar. Tek başına kalmış, hiçbir şeye bağlı olmayan insanları ise tek algı ile yönetmek tabii ki çok daha kolay olacaktır. Bu yüzden herkesi bireyselleştirmek öncelikli hedefleri. DÜNYA UYANIYOR Küreselciler dünyayı ele geçirip, bilhassa herkesi internet ve medya aracılığı ile ve de tek algı ile yönetmenin planı içinde iken, bir taraftan da dünyayı tek elden yönetenlere karşı da bir uyanış var artık. Buna vatanseverlerin uyanışı da diyebiliriz. Tabii dünya finans sistemi ve hızla gelişen teknoloji ne yazık ki küreselcilerin elinde olduğunu düşünecek olursak ve Amerika'yı da  kuran bunların olduğunu söyleyecek olursak, tam karşısında duran kapitalist-siyonistler mi? Vatanseverler mi? Küreselciler mi bu savaşı kazanır? Bunun denklemini siz kurun! YAPAY ZEKA VE KÜRESELCİLER Yakın zamanda adını yine sıkça duyduğumuz "yapay zeka"nın küreselciler ile nasıl bir ilişki var dersiniz? Yapay zeka, yani robotları icat ederek yine aile yapısını bozmak amaçlanıyor. Şu an Çin'de yapay zekalı robotlar üretiliyor ve bu robotlar konuşabiliyor, şarkı söylüyor, gülüyor, her türlü ev işi yapıyor. Hatta kas vb. gibi bir takım insana benzer özellikler de katılarak, erkeklerin ihtiyacı olan tüm kadınsal ihtiyacı giderebiliyor. Hal böyle iken; insanlar duygusuz, duyarsız bir şekilde yalnızlaştırılmaya doğru gidiyor. Bunun dışında yapay zeka robotlar sayesinde düşünen ve üreten insanları da bitirmeye yönelik operasyonlar yapılıyor. Düşünen, araştıran, sorgulayan insanları yok etme planları da bir taraftan işliyor ne yazık ki. Geniş bir perspektiften baktığımız zaman, dünya düzeninde bir tahrifat olduğunu, bir takım dönen oyunların olduğunu algılarız. Yeni dünya düzeni (The New World Order) için düğmeye basıldı. Dünyanın her bir yerinde savaşlar var ve bu savaşlarda yeni dünya düzenini kurmaya çalışan küreselcilerin ve antiküreselcilerin (kapitalistlerin) parmağının olduğunu bilmeliyiz. Kapitalistler, siyonistler çıkarım sağlayacakları bölgeleri (İran, Irak, Suriye, Musul, Libya, Fırat-Nil Nehri arası, güya İsrail'e vaat edilen topraklar) ele geçirmeye çalışırken, küreselciler ise tüm yeryüzünü ele geçirmenin savaşını vermeye devam ediyorlar. Ülke olarak biz bu kaos ortamının neresindeyiz?  Yazımın ikinci bölümünde bu soruya açıklık getireceğim. Neyi bildiğimizi ve neyi bilmediğimizi bilmiyoruz. Bildiklerimizi ve bilmediklerimizi ayırt etmenin en iyi yolu okumaktan, araştırmaktan ve öğrenmekten geçer. Bilmediklerimizi öğrenerek, görmek ve bilmek niyeti ile...
Dünyayı tehdit eden birçok şeye "komplo teorisi" deyip geçmek moda oldu artık. Ama mantığı olan insanlar, hakikatlere komplo teorisi demeyecek kadar her şeyin farkında aslında.

"Dünyanın gidişatı pek de iç açıcı değil" demeyi hiç istemezdim ancak dünyada gelişen olaylara bakınca ve biraz da analizler yapınca görünen tablo şu ki; bölgesel olarak değil, aslında global bir savaş var dünyada. Düğmeye basıldı ve her şey hızla boyut değiştiriyor.

NELER Mİ DEĞİŞİYOR?

Öncelikli olarak aile yapısı ile başlıyor değişim. Daha doğrusu ve değişimden kastım aile yapısını bozmaya çalışıyorlar.

Peki, kimler bozmaya çalışıyor aile yapısını?

Son zamanlarda adını sıkça duyduğumuz "küreselciler".

Küreselcileri merak edenleriniz varsa biraz onlardan bahsetmek isterim.

 Din ve ideolojik bir sistem. Yani dünyadaki tüm insanları tek din, tek devlet, tek bayrak, tek para vs. gibi bir çatı altında toplamaya çalışan, üst akıl denilen sistem. Üst akıl mı yoksa şeytani bir akıl mı? Orası tartışılır elbette.

Daha da açacak olursak; eskiden komünistlik, faşistlik vardı ve bu yapıları bir süre sonra yıktılar. Yerine Siyonizm’i ve onun kardeşi kapitalizmi getirdiler. Siyonizm’i ve kapitalizmi destekleyenler ise Beyaz Amerikalılar ve İsrail. Yani Hristiyanlar ve Yahudiler. Her ne kadar İsrail'i İngiltere destekliyor sanılsa da bu doğru değil. İsrail Siyonist  bir ülke olduğu için Beyaz Amerikalılar (Trump ve yandaşları) bu ülkeyi destekliyor. Siyonizm ve kapitalizmin mantığı sörmürgecilik. Yani Beyaz Amerikalı olan Trump'ın şu an uyguladığı sistem. Ancak; 20.yüzyılda artık yeni bir sistem yülselmeye başladı. Belki de dünyayı yakıp yıkacak, büyük savaşlara sebep olacak bir sistem, adı da "Küreselciler".

KİM BU KÜRESELCİLER?

Küreselciler; yani zihin istilacıları...

Küreselciler, pagan dinene mensup (güneşe tapanlar) kelt, kökenleri İran'a dayanan İngilizlerdir. “Kökenleri İran'a dayanıyor” dediğimde biraz garipsediniz değil mi? Evet bu doğru, daha sonra ki yazımda bunu açacağım)

Şu an Trump'a savaş açan San Francisco'daki "Silikon Vadisi"nin (bilginin ve teknolojinin merkezi) tek eli olan, yeryüzünü tamamen ele geçirmek isteyen ve tanrıya savaş açan küreselcilerdir.

KÜRESELCİLERİN AMACI

Küreselcilerin öncelikli amacı, yazımın başında da belirttiğim gibi aile yapısını bozmak. Aile yapısını bozma oyunlarını, özellikle ülkemizde 1967 yılında başlattılar. Aile yapısının yanı sıra diğer bir amaçta dini inançları yok etmektir. Aile yapısı bozulduğunda ve inançlar yok edildiğinde değerler ortadan kalkar. Değerler ortadan kalkınca insanlar bireyselleşir. Bireysellik arttıkça buna paralel olarak bencillik artar. Yardımlaşma, fedakarlık, paylaşım, sevgi, iyi niyet, insani değerler ve duygular yok olmaya başlar. Tek başına kalmış, hiçbir şeye bağlı olmayan insanları ise tek algı ile yönetmek tabii ki çok daha kolay olacaktır. Bu yüzden herkesi bireyselleştirmek öncelikli hedefleri.

DÜNYA UYANIYOR

Küreselciler dünyayı ele geçirip, bilhassa herkesi internet ve medya aracılığı ile ve de tek algı ile yönetmenin planı içinde iken, bir taraftan da dünyayı tek elden yönetenlere karşı da bir uyanış var artık. Buna vatanseverlerin uyanışı da diyebiliriz.

Tabii dünya finans sistemi ve hızla gelişen teknoloji ne yazık ki küreselcilerin elinde olduğunu düşünecek olursak ve Amerika'yı da  kuran bunların olduğunu söyleyecek olursak, tam karşısında duran kapitalist-siyonistler mi? Vatanseverler mi? Küreselciler mi bu savaşı kazanır? Bunun denklemini siz kurun!

YAPAY ZEKA VE KÜRESELCİLER

Yakın zamanda adını yine sıkça duyduğumuz "yapay zeka"nın küreselciler ile nasıl bir ilişki var dersiniz?

Yapay zeka, yani robotları icat ederek yine aile yapısını bozmak amaçlanıyor.

Şu an Çin'de yapay zekalı robotlar üretiliyor ve bu robotlar konuşabiliyor, şarkı söylüyor, gülüyor, her türlü ev işi yapıyor. Hatta kas vb. gibi bir takım insana benzer özellikler de katılarak, erkeklerin ihtiyacı olan tüm kadınsal ihtiyacı giderebiliyor.

Hal böyle iken; insanlar duygusuz, duyarsız bir şekilde yalnızlaştırılmaya doğru gidiyor.

Bunun dışında yapay zeka robotlar sayesinde düşünen ve üreten insanları da bitirmeye yönelik operasyonlar yapılıyor. Düşünen, araştıran, sorgulayan insanları yok etme planları da bir taraftan işliyor ne yazık ki.

Geniş bir perspektiften baktığımız zaman, dünya düzeninde bir tahrifat olduğunu, bir takım dönen oyunların olduğunu algılarız. Yeni dünya düzeni (The New World Order) için düğmeye basıldı. Dünyanın her bir yerinde savaşlar var ve bu savaşlarda yeni dünya düzenini kurmaya çalışan küreselcilerin ve antiküreselcilerin (kapitalistlerin) parmağının olduğunu bilmeliyiz.

Kapitalistler, siyonistler çıkarım sağlayacakları bölgeleri (İran, Irak, Suriye, Musul, Libya, Fırat-Nil Nehri arası, güya İsrail'e vaat edilen topraklar) ele geçirmeye çalışırken, küreselciler ise tüm yeryüzünü ele geçirmenin savaşını vermeye devam ediyorlar. Ülke olarak biz bu kaos ortamının neresindeyiz? 

Yazımın ikinci bölümünde bu soruya açıklık getireceğim.

Neyi bildiğimizi ve neyi bilmediğimizi bilmiyoruz. Bildiklerimizi ve bilmediklerimizi ayırt etmenin en iyi yolu okumaktan, araştırmaktan ve öğrenmekten geçer.

Bilmediklerimizi öğrenerek, görmek ve bilmek niyeti ile...

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve manisadenge.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.