Çiftçinin Para Kazanması Allah’a Kaldı

ÖZEL HABER (İHA) - İhlas Haber Ajansı | 12.05.2021 - 15:02, Güncelleme: 12.05.2021 - 15:02
 

Çiftçinin Para Kazanması Allah’a Kaldı

Manisa’nın Şehzadeler ilçesinde bulunan kırsal mahalle Yukarı Çobanisa’da bağları dondan etkilenen çiftçiler şimdi de kuraklık endişesiyle karşı karşıya.
Manisa’nın Şehzadeler ilçesinde bulunan Yukarı Çobanisa kırsal mahallesinde çiftçiler, bağlara soğuk vurmasından dolayı mağdur oldu. Don olayı nedeniyle erik, kiraz, kayısı ve üzüm bağlarında yüzde 80-90 oranında rekolte kaybı yaşayacaklarını söyleyen çiftçiler, üstüne bir de bu yaz kuraklık sıkıntısı nedeniyle de endişelerini dile getirdiler. Gazetemiz Denge’ye konuşan Çiftçi Mustafa Köseoğlu, geçen sene 10 bin lira kazandığı erik ağaçlarında bu yıl bin 500 lira alacağını söyleyerek yaşadığı maddi kaybı dile getirirken, Eyüp Tutar üretmenin çiftçiye pahalıya mal olduğunu anlatarak bir de kuraklıkla karşı karşıya kaldıklarını söyledi. “Bu saatten sonra çiftçinin para kazanması Allah’a kalmış” diye konuşan Çiftçi Mesut Işık ise Cumhurbaşkanı Erdoğan ve devlet yetkililerine destek çağrısında bulundu. GEÇEN SENE 10 BİN LİRA KAZANIRKEN BU YIL BİN 500 LİRA ALDI Geçen sene erik ağaçlarından 10 bin lira kazanırken bu yıl aynı ağaçlardan sadece bin 500 lira aldığını açıklayan Çiftçi Mustafa Köseoğlu; “Bağları soğuk vurdu. Erik, kiraz, üzüm, kayısıları don vurdu. Herkesin tarlasına farklı oranda etkilendi. Kimisinin çok kimisinin tarlasına az vurdu. Benim Yüzde 80-90 oranında kaybım var. Geçen sene 10 erik ağacından 10 bin lira para aldım. Şimdi aynı ağaçlardan bin 500 lira para aldım. Bağda sigortam var, devlet ne kadar destek verirse alacağız artık. Şehirde komşulara 3 kilosu 30 liraya satıyoruz. Bu sene umudumuz yok. Masrafımızı anca kurtarırız. İlaç fiyatları geçen seneye göre ikiye katlandı. Geçen sene 50 liraysa bu sene 100 lira oldu” diye konuştu. “DESTEK ALMAK İÇİN UĞRAŞMIYORUZ BİLE” Çiftçi Eyüp Tutar da kayısı tarlasında büyük kayıp yaşadığını dile getirerek, devlet tarafından kendilerine verilen maddi desteğin çok az olduğunu söyledi. Bu nedenle de destek almak için bir çaba içerisine girmediklerini belirten Tutar, “Yüzde 80-90 oranında zarar var. Çok büyük bir oran. Soğuk vurunca üründe yok hasatta yok. Normalde hasat etmeye başlamamız lazımdı. Destekle uğraşmıyoruz bile. Verecekleri bin lira. Onu almak için niye uğraşalım ki. Sigorta yoksa 100-200 lira veriliyor. Onu verse ne olur vermese ne olur. Bu sene üretmek için harcadığımız parayı bile zor karşılarız. Seneyi bekliyoruz. Bize beklentimizi soran olmuyor zaten. Geçen sene 12 liradan satıyorduk. Güzeldi. Bu yıl ürün az olduğu için fiyat ne olursa olsun bizi kurtarmaz” dedi. “ŞU AN FİDANLARIN SULANMASI LAZIMDI SULANMADI” 23 dönüm kayısı diktiğini ancak 4 yıl sonra meyvelerini toplayabileceğini söyleyen Tutar, bu süreçte üretim için birçok kalemde harcama yapacağını ifade etti. Don felaketi ve yüksek girdi maliyetlerinin yanı sıra bir de kuraklıkla karşı karşıya kaldıklarını aktaran Tutar, “Kayısı fidanı aldım teki 30 lira. Ben 23 dönüm kayısı ektim. 4 sene sonra ürün verecek bu fidanlar. Her sene sürecek, sulayacaksın. Sulamada sıkıntı. Bu sene kuraklık olduğu için kanallardan su gelmeyecek. Kuraklık bizi vurdu. Şu an fidanların sulanması lazımdı sulanmadı. Tankerleri traktörlerin arkasına taktık onunla fidanlara can suyu verdik” ifadelerini kullandı. “EMEKLİLER OLMASA BAĞLARI BUDAYACAK İNSAN YOK” Üretimin maliyetli ve zor olması nedeniyle gençlerin çiftçilikle uğraşmak istemediğini söyleyen Tutar, tarlalarda büyük oranda emeklilerin çalıştığına dikkat çekerek şöyle konuştu; “Tarlada çalışacak insan bulunmuyor artık. Emekliler olmasa bağları budayacak insan yok. Çiftçilikte gençlerin bir tanesi çalışmak istemiyor. Sigortası yok diye, riskli bir iş olduğu için çalışmak istemiyorlar. Benim 3 çocuğum var merkezde onlarda bu işle uğraşmak istemiyor. Bizden sonra satılır burası. Zaten çoğu da satıyor. Manisa’ya işçi olarak gelenler burada mal sahibi oldu. Gençler nasıl uğraşsın ki tarlayla. Tarlanın dönümü 50 bin lira. 50’de üzerine masraf edecek onu dikecek. 100 bin lira. 10 dönüm yer 1 milyon yapıyor. O para kimsede yok. Onun yanında traktör, aygıt lazım. Nasıl olacak? Mazot pahalı. Adam neyle geçinecek? Bağ yetiştirmekle bitmiyor ki. Hadi biz emekliyiz, yıllardır bu işin içindeyiz. Ama ek geliri olmayan gençler bu işe girerse bu kadar masrafın altında ezilir.” “ÇİFÇİNİN PARA KAZANMASI ALLAH’A KALMIŞ” Bu sene üzüm fiyatı ne kadar artarsa artsın ellerinde ürün olmadığı için büyük sıkıntılar yaşayacaklarını belirten Çiftçi Mesut Işık; “Çiftçimiz soğuklardan dolayı şu durumda çok mağdur durumda. Bu saatten sonra çiftçinin para kazanması Allah’a kalmış. Sayın Cumhurbaşkanımızın ve devlet büyüklerimizin çiftçinin elinden tutması lazım. Çiftçiye el uzatılmazsa bu çiftçinin işi bitik. Gübre 180 lira olmuş. Geçen sene 80 liraydı. Su yok. Doludan dolayı mahsul yok. Çiftçi yaptığı borcu dahil zor ödeyecek. Bağda yaprak başka bir şey yok. Üzüm yok. Peki bu çiftçi nasıl kazanabilecek? Bu sene üzümü 20 liraya satması lazım ki kendini kurtarsın” diye konuştu.
Manisa’nın Şehzadeler ilçesinde bulunan kırsal mahalle Yukarı Çobanisa’da bağları dondan etkilenen çiftçiler şimdi de kuraklık endişesiyle karşı karşıya.

Manisa’nın Şehzadeler ilçesinde bulunan Yukarı Çobanisa kırsal mahallesinde çiftçiler, bağlara soğuk vurmasından dolayı mağdur oldu. Don olayı nedeniyle erik, kiraz, kayısı ve üzüm bağlarında yüzde 80-90 oranında rekolte kaybı yaşayacaklarını söyleyen çiftçiler, üstüne bir de bu yaz kuraklık sıkıntısı nedeniyle de endişelerini dile getirdiler. Gazetemiz Denge’ye konuşan Çiftçi Mustafa Köseoğlu, geçen sene 10 bin lira kazandığı erik ağaçlarında bu yıl bin 500 lira alacağını söyleyerek yaşadığı maddi kaybı dile getirirken, Eyüp Tutar üretmenin çiftçiye pahalıya mal olduğunu anlatarak bir de kuraklıkla karşı karşıya kaldıklarını söyledi. “Bu saatten sonra çiftçinin para kazanması Allah’a kalmış” diye konuşan Çiftçi Mesut Işık ise Cumhurbaşkanı Erdoğan ve devlet yetkililerine destek çağrısında bulundu.

GEÇEN SENE 10 BİN LİRA KAZANIRKEN BU YIL BİN 500 LİRA ALDI

Geçen sene erik ağaçlarından 10 bin lira kazanırken bu yıl aynı ağaçlardan sadece bin 500 lira aldığını açıklayan Çiftçi Mustafa Köseoğlu; “Bağları soğuk vurdu. Erik, kiraz, üzüm, kayısıları don vurdu. Herkesin tarlasına farklı oranda etkilendi. Kimisinin çok kimisinin tarlasına az vurdu. Benim Yüzde 80-90 oranında kaybım var. Geçen sene 10 erik ağacından 10 bin lira para aldım. Şimdi aynı ağaçlardan bin 500 lira para aldım. Bağda sigortam var, devlet ne kadar destek verirse alacağız artık. Şehirde komşulara 3 kilosu 30 liraya satıyoruz. Bu sene umudumuz yok. Masrafımızı anca kurtarırız. İlaç fiyatları geçen seneye göre ikiye katlandı. Geçen sene 50 liraysa bu sene 100 lira oldu” diye konuştu.

DESTEK ALMAK İÇİN UĞRAŞMIYORUZ BİLE”

Çiftçi Eyüp Tutar da kayısı tarlasında büyük kayıp yaşadığını dile getirerek, devlet tarafından kendilerine verilen maddi desteğin çok az olduğunu söyledi. Bu nedenle de destek almak için bir çaba içerisine girmediklerini belirten Tutar, “Yüzde 80-90 oranında zarar var. Çok büyük bir oran. Soğuk vurunca üründe yok hasatta yok. Normalde hasat etmeye başlamamız lazımdı. Destekle uğraşmıyoruz bile. Verecekleri bin lira. Onu almak için niye uğraşalım ki. Sigorta yoksa 100-200 lira veriliyor. Onu verse ne olur vermese ne olur. Bu sene üretmek için harcadığımız parayı bile zor karşılarız. Seneyi bekliyoruz. Bize beklentimizi soran olmuyor zaten. Geçen sene 12 liradan satıyorduk. Güzeldi. Bu yıl ürün az olduğu için fiyat ne olursa olsun bizi kurtarmaz” dedi.

“ŞU AN FİDANLARIN SULANMASI LAZIMDI SULANMADI”

23 dönüm kayısı diktiğini ancak 4 yıl sonra meyvelerini toplayabileceğini söyleyen Tutar, bu süreçte üretim için birçok kalemde harcama yapacağını ifade etti. Don felaketi ve yüksek girdi maliyetlerinin yanı sıra bir de kuraklıkla karşı karşıya kaldıklarını aktaran Tutar, “Kayısı fidanı aldım teki 30 lira. Ben 23 dönüm kayısı ektim. 4 sene sonra ürün verecek bu fidanlar. Her sene sürecek, sulayacaksın. Sulamada sıkıntı. Bu sene kuraklık olduğu için kanallardan su gelmeyecek. Kuraklık bizi vurdu. Şu an fidanların sulanması lazımdı sulanmadı. Tankerleri traktörlerin arkasına taktık onunla fidanlara can suyu verdik” ifadelerini kullandı.

EMEKLİLER OLMASA BAĞLARI BUDAYACAK İNSAN YOK”

Üretimin maliyetli ve zor olması nedeniyle gençlerin çiftçilikle uğraşmak istemediğini söyleyen Tutar, tarlalarda büyük oranda emeklilerin çalıştığına dikkat çekerek şöyle konuştu; “Tarlada çalışacak insan bulunmuyor artık. Emekliler olmasa bağları budayacak insan yok. Çiftçilikte gençlerin bir tanesi çalışmak istemiyor. Sigortası yok diye, riskli bir iş olduğu için çalışmak istemiyorlar. Benim 3 çocuğum var merkezde onlarda bu işle uğraşmak istemiyor. Bizden sonra satılır burası. Zaten çoğu da satıyor. Manisa’ya işçi olarak gelenler burada mal sahibi oldu. Gençler nasıl uğraşsın ki tarlayla. Tarlanın dönümü 50 bin lira. 50’de üzerine masraf edecek onu dikecek. 100 bin lira. 10 dönüm yer 1 milyon yapıyor. O para kimsede yok. Onun yanında traktör, aygıt lazım. Nasıl olacak? Mazot pahalı. Adam neyle geçinecek? Bağ yetiştirmekle bitmiyor ki. Hadi biz emekliyiz, yıllardır bu işin içindeyiz. Ama ek geliri olmayan gençler bu işe girerse bu kadar masrafın altında ezilir.”

ÇİFÇİNİN PARA KAZANMASI ALLAH’A KALMIŞ”

Bu sene üzüm fiyatı ne kadar artarsa artsın ellerinde ürün olmadığı için büyük sıkıntılar yaşayacaklarını belirten Çiftçi Mesut Işık; “Çiftçimiz soğuklardan dolayı şu durumda çok mağdur durumda. Bu saatten sonra çiftçinin para kazanması Allah’a kalmış. Sayın Cumhurbaşkanımızın ve devlet büyüklerimizin çiftçinin elinden tutması lazım. Çiftçiye el uzatılmazsa bu çiftçinin işi bitik. Gübre 180 lira olmuş. Geçen sene 80 liraydı. Su yok. Doludan dolayı mahsul yok. Çiftçi yaptığı borcu dahil zor ödeyecek. Bağda yaprak başka bir şey yok. Üzüm yok. Peki bu çiftçi nasıl kazanabilecek? Bu sene üzümü 20 liraya satması lazım ki kendini kurtarsın” diye konuştu.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve manisadenge.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.