GÖZ YAŞI BUHARLAŞMASINA DİKKAT!
“Sıcaklık arttıkça gözyaşımız daha fazla buharlaşır”
Sıcaklık arttıkça gözyaşının daha fazla buharlaştığını kaydeden Maçin, “Bu yüzden göz kuruluğu semptomları da artmış olur. Bunlardan korunmak için göze uygun, güneş ışınlarının göze gelmesine engel olan, kenarları kapalı, siyah camlı güneş gözlükleri kullanılabilir. Bu gözlükleri CE kalite sertifikalı ve polarize olması önemli. Diğer bir önlem olarak da bol bol su içmeliyiz. Hem göz yaşımızdaki su miktarını arttırmak için hem de çok çabuk buharlaşan gözyaşımızı yerine koymamız için bol bol su içmeliyiz” diye konuştu.
“Suni gözyaşının hiçbir zararı yok”
Gözyaşının özellikle yazın gözümüze gelen tozları göz içerisinden yıkayarak dışarı çıkarttığını aktaran Maçin, şunları kaydetti:
“Gözyaşımız olmadığı sürece o tozlar gözümüzde daha fazla kalır. Her göz kırptığımızda o tozlar gözümüzün yüzeyi ile daha fazla temas ettiği için küçük küçük yaralar oluşturup daha büyük enfeksiyonlara sebep olabilir. O yüzden o göz yaşını destek tedavisi ile korumamız gerekiyor. Suni gözyaşının göze hiçbir zararı olmadığı için kullanılmasında fayda var diye düşünüyorum. Gözyaşı, havanın sıcak olmasından dolayı normal buharlaşma yoluyla ve göze gelen ışınların, gözün salgı yapan hücrelerinin yapısını bozarak gözyaşı salınımını azaltmasından dolayı azalabilir. Bu yüzden o göz yaşını yerine koymak lazım. Özellikle klimalı ortamlarda çalışanlar destek tedavisi olarak suni gözyaşı kullanabilirler. Gözlerimizi kapatıp gözümüzün üzerine soğuk pansuman da yapabiliriz. Bunu çeşme suyu veya kaynatılmış, ılıtılmış su ile pamuk, peçete veya gazlı beze basıp gözümüzün üzerine 5 dakika kadar tatbik ederek gözyaşımızın buharlaşmasına engel olabiliriz.”