CHP'Lİ BİÇER;‘ÇOCUKLARIMIZIN KATİLİSİNİZ!’

SİYASET (İHA) - İhlas Haber Ajansı | 30.11.2016 - 17:36, Güncelleme: 30.11.2016 - 17:36
 

CHP'Lİ BİÇER;‘ÇOCUKLARIMIZIN KATİLİSİNİZ!’

CHP Manisa Milletvekili Dr. Tur Yıldız Biçer, Adana’nın Aladağ ilçesinde bir kız yurdunda çıkan yangında 11’i öğrenci 12 kişinin hayatını kaybetmesi üzerine hükümete ve cemaatlere yüklendi. Biçer; ‘İster tarikat, ister cemaat, ister hükümet, ister devlet; her ne olursanız olun sonuçta çocuklarımızın katilisiniz.’
Haber Kaynağı Caner KILIÇ  CHP Manisa Milletvekili Dr. Tur Yıldız Biçer, partisinin Manisa İl Başkanlığında düzenlediği basın toplantısında Aladağ’daki öğrenci yurdu yangınıyla ilgili hükümete yüklendi. 30 Kasım tarihinin tekke ve zaviyelerin kapatıldığı bir gün olduğunu ve bunun 91 yıl önce kanunlaştığını kaydeden Biçer, “Bugün tüm yurtta tekke ve zaviyelerin kapatılmasını sağlayan 677 sayılı kanunun 30 Kasım 1925 günü mecliste tartışıldığı ve bundan 91 yıl önce kabul edildiği bir gün ve ne yazık ki böyle tarihi ve önemli bir günde Adana’nın Aladağ ilçesinden gelen çok acı bir haberle bir kere daha yandık. Bir kere daha ciğerimiz yandı. İster tarikat, ister cemaat, ister hükümet, ister devlet her ne olursanız olun sonuçta çocuklarımızın katilisiniz.” dedi.   ‘KIZ ÇOCUKLARIMIZI HARAMİ SALTANATININ ZİHNİYETİ ÖLDÜRDÜ’ CHP’li vekil açıklamalarını giderek sertleştirerek şu ifadelere yer verdi; “Bundan bir hafta önce 10-15 yaşındaki çocuklarımızı gece yarısı yasası ile tecavüzcüleri ile evlendirmemin peşinde olan siyasal İslamcı haramiler dün gece aynı yaştaki kız çocuklarının bedenini yakanlardır. Dün gece Adana Aladağ'da yaşları 11-16 arasında değişen kız çocuklarımızı bu harami saltanatının zihniyeti öldürdü. Aladağ Kız Öğrenci Yurdu ülkeyi diğer tarikat ve cemaatler gibi saran Süleymancıların, yurt genelindeki 1300 civarındaki yurdundan biriydi.   ‘ÇOCUKLARIMIZ İÇİN ÖLÜM MEKÂNLARI KURMUŞTUR’ Uğur Mumcu, daha 1987'de "Rabıta" adlı eserinde Süleymancıların ekonomik ve siyasi ilişkilerini detaylı biçimde izah etmişti. Süleymancılar ülke genelinde "Tahsil Çağındaki Talebelere Yardım Derneği "adı altında yurt işleten imtiyazlı bir İslamcı yapıdır. Bu yapı diğer tarikat ve cemaatler gibi, Milli Eğitim Bakanlığının teşkilat esasına ilişkin yasa ve Milli Eğitim Bakanlığı özel yurtlar yönetmeliği 5.maddesine göre ancak lise ve üstü okullarda özel yurt açabileceği, ilk ve orta derece için yurt açıklamasının kanunen mümkün olmayacağı ilkelerini çiğnemiş; Ülkeyi bizlere cehennem, tarikat ve cemaatlere cennet haline getiren AKP sayesinde bu yasalar hiçe sayarak çocuklarımız için ölüm mekânları kurmuştur.   ‘SADECE SİYASETEN DEĞİL İNSANİ TAVIR OLARAK DA AHLAKSIZDIR’ AKP Bakanlığının eğitim öğretim alanındaki kamu hizmet ve sorumluklarını yerine getirmemesinin bedelini Ensar'da ve Aladağ'da çocuklar bedeni ile ödemiştir. Soma'da, Ermenek'te madenci ölümlerine fıtrat diyen siyasal İslamcı akıl, Ensar için bir kereden bir şey olmaz demişken Aladağ için de "kader sonuçta" diyebilmiştir. Adana Aladağ'daki vahşete kader diyenler, bunu siyasi bir ahlak sorunu yapmayanlar, Ensar'da olduğu gibi münferit diye adlandıranlar, basit bir ihmal teknik bir konu gibi göstermeye çalışanlar; sadece siyaseten değil insani tavır olarak da ahlaksızdır ve kendi siyasal ikballerini siyasal İslamcı faşist rejimlerini korumaktadır.   ‘KADER SONUÇTA’ DİYEN DE, ‘FITRAT’ DİYENLER DE AYNI ÇÜRÜMÜŞ AKLIN DİLİYLE KONUŞUYORLAR Vahşete, ‘kader sonuçta’ diyen hocası da, madencilerin ölümüne ‘fıtrat’ diyenler de aynı çürümüş aklın diliyle konuşuyorlar. Konya'da, Kulp'da ölen çocukların faillerini ortaya çıkarmayanlar, ceza vermeyenler bugün Aladağ'ın sorumlusudur. Aladağ özelinde belki Valilik, belediye, milli eğitim yetkilileri, bu yurda ruhsat verdiği için sorumlu görülebilir. Peki ya Devletin kendisi olan hükümet? Onların hiç mi suçu yok?   ‘TECAVÜZCÜNÜN ÖNÜNE YATANLARDIR’ Ensar'dan Aladağ'a bu yurtları, kursları denetlemeyenler, kaçak yurt açmaya göz yumanlar; ölümler yaşandığında cinayetlerin ortağıdır, tecavüzler yaşandığında tecavüzcünün önüne yatanlardır. Sorumluluk, suç ortaklığı ölenlere rahmet ailelere sabır dileyerek bu işten sıyrılacağını düşünen Numan Kurtulmuş'ta, İsmet Yılmaz'da Süleyman Soylu'da, Binali Yıldırım'dadır. Sorumluluk ve suç ortaklığı; taciz ve tecavüzlerin ölümlerin bir kerelik olduğunu münferit olduğunu, fıtrat olduğunu söyleyen AKP de eğitim, sosyal politikalarını, belirleyen eski, yeni milli eğitim bakanları aile bakanları ile siyasal rejimini kuran eskinin başbakanı olan Cumhurbaşkanındadır.   ‘ALADAĞ VE DİĞERLERİ KADER DEĞİL CİNAYETTİR’ Ülkede çocuklarımız ile ilgili yaşanan her şeyin sorumlusu AKP'nin siyasal İslamcı zihniyetidir. Millî Eğitim Bakanından başlayarak, tüm kamu yetkilileri, derhal onurları, haysiyetleri, vicdanları varsa istifa etmelidir. Aladağ ve diğerleri kader değil cinayettir. Tarikat yurtları derhal kapatılmalıdır!”     ‘600 BİN ÖĞRENCİNİN 200 BİNİ CEMAAT YURTLARINDA’ Kanunlara göre ilköğretim ve ortaöğretim düzeyinde özel yurt açılamayacağını açıklayan Biçer, bu maddenin ihlal edilerek merdiven altı yurtlar açıldığını söyledi. Biçer: "Zaten kanunlarımıza göre hiçbir şekilde ilköğretim ve ortaöğretim düzeyinde özel yurt açılamaz. Bu madde özellikle ihlal edilerek, bu merdiven altı yurtlar açılıyor. Ensar da böyle, Aladağ da böyle, diğer yurtlar da böyle. Rakamsal olarak verecek olursak yüksek öğrenim kurumlarında 600 bin öğrenci var şu anda. Bunların yaklaşık 200 bin tanesi vakıf ve cemaatlere ait yurtlarda kalıyor ne yazık ki.” dedi.   'SÜLEYMANCILAR DA SÜTÖ MÜ OLACAK?' CHP’li vekil Tur Yıldız Biçer son olarak şu ifadelere yer verdi; “Süleymancılar devletin içine yerleşen korunup kollanan bir grup. Zaman içinde maddi olarak çok güçlendiler. Adana'daki yurt da devletin yurduyken yıkılmış, öğrenciler Süleymancıların yurdunda kalıyor. Yani neden CHP'ye vermiyorlar? Elbette Süleymancılara verecekler. Atatürkçü Düşünce Derneği'ne, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği'ne verecek halleri yok, bu karanlık zihniyetin! Hazine arazileri peşkeş çekilerek Fethullahçıların yurtları yapılmıştı. Bizim zeytin ağacı dikmemize izin verilmeyecek arazilere bu okullar yapılmıştı. Şimdi yıllarca besleyip büyüttükleri Fethullah Gülen cemaatiyle çıkar çatışmasına girdikten sonra, çıkarları çakışınca FETÖ oldu. Merak ediyoruz, şimdi birlikte yürüdükleri Süleymancılarla da çıkarları çatışınca Süleymancılar SÜTO mu olacak? Bütün tarikat vakıfları derhal kapatılmalı."    
CHP Manisa Milletvekili Dr. Tur Yıldız Biçer, Adana’nın Aladağ ilçesinde bir kız yurdunda çıkan yangında 11’i öğrenci 12 kişinin hayatını kaybetmesi üzerine hükümete ve cemaatlere yüklendi. Biçer; ‘İster tarikat, ister cemaat, ister hükümet, ister devlet; her ne olursanız olun sonuçta çocuklarımızın katilisiniz.’
Haber Kaynağı
Caner KILIÇ

 CHP Manisa Milletvekili Dr. Tur Yıldız Biçer, partisinin Manisa İl Başkanlığında düzenlediği basın toplantısında Aladağ’daki öğrenci yurdu yangınıyla ilgili hükümete yüklendi. 30 Kasım tarihinin tekke ve zaviyelerin kapatıldığı bir gün olduğunu ve bunun 91 yıl önce kanunlaştığını kaydeden Biçer, “Bugün tüm yurtta tekke ve zaviyelerin kapatılmasını sağlayan 677 sayılı kanunun 30 Kasım 1925 günü mecliste tartışıldığı ve bundan 91 yıl önce kabul edildiği bir gün ve ne yazık ki böyle tarihi ve önemli bir günde Adana’nın Aladağ ilçesinden gelen çok acı bir haberle bir kere daha yandık. Bir kere daha ciğerimiz yandı. İster tarikat, ister cemaat, ister hükümet, ister devlet her ne olursanız olun sonuçta çocuklarımızın katilisiniz.” dedi.
 
‘KIZ ÇOCUKLARIMIZI HARAMİ SALTANATININ ZİHNİYETİ ÖLDÜRDÜ’
CHP’li vekil açıklamalarını giderek sertleştirerek şu ifadelere yer verdi; “Bundan bir hafta önce 10-15 yaşındaki çocuklarımızı gece yarısı yasası ile tecavüzcüleri ile evlendirmemin peşinde olan siyasal İslamcı haramiler dün gece aynı yaştaki kız çocuklarının bedenini yakanlardır. Dün gece Adana Aladağ'da yaşları 11-16 arasında değişen kız çocuklarımızı bu harami saltanatının zihniyeti öldürdü. Aladağ Kız Öğrenci Yurdu ülkeyi diğer tarikat ve cemaatler gibi saran Süleymancıların, yurt genelindeki 1300 civarındaki yurdundan biriydi.
 
‘ÇOCUKLARIMIZ İÇİN ÖLÜM MEKÂNLARI KURMUŞTUR’
Uğur Mumcu, daha 1987'de "Rabıta" adlı eserinde Süleymancıların ekonomik ve siyasi ilişkilerini detaylı biçimde izah etmişti. Süleymancılar ülke genelinde "Tahsil Çağındaki Talebelere Yardım Derneği "adı altında yurt işleten imtiyazlı bir İslamcı yapıdır. Bu yapı diğer tarikat ve cemaatler gibi, Milli Eğitim Bakanlığının teşkilat esasına ilişkin yasa ve Milli Eğitim Bakanlığı özel yurtlar yönetmeliği 5.maddesine göre ancak lise ve üstü okullarda özel yurt açabileceği, ilk ve orta derece için yurt açıklamasının kanunen mümkün olmayacağı ilkelerini çiğnemiş; Ülkeyi bizlere cehennem, tarikat ve cemaatlere cennet haline getiren AKP sayesinde bu yasalar hiçe sayarak çocuklarımız için ölüm mekânları kurmuştur.
 
‘SADECE SİYASETEN DEĞİL İNSANİ TAVIR OLARAK DA AHLAKSIZDIR’
AKP Bakanlığının eğitim öğretim alanındaki kamu hizmet ve sorumluklarını yerine getirmemesinin bedelini Ensar'da ve Aladağ'da çocuklar bedeni ile ödemiştir. Soma'da, Ermenek'te madenci ölümlerine fıtrat diyen siyasal İslamcı akıl, Ensar için bir kereden bir şey olmaz demişken Aladağ için de "kader sonuçta" diyebilmiştir. Adana Aladağ'daki vahşete kader diyenler, bunu siyasi bir ahlak sorunu yapmayanlar, Ensar'da olduğu gibi münferit diye adlandıranlar, basit bir ihmal teknik bir konu gibi göstermeye çalışanlar; sadece siyaseten değil insani tavır olarak da ahlaksızdır ve kendi siyasal ikballerini siyasal İslamcı faşist rejimlerini korumaktadır.
 



‘KADER SONUÇTA’ DİYEN DE, ‘FITRAT’ DİYENLER DE
AYNI ÇÜRÜMÜŞ AKLIN DİLİYLE KONUŞUYORLAR

Vahşete, ‘kader sonuçta’ diyen hocası da, madencilerin ölümüne ‘fıtrat’ diyenler de aynı çürümüş aklın diliyle konuşuyorlar. Konya'da, Kulp'da ölen çocukların faillerini ortaya çıkarmayanlar, ceza vermeyenler bugün Aladağ'ın sorumlusudur. Aladağ özelinde belki Valilik, belediye, milli eğitim yetkilileri, bu yurda ruhsat verdiği için sorumlu görülebilir. Peki ya Devletin kendisi olan hükümet? Onların hiç mi suçu yok?
 
‘TECAVÜZCÜNÜN ÖNÜNE YATANLARDIR’
Ensar'dan Aladağ'a bu yurtları, kursları denetlemeyenler, kaçak yurt açmaya göz yumanlar; ölümler yaşandığında cinayetlerin ortağıdır, tecavüzler yaşandığında tecavüzcünün önüne yatanlardır. Sorumluluk, suç ortaklığı ölenlere rahmet ailelere sabır dileyerek bu işten sıyrılacağını düşünen Numan Kurtulmuş'ta, İsmet Yılmaz'da Süleyman Soylu'da, Binali Yıldırım'dadır. Sorumluluk ve suç ortaklığı; taciz ve tecavüzlerin ölümlerin bir kerelik olduğunu münferit olduğunu, fıtrat olduğunu söyleyen AKP de eğitim, sosyal politikalarını, belirleyen eski, yeni milli eğitim bakanları aile bakanları ile siyasal rejimini kuran eskinin başbakanı olan Cumhurbaşkanındadır.
 
‘ALADAĞ VE DİĞERLERİ KADER DEĞİL CİNAYETTİR’
Ülkede çocuklarımız ile ilgili yaşanan her şeyin sorumlusu AKP'nin siyasal İslamcı zihniyetidir. Millî Eğitim Bakanından başlayarak, tüm kamu yetkilileri, derhal onurları, haysiyetleri, vicdanları varsa istifa etmelidir. Aladağ ve diğerleri kader değil cinayettir. Tarikat yurtları derhal kapatılmalıdır!”
 
 
‘600 BİN ÖĞRENCİNİN 200 BİNİ CEMAAT YURTLARINDA’

Kanunlara göre ilköğretim ve ortaöğretim düzeyinde özel yurt açılamayacağını açıklayan Biçer, bu maddenin ihlal edilerek merdiven altı yurtlar açıldığını söyledi. Biçer: "Zaten kanunlarımıza göre hiçbir şekilde ilköğretim ve ortaöğretim düzeyinde özel yurt açılamaz. Bu madde özellikle ihlal edilerek, bu merdiven altı yurtlar açılıyor. Ensar da böyle, Aladağ da böyle, diğer yurtlar da böyle. Rakamsal olarak verecek olursak yüksek öğrenim kurumlarında 600 bin öğrenci var şu anda. Bunların yaklaşık 200 bin tanesi vakıf ve cemaatlere ait yurtlarda kalıyor ne yazık ki.” dedi.
 
'SÜLEYMANCILAR DA SÜTÖ MÜ OLACAK?'
CHP’li vekil Tur Yıldız Biçer son olarak şu ifadelere yer verdi; “Süleymancılar devletin içine yerleşen korunup kollanan bir grup. Zaman içinde maddi olarak çok güçlendiler. Adana'daki yurt da devletin yurduyken yıkılmış, öğrenciler Süleymancıların yurdunda kalıyor. Yani neden CHP'ye vermiyorlar? Elbette Süleymancılara verecekler. Atatürkçü Düşünce Derneği'ne, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği'ne verecek halleri yok, bu karanlık zihniyetin! Hazine arazileri peşkeş çekilerek Fethullahçıların yurtları yapılmıştı. Bizim zeytin ağacı dikmemize izin verilmeyecek arazilere bu okullar yapılmıştı. Şimdi yıllarca besleyip büyüttükleri Fethullah Gülen cemaatiyle çıkar çatışmasına girdikten sonra, çıkarları çakışınca FETÖ oldu. Merak ediyoruz, şimdi birlikte yürüdükleri Süleymancılarla da çıkarları çatışınca Süleymancılar SÜTO mu olacak? Bütün tarikat vakıfları derhal kapatılmalı."
 
 
Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve manisadenge.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.