ARİTMİ VE KALP DAMAR SORUNLARI
“Erkeklerde daha sık görülüyor”
Kalp-damar hastalıkları normalde erkeklerde 45, kadınlarda ise 55 yaşında yaygın olarak görülür. Fakat bu oranlar ne yazık ki ülkemiz için geçerli değil. Türkiye’de bu yaşların altında epey kalp-damar hastası bulunuyor. Kalp- damar hastalıkları erkeklerde daha fazla görülüyor. Bunun sebebi de kadınlarda salgılanan östrojen hormonunun koruyucu etkisinin bulunmasıdır. Ama menopozdan sonra kadın ve erkeklerde görülme oranı birbirine yaklaşıyor. Hatta 70’li yaşlardan sonra kadınlarda görülme oranı erkeklerdeki görülme oranının birazcık üzerine çıkıyor.
“Genellikle bypass tedavisi uyguluyoruz”
Kalp damarları iki türlü tıkanır. Birincisi akut dediğimiz, aniden ve gürültülü bir şekilde geçirdiğimiz kalp krizi, ikincisi ise süreç şeklinde, yavaş yavaş daralarak tıkanan damarlar… Bu durumlarda hastaya anjiyografi yapıyoruz. Yani küçücük borucuklarla hastanın kalbine ulaşıp, oradaki damarların için boyayıp damarlardaki tıkanıklıkları açmaya çalışıyoruz. Tedavi aşamasında genel olarak önümüzde üç seçenek oluyor; ilaçlarla tedavi, anjiyoplasti dediğimiz balon ve stent tekniği ile daralma ve tıkanıklıkları açma üçüncüsü de bypass dediğimiz cerrahi yöntemle darlıkları açmayarak, oralara yeni damarlar eklemek. Çoklu damar hastalığında genel olarak bypass yöntemini tercih ediyoruz. Ama gelişen balon anjiyoplasti stent teknolojisi ile çoğu zaman hastaları bypass yapmadan da kurtarabiliyoruz.
“Yaşam tarzınızı değiştirin”
Kalp-damar hastalıklarına yakalanmamak için yapmamız gereken en önemli iş yaşam tarzımızı değiştirmektir. Bu, işin yüzde 60’lık kısmını oluşturur. Tekrar altını çiziyorum; sigara içiyorsak kesinlikle bırakmalıyız. Beslenme çok önemli; fastfood yiyeceklerden uzak durarak ev yemekleri yemeliyiz. Balık tüketimini arttırmalıyız. Posalı yemekleri tercih etmeliyiz. Haftada en az beş gün yarım saatlik periyotlarla spor ve egzersiz yapmak gerekiyor. Orta tempoda yapılan yürüyüş bile spor açısından yeterli. Bunları uygulayarak riski sıfıra indiremeyiz fakat minimum düzeye çekebiliriz. Kalp hastalıkları olasılığı herkeste var. Bu olasılığı arttıran sebeplerden uzak durmamız gerekiyor.
“Ani ölüme sebep olan Aritmi gençlerde daha sık görülüyor”
Kalbimizde sadece damarsal bir sistem yoktur, elektriksel bir sistem de bulunmaktadır. Aritmi, bu elektrik sistemindeki bir takım bozukluklardan kaynaklanan bir durumdur. Kalbin ‘saat gibi çalışan sisteminin’ bozulmuş halidir diyebiliriz. Bu durum iki türlü gerçekleşir; birincisi, bizim çok korktuğumuz, ani ölümlere sebep olan, gençlerde daha sık gördüğümüz ölümcül ritim bozukluğudur. İkincisi ise çoğu zaman ölüme sebebiyet vermeyen fakat yaşam kalitesini düşüren, sık sık tekrarlayan daha iyimser olan ritim bozukluklarıdır. Genellikle 70 yaşından sonra aritmi(ritim bozukluğu)görülüyor. Etrafta gördüğümüz felci hastaların yaklaşık yarısında bu tür ritim bozuklukları vardır. Ritim bozukları çoğunlukla tedavi edilebilir. Tedavi edilemeyen ritim bozuklukları da var. Burada en önemli olan şey tespit etmek. Tanının ardından gerekli tedavi yöntemlerini uygulamaya başlıyoruz.