3 BİN YILLIK ‘ÖLÜ HELVA’ GELENEĞİ YAŞATILIYOR

YEREL 22.11.2023 - 13:56, Güncelleme: 22.11.2023 - 13:56
 

3 BİN YILLIK ‘ÖLÜ HELVA’ GELENEĞİ YAŞATILIYOR

3 bin yıllık ölü helvası geleneği özellikle Manisa’nın kırsal kesimlerinde oldukça zahmetli olmasına rağmen yaşatılıyor. Köz ateşi üzerine yerleştirilen büyük kazanlar içinde un, su ve şekerin yaklaşık bir saat boyunca hiç durmadan karıştırılmasıyla yapılan ölü helvası Anadolu’daki dayanışmanın da en güzel örneklerinden biri olarak dikkat çekiyor.
Yaklaşık 3 bin yıllık bir gelenek olduğu söylenen ölünün arkasından yapılan un helvası geleneği, Manisa’nın Gördes ilçesinde yaşatılıyor. Yapımı zahmetli olan ve közde yapılan helvanın bir saat boyunca hiç durmadan karıştırılması gerekiyor. SÜREKLİ KARIŞTIRILMASI GEREKİYOR Anadolu’nun en yaygın geleneklerinden biri olan ölü helvası yapımı, Manisa’nın Gördes ilçesine bağlı Güneşli Mahallesi’nde yaşatılıyor. Un, irmik, şeker ve fıstıktan yapılan un helvasının en önemli özelliği ise közde pişirilmesi ve sürekli karıştırılması. Köz elde edebilmek için büyük odun parçaları yakılarak köz haline gelmesinin ardından üzerine kazan koyularak ısıtılan yağa belirli aralıklarda un ve irmik ekleniyor. Unun rengi pembeleşmeye başlayınca başka bir ocakta pişen su ve şekerden oluşan şerbet daha sonra bu kazanla karıştırılarak helva yapılıyor. Oldukça zahmetli olan helvanın dibine tutmaması için sürekli karıştırılması gerekiyor. Karıştırma sırasında dayanışmanın en güzel örneklerinden biri sergilenerek başta ölen kişinin yakınları olmak üzere herkes helvanın yapımına katkı sağlıyor. Helva piştikten sonra, kaşıkla tepsilere dizilerek bütün mahalleye gençler tarafından dağıtımı yapılıyor. “ÖNCE KAVRULMASI LAZIM” Helva geleneğinden ve yapımından bahseden Güneşli Mahallesi sakinlerinden Zekeriya Kaymak, “Genelde ölenin ardından 3. günü yapılır. Sadece cenazelerde yapılacak diye bir şey yoktur aslında. Hayır olarak da yapılır. Yapımı zordur. Un helvası olarak adlandırılır. 10 kiloya una 20 kilo su, 20 kilo şeker koyulur. Önce kavrulması lazım. Belirli bir yağ miktarı vardır. Tam kızarma anına geldiğinde fıstık katılır. Tam pembeleşmeye başlayınca suyu katılır. Tüm hayırlarımızı Allah kabul etsin, ölmüşlerimizin ruhuna değsin” şeklinde konuştu. (İHA)
3 bin yıllık ölü helvası geleneği özellikle Manisa’nın kırsal kesimlerinde oldukça zahmetli olmasına rağmen yaşatılıyor. Köz ateşi üzerine yerleştirilen büyük kazanlar içinde un, su ve şekerin yaklaşık bir saat boyunca hiç durmadan karıştırılmasıyla yapılan ölü helvası Anadolu’daki dayanışmanın da en güzel örneklerinden biri olarak dikkat çekiyor.

Yaklaşık 3 bin yıllık bir gelenek olduğu söylenen ölünün arkasından yapılan un helvası geleneği, Manisa’nın Gördes ilçesinde yaşatılıyor. Yapımı zahmetli olan ve közde yapılan helvanın bir saat boyunca hiç durmadan karıştırılması gerekiyor.

SÜREKLİ KARIŞTIRILMASI GEREKİYOR

Anadolu’nun en yaygın geleneklerinden biri olan ölü helvası yapımı, Manisa’nın Gördes ilçesine bağlı Güneşli Mahallesi’nde yaşatılıyor. Un, irmik, şeker ve fıstıktan yapılan un helvasının en önemli özelliği ise közde pişirilmesi ve sürekli karıştırılması. Köz elde edebilmek için büyük odun parçaları yakılarak köz haline gelmesinin ardından üzerine kazan koyularak ısıtılan yağa belirli aralıklarda un ve irmik ekleniyor. Unun rengi pembeleşmeye başlayınca başka bir ocakta pişen su ve şekerden oluşan şerbet daha sonra bu kazanla karıştırılarak helva yapılıyor. Oldukça zahmetli olan helvanın dibine tutmaması için sürekli karıştırılması gerekiyor. Karıştırma sırasında dayanışmanın en güzel örneklerinden biri sergilenerek başta ölen kişinin yakınları olmak üzere herkes helvanın yapımına katkı sağlıyor. Helva piştikten sonra, kaşıkla tepsilere dizilerek bütün mahalleye gençler tarafından dağıtımı yapılıyor.

“ÖNCE KAVRULMASI LAZIM”

Helva geleneğinden ve yapımından bahseden Güneşli Mahallesi sakinlerinden Zekeriya Kaymak, “Genelde ölenin ardından 3. günü yapılır. Sadece cenazelerde yapılacak diye bir şey yoktur aslında. Hayır olarak da yapılır. Yapımı zordur. Un helvası olarak adlandırılır. 10 kiloya una 20 kilo su, 20 kilo şeker koyulur. Önce kavrulması lazım. Belirli bir yağ miktarı vardır. Tam kızarma anına geldiğinde fıstık katılır. Tam pembeleşmeye başlayınca suyu katılır. Tüm hayırlarımızı Allah kabul etsin, ölmüşlerimizin ruhuna değsin” şeklinde konuştu. (İHA)

Manisa HABERİ

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve manisadenge.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.