Türkiye'de En Çok Yapılan Nakil


Türkiye’de en çok yapılan nakilin ileri derecedeki keratokonus hastalarına yapıldığına dikkat çeken Batı Göz Tıp Merkezi Göz Hastalıkları Uzmanı Op.Dr.İlker Biçer,  “Bunun dışında korneanın iç yüzeyini döşeyen ve korneanın saydam olmasını sağlayan tabakada gelişen hasarlara yönelik de nakil işlemini uyguluyoruz. Yine travmalar, kaza sonrasında gözün saydamlığını kaybettiği durumlarda da kornea nakli gerekebilmektedir” diyor.
Batı Göz Tıp Merkezi Göz Hastalıkları Uzmanı Op.Dr.İlker Biçer, en başarılı nakil yöntemlerinden birisinin kornea nakli olduğunun altını çizerek, “Nedeni korneanın damarsız olmasıdır” açıklamasını yapıyor. Kornea naklinin halk arasında yanlış tabir edildiğini anlatan Biçer, şunları belirtiyor: “Kornea nakli denildiğinde vatandaş bunu farklı algılıyor. Gözün tamamen alınıp değiştirildiğini düşünüyor. Bu tamamen yanlış bir düşüncedir. Sadece gözün önünde bulunan saydam kısmı değiştiriyoruz. Nakil yapılan hastalarımız 20-25 yıl sorun yaşamadan yaşıyorlar” diye konuştu.
Eğer zamanında müdahale edilirse kornea naklinde ret riskinin çok düşük olacağını ifade eden Op.Dr.İlker Biçer, ret durumunda da yüzde doksan oranında çözüme kavuşulduğunu savunuyor. Türkiye’de kornea bağışının yeterli olmadığını vurgulayan Biçer, bu durumun yeni yapılan değişikliklerle önlenmeye başlanıldığının altını çizdi ve sözlerini şu ifadelerle açıkladı: “ Son zamanlarda uygulanmaya başlanan yeniliklerle kornea ihtiyacı azalmaya başladı. Kornea bankaları kuruldu. Bakanlığında bu konuda çabaları var. ‘Korneamı bağışlamak istemiyorum’ diye vesayette bulunmayan herkesin korneasını da yasal olarak alabiliyoruz. Yine adli vakalarda kornealar kullanılmaya başlanıldı. Yapılan yeni yönetmelikten sonra Türkiye’de kornea ihtiyacı büyük bir oranla giderilmeye başlandı. Ancak yine de yeterli değil. Biz hala yurtdışından, özellikle Amerika’dan kornea ithal eder durumdayız.”
Nakil sonrasında öncelikle kısa dönemdeki takiplerin önemli olduğunu duyuran Op.Dr. Biçer, ameliyattan sonraki ilk üç gün hastayı kontrol altında tuttuklarını belirtiyor. “Ameliyattan sonraki ilk üç günün ardından, üç hafta sonra yeniden hastayı muayene ediyoruz” şeklinde konuşan Biçer, ilk altı ayın takip bakımından sıkı bir dönem olduğunu vurguluyor.