Rektör Ataç'tan önemli açıklamalar

Düzenlediği basın toplantısında 2020 yılını değerlendiren ve 2021 yılı hedeflerinden bahseden Manisa Celal Bayar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Ataç, önemli açıklamalarda bulundu.

Manisa Celal Bayar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Ataç, düzenlediği basın toplantısında geride bıraktığımız 2020 yılını değerlendirdi, 2021 yılı hedeflerinden bahsetti. Muradiye’de bulunan Şehit Prof. Dr. İlhan Varank Yerleşkesi Prof. Dr. Ümit Doğay Arınç Kültür Merkezinde yapılan toplantıda, Rektör Ataç üniversitenin çalışmaları hakkında bilgi verdi. Covid-19 salgınının bütün dünyayı etkilediği bu zorlu süreçte üniversite olarak üzerine düşeni yapmanın haklı gururunu yaşadıklarını kaydeden Ataç, koronavirüs sebebiyle hayatını kaybeden Prof. Dr. Faik Mümtaz Koyuncu’yu da unutmadı. SALGIN DÖNEMİNDE YAPILANLAR Üniversite olarak 50 bin kişilik bir aile olduklarını vurgulayan Ataç, “46 bin 500 öğrenci, 4 bin çalışanımız var. Uzaktan eğitimde Türkiye'nin önde gelen üniversiteleri arasına girdik. 107 farklı üniversiteden öğrenciye hizmet verdik. Terzi atölyemizi faaliyete geçirdik ve pandemi döneminde yaşanan ekipman sorununu yaşamadık. Dezenfektanımızı kendimiz ürettik. Ventilatör siperlik gibi ürünler Teknokent'te üretildi. Aşıların sağlıklı ve amacına uygun şekilde muhafazasını sağlamak için çalışmalar yaptık. 6 ton dezenfektan ürettik. Manisa'daki askerlerimizin de dezenfektan ihtiyacını ilk etapta karşıladık. 926 çalışma dergilere gönderildi. Öğretim üyesi bazında makale sayısı oldukça mutluluk verici” diye konuştu. ÜNİVERSİTE OSB İŞBİRLİĞİ Üniversite ile Organize Sanayi Bölgesinin işbirliğini geliştirmek için önemli çalışmalara imza attıklarını kaydeden Ataç, “Manisa iş dünyası ile akademiyi bir masa etrafında topladık. OSB yönetimi ile çok güzel diyalog kurduk. OSB ile üniversitemiz arasında örnek bir işbirliği kurduk. OSB ile olan işbirliğimizi ilçelere de yansıttık. Öğrencilerimiz sayesinde geleceğe umutla bakıyoruz” diye konuştu. “PCR TEST SİSTEMİNİ KURARAK SONUÇLARIN KISA SÜREDE ÇIKMASINI SAĞLADIK” Koronavirüs ile beraber herkesin “negatif mi, pozitif mi” sorusuna muhatap olduğunu aktaran Rektör Ataç, “Pandemi sonuçları İstanbul ve Ankara'ya gönderiliyor ve 3 günde alınıyordu. Hemen üniversitemizde PCR test sistemini kurarak sonuçların kısa sürede çıkmasını sağladık. Şuan 3 saat 20 dakikada sonucu verebiliyoruz. Şuana kadar 250 bin 900 adet PCR testi yaptık. Bu noktada tüm Tıp Fakültesinde çalışan kapıdaki güvenlik ekibine, 24 saat hizmet veren sağlık çalışanlarımıza, yöneticilerine teşekkür ediyorum. Hakları ödenmesi mümkün değil.” dedi. Rektör Ataç, aşıların muhafazasını sağlamak amacıyla OSB'deki bir firmayla anlaşarak, Teknokent’te önemli bir hizmet geliştirdiklerini kaydetti. Üniversitede aşı ile ilgili bir çalışmanın olup olmadığıyla ilgili soruya Rektör Ataç, “Kısa vadede yok ama orta ve uzun vadede böyle bir çalışmamız olabilir” dedi. GULTENSİZ MUTFAĞI OLAN TÜRKİYE'DEKİ TEK ÜNİVERSİTE Gultensiz mutfağı olan Türkiye'deki tek üniversite olduklarını vurgulayan Rektör Ataç, “Manisa'ya yeni gelmiş çocuklarımıza Manisa'yı gezdirdik. Esnafla şehir insanıyla tanıştılar. Tarihi yerleri gezdiler. Ve Manisa ile ilgili düşünceleri değişti. Gultensiz mutfağı olan Türkiye'deki tek üniversiteyiz. 30 civarında öğrencimize Gultensiz yemek çıkarıyoruz. Çölyak hastası çocuklarımız gönül rahatlığıyla üniversitemizi tercih edebilir. Haftada 3 gün üniversitemiz önünde öğrencilerimize çorba dağıttık. Sıcak çikolata dağıttık” dedi. 2021 HEDEFLERİ 2021 hedeflerinden bahseden Rektör Ataç, yaşanabilir çevre dostu bar kampus oluşturmak istediklerini açıkladı. Ataç, “Hastane ek binasını şubat ayında açıyoruz. Mayıs ayında spor akademisi yeni binamızı açacağız. Manisa'ya yeni bir kongre merkezi hayal ediyoruz. İzmir'deki depremzede öğrencilere burs vereceğiz. Üniversitemizi dünyanın ilk bin üniversitesi arasına sokmayı hedefliyoruz. Şuan ki sıralamamız 1496'dır” diye konuştu. Rektör Ataç, “Mart ayında hayata geçirmeyi planlıyoruz tele tıp. Hastalarımıza fizik muayene duymayan özellikle takip noktasındaki hastalarımıza tele tıp ile hizmet vermeyi düşünüyoruz. Birincisi hastayı yormamak, ikincisi covid bulaş riskini minimize edebilmek, toplum sağlığı noktasında katkı sağlamak, bir de hastanedeki yoğunluğu artırmadan hastanın istediği bilgileri tele tıp üzerinden vermek istiyoruz” dedi.