Kan vermenin önemi ve faydaları
“Yıllık kan bağışı nüfusun yüzde 1’i”
Uzm. Dr. Özen Demirbilek şöyle devam etti: “Her yıl binlerce insan, bir kaza ya da hastalık sonucunda kan bulamadığı için hayatını kaybediyor. Buna karşılık yapılan araştırmalar, yaklaşık 80 milyon insanın yaşadığı Türkiye’de yıllık kan bağış oranının, nüfusun yüzde 1’i kadar olduğunu gösteriyor. Oysaki kan bağışı, kan bekleyen binlerce insanın hayatını kurtarmanın yanı sıra, bağış yapan kişinin sağlığını da olumlu yönde etkiliyor. Ülkemizde her yıl 2 milyona yakın kan ihtiyacı vardır. Bu ihtiyaç çoğunlukla hastaların yakınlarından ve acil durumda sağlanabilmektedir. Normalde yılda üç kez kan bağışı yapılabilir. Erkekler 90 günde bir yani yılda dört defa, kadınlar ise 120 günde bir yani üç defa kan bağışlayabilir. Son 12 saate alkol alınmaması gerekir. Sağlıklı kişilerin yılda en az 2 kez kan bağışı yapmasıyla ülke ihtiyacı karşılanabilmektedir. Ancak düzenli olarak kan bağışlayan kişi sayısı çok azdır.”
Kan vermenin faydaları
Demirbilek, kan vermenin faydalarını şöyle sıraladı: “Kemik iliğinin yağlanmasını önleyip, kan yapımı canlı tutulur. Verilen kanın yerine, anında vücuttan genç hücreler dolaşımına katıldığı için, bağışçı daha dinç ve canlı olur. Kandaki yüksek yağ oranı düşer. Kan bağışı kalp krizi ihtimalini yüzde 90 azaltır. Kan bağışlayan kişide baş ağrısı, stres, yüksek tansiyon, yorgunluk gibi rahatsızlıkların giderilmesinde çok büyük katkısı olur. Kan bağışçısı her kan verdiğinde; AIDS, Hepatit B, Hepatit C, sifiliz kan grubu taramasından ücretsiz olarak yararlanmış olur. Trafik kazasında yaralanan bir kimsenin, kan uyuşmazlığı olan bir bebeğin, kan bulunmazsa ölecek bir hastanın sizin verdiğiniz kanla kurtulmasının, size verdiği manevi duygu ölçüsüzdür. Bağışınız çok insancıl ve onurlu bir davranıştır. Unutmamak gerekir ki; kan acil değil, sürekli bir ihtiyaçtır. Kan bağışı yaşam için yapılan bir armağandır.”