İMAMOĞLU’NDAN BAHÇELİ’NİN ÇAĞRISINA YEŞİL IŞIK!

SİYASET 16.04.2025 - 15:42, Güncelleme: 16.04.2025 - 15:53
 

İMAMOĞLU’NDAN BAHÇELİ’NİN ÇAĞRISINA YEŞİL IŞIK!

MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin geçtiğimiz günlerde yaptığı İmamoğlu davasının karara bağlanması çağrısına Silivre’de tutuklu bulunan Ekrem İmamoğlu’ndan yanıt geldi. Konuşmasında atalet sistemine ve yargıya dikkat çeken Ekrem İmamoğlu, "Bahçeli'nin çağrısını önemli buluyorum" ifadelerini kullandı.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin Ekrem İmamoğlu davasının hızla karara bağlanması çağrısına İmamoğlu'ndan ilk açıklama geldi. “BAHÇELİ'NİN ÇAĞRISINI ÖNEMLİ BULUYORUM" Bahçeli'nin, "Şayet zanlı Ekrem İmamoğlu suçsuzsa beratı, değilse tecziyesi maşeri vicdana muvafık halde mutlaka ve olabilecek en kısa sürede temin edilmelidir" sözlerine doğrudan karşılık veren İmamoğlu, "Bahçeli'nin çağrısını önemli buluyorum" ifadelerini kullandı. "PROTESTOLAR KRİZ, KAOS VE KARGAŞANIN SEBEBİ DEĞİLDİR" İşte İmamoğlu'nun açıklamasının tam metni: Aziz Milletim, Ülkeme ve milletime hizmet etme gayretiyle yola çıkan ben ve çalışma arkadaşlarımın mübarek Ramazan ayında, bir sahur vakti evlerimize yapılan şafak operasyonlarıyla gözaltına alınıp, tutuklanmamız maşeri vicdanda kabul görmemiştir. Aziz milletimiz verdiği sarih, sahici, güçlü ve halkı tepkiyle demokrasiye ve iradesine ne kadar bağlı olduğunu hamdolsun bir kez daha göstermiştir. Demokrasiye yapılan bu müdahaleye karşı milletimizin verdiği güçlü tepki kendi iradesine sahip çıkmanın yanı sıra, ülkemizde giderek artan antidemokratik uygulamalara, yıpranmış adalet sistemimize, milletimizin geleceğini ve gençlerimizin umutlarını karartan ekonomik çöküşe karşı haklı bir feryattır. Bizlerin tutuklanmasına karşı milletimizin gerçekleştirdiği şiddetten uzak, her yerde Türk bayraklarının dalgalandığı ve özünde vatan sevgisi olan protestolar, asla ülkemizin yaşadığı kriz, kaos ve kargaşanın sebebi değildir. Bugün Türkiye'ye yaşatılan kriz, kaos ve kargaşanın asıl sebebi yargı eliyle yapılmaya çalışılan darbe girişimidir. Kriz, kaos ve kargaşayı tehdit eden Cumhurbaşkanı Erdoğan'dır. "BAHÇELİ'NİN ÇAĞRISINI OLDUKÇA ÖNEMLİ BULUYORUM" Yargı eliyle yapılan bu siyasi operasyon; hukuk sistemine güveni zaten zayıf olan milletimizin adalete inancını daha çok sarsmış, kadim değerlerimizin ve kurumlarımızın daha da çürümesine yol açmıştır. Seçilmiş siyasetçilere karşı şafak vaktinde gerçekleştirilen, hepimizin kutsal bildiği aile düzenini yok sayan uygulamalar ve 35 yıllık diplomanın iptal edilmesine bile varan açık hukuksuzluklar millet vicdanında ağır hasara neden olmuştur. Ülkemize yaşatılan bu krizin onarılması, milletimizin iradesinin daha fazla saygısızlığa maruz kalmaması ve yargı süreçlerinin gerçek manada siyasetten uzak ve adil biçimde ilerlemesi, ülkemizin geleceği ve milletimizin vicdanı adına elzemdir. Adalet sistemimizin yoğun bir biçimde tartışıldığı ve yargıya olan güvensizliğin had safhaya ulaştığı bugünlerde, MHP Genel Başkanı Sn. Devlet Bahçeli'nin çalışma arkadaşlarımla birlikte maruz kaldığımız yargı süreciyle ilgili tespitlerini ve çağrısını oldukça önemli buluyorum. Cumhuriyetimizin yeni yüzyılı milletimizi ayrıştıran ve birliğimizi bozan bu manzara ile değil; içeride terörsüz Türkiye ümidi, dışarıda ise ülkemizin birliğini tehdit eden odaklara karşı mücadele azmi ve gayretiyle girmemiz bir tercih değil açık bir zarurettir. Bölgemiz bir ateş çemberine dönüşmüş, dünya siyasetinde son yıllardır görülmemiş bir paradigma değişimi yaşanırken, küresel iktisadi sistemin kuralları yeniden yazılırken Türkiye'nin birlik, beraberlik ve kardeşlik içinde tahkim olmasından daha önemli bir meselesi yoktur. "MÜCADELE EDECEĞİMİZDEN KİMSENİN ŞÜPHESİ OLMAMALI" Sn. Bahçeli'nin açıklaması vesilesi ile şunu vurgulamak isterim; Türkiye'nin ekonomi, güvenlik ve adalet gibi ağır beka meseleleri vardır. Beka meselesi olmayan bir Türkiye'ye ulaşmanın yolu ise devleti güçlü ve etkin, milleti müreffeh, yargıyı adil kılmaktan geçmektedir. Toplumun temel haklarına dair bile endişe içinde olduğu, sisteme güvenini neredeyse tamamen kaybettiği bir yerde güçten, refahtan ve adaletten bahsetmek söz konusu dahi olamaz. Güçlü, müreffeh ve adil bir Türkiye'ye ulaşmak için "hak yemem, hakkımı da yedirmem" düsturuyla milletimizin hakkını gözeterek zorlu ve uzun bir yola çıktık. Bu yolda bedel de ödesek, cefa da çeksek, milletimize mücadelesi edeceğimizden kimsenin en ufak şüphesi olmamalıdır. Ülkemiz için herkesin arzuladığı anlamda demokratik ve adil bir ülke olmadan, istikrar da ilerleme de refah da sağlanamayacaktır. Bizim en büyük isteğimiz, umut ve gayretimiz; Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının layık olduğu biçimde hak ettiği refah ve adalete kavuşması içindir. En derin saygılarımı ve sevgilerimi sunarım. (Haber Merkezi)
MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin geçtiğimiz günlerde yaptığı İmamoğlu davasının karara bağlanması çağrısına Silivre’de tutuklu bulunan Ekrem İmamoğlu’ndan yanıt geldi. Konuşmasında atalet sistemine ve yargıya dikkat çeken Ekrem İmamoğlu, "Bahçeli'nin çağrısını önemli buluyorum" ifadelerini kullandı.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin Ekrem İmamoğlu davasının hızla karara bağlanması çağrısına İmamoğlu'ndan ilk açıklama geldi.

“BAHÇELİ'NİN ÇAĞRISINI ÖNEMLİ BULUYORUM"

Bahçeli'nin, "Şayet zanlı Ekrem İmamoğlu suçsuzsa beratı, değilse tecziyesi maşeri vicdana muvafık halde mutlaka ve olabilecek en kısa sürede temin edilmelidir" sözlerine doğrudan karşılık veren İmamoğlu, "Bahçeli'nin çağrısını önemli buluyorum" ifadelerini kullandı.

"PROTESTOLAR KRİZ, KAOS VE KARGAŞANIN SEBEBİ DEĞİLDİR"

İşte İmamoğlu'nun açıklamasının tam metni:

Aziz Milletim,

Ülkeme ve milletime hizmet etme gayretiyle yola çıkan ben ve çalışma arkadaşlarımın mübarek Ramazan ayında, bir sahur vakti evlerimize yapılan şafak operasyonlarıyla gözaltına alınıp, tutuklanmamız maşeri vicdanda kabul görmemiştir. Aziz milletimiz verdiği sarih, sahici, güçlü ve halkı tepkiyle demokrasiye ve iradesine ne kadar bağlı olduğunu hamdolsun bir kez daha göstermiştir.

Demokrasiye yapılan bu müdahaleye karşı milletimizin verdiği güçlü tepki kendi iradesine sahip çıkmanın yanı sıra, ülkemizde giderek artan antidemokratik uygulamalara, yıpranmış adalet sistemimize, milletimizin geleceğini ve gençlerimizin umutlarını karartan ekonomik çöküşe karşı haklı bir feryattır.

Bizlerin tutuklanmasına karşı milletimizin gerçekleştirdiği şiddetten uzak, her yerde Türk bayraklarının dalgalandığı ve özünde vatan sevgisi olan protestolar, asla ülkemizin yaşadığı kriz, kaos ve kargaşanın sebebi değildir. Bugün Türkiye'ye yaşatılan kriz, kaos ve kargaşanın asıl sebebi yargı eliyle yapılmaya çalışılan darbe girişimidir. Kriz, kaos ve kargaşayı tehdit eden Cumhurbaşkanı Erdoğan'dır.

"BAHÇELİ'NİN ÇAĞRISINI OLDUKÇA ÖNEMLİ BULUYORUM"

Yargı eliyle yapılan bu siyasi operasyon; hukuk sistemine güveni zaten zayıf olan milletimizin adalete inancını daha çok sarsmış, kadim değerlerimizin ve kurumlarımızın daha da çürümesine yol açmıştır. Seçilmiş siyasetçilere karşı şafak vaktinde gerçekleştirilen, hepimizin kutsal bildiği aile düzenini yok sayan uygulamalar ve 35 yıllık diplomanın iptal edilmesine bile varan açık hukuksuzluklar millet vicdanında ağır hasara neden olmuştur. Ülkemize yaşatılan bu krizin onarılması, milletimizin iradesinin daha fazla saygısızlığa maruz kalmaması ve yargı süreçlerinin gerçek manada siyasetten uzak ve adil biçimde ilerlemesi, ülkemizin geleceği ve milletimizin vicdanı adına elzemdir.

Adalet sistemimizin yoğun bir biçimde tartışıldığı ve yargıya olan güvensizliğin had safhaya ulaştığı bugünlerde, MHP Genel Başkanı Sn. Devlet Bahçeli'nin çalışma arkadaşlarımla birlikte maruz kaldığımız yargı süreciyle ilgili tespitlerini ve çağrısını oldukça önemli buluyorum.

Cumhuriyetimizin yeni yüzyılı milletimizi ayrıştıran ve birliğimizi bozan bu manzara ile değil; içeride terörsüz Türkiye ümidi, dışarıda ise ülkemizin birliğini tehdit eden odaklara karşı mücadele azmi ve gayretiyle girmemiz bir tercih değil açık bir zarurettir. Bölgemiz bir ateş çemberine dönüşmüş, dünya siyasetinde son yıllardır görülmemiş bir paradigma değişimi yaşanırken, küresel iktisadi sistemin kuralları yeniden yazılırken Türkiye'nin birlik, beraberlik ve kardeşlik içinde tahkim olmasından daha önemli bir meselesi yoktur.

"MÜCADELE EDECEĞİMİZDEN KİMSENİN ŞÜPHESİ OLMAMALI"

Sn. Bahçeli'nin açıklaması vesilesi ile şunu vurgulamak isterim; Türkiye'nin ekonomi, güvenlik ve adalet gibi ağır beka meseleleri vardır. Beka meselesi olmayan bir Türkiye'ye ulaşmanın yolu ise devleti güçlü ve etkin, milleti müreffeh, yargıyı adil kılmaktan geçmektedir. Toplumun temel haklarına dair bile endişe içinde olduğu, sisteme güvenini neredeyse tamamen kaybettiği bir yerde güçten, refahtan ve adaletten bahsetmek söz konusu dahi olamaz.

Güçlü, müreffeh ve adil bir Türkiye'ye ulaşmak için "hak yemem, hakkımı da yedirmem" düsturuyla milletimizin hakkını gözeterek zorlu ve uzun bir yola çıktık. Bu yolda bedel de ödesek, cefa da çeksek, milletimize mücadelesi edeceğimizden kimsenin en ufak şüphesi olmamalıdır.

Ülkemiz için herkesin arzuladığı anlamda demokratik ve adil bir ülke olmadan, istikrar da ilerleme de refah da sağlanamayacaktır. Bizim en büyük isteğimiz, umut ve gayretimiz; Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının layık olduğu biçimde hak ettiği refah ve adalete kavuşması içindir.

En derin saygılarımı ve sevgilerimi sunarım. (Haber Merkezi)

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve manisadenge.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.