
Tekne imalatına başlama süreciyle ilgili İHA muhabirine açıklamalarda bulunan Ülker, "Dokuz Eylül Üniversitesi endüstri mühendisliği bölümünden 1987 yılında mezun oldum. Farklı işletmelerde yöneticilik yaptım. İzmir yolu Karaçam köyünde bir dairem vardı. Bahçeme kamelya yaptırmak için usta çağırdım. Usta kamelyayı yaparken çok hoşuma gitti. Ben de ustayla birlikte çalışmaya başladım" dedi.
Evindeki tadilatın bitmesinin ardından ustayla ayrılmadıklarını ve birlikte çalışmaya devam ettiklerini anlatan Ülker, "Ahşap üzerine çalışmaya başladık. Bahçe mobilyaları, sauna, ahşap ev, çit, masalar, kafeterya dekorasyonu gibi aklımıza ne gelirse yapmaya başladık. Tekne yapımı da çok ilgimi çeken bir konuydu. Bunun için Manisa'da yapılabilir mi şeklinde bir araştırma yaptık. Sipariş aldık. İzmir Karaburun'dan bir ustamız geldi. Onunla birlikte çalışmaya başladık. Kalıplarını ustamız çıkarıyor. Bizim elemanlarımız kesim yapıyor. Ustamızın gözetimi altında şu an montaj çalışması devam ediyor. Teknemiz 12 metre uzunluğunda olacak. Bundan sonra değişik boyutlarda tekneler yapabiliriz. 100 bin liraya mal etmeyi planlıyoruz" diye konuştu.

Denize kıyısı olmayan Manisa’da tekne üretimi yapmasının kimileri tarafından şaşkınlıkla karşılandığını vurgulayan Ülker, "Manisa'da ilk defa tekne üretimi olduğu için bayağı bir şaşkınlıkla karşılandık. Şubat sonuna kadar bitirmeyi planlıyoruz. Belki daha önce de denize indirebiliriz. Aydın Didim'de denize inecek" dedi.
Girişimci kadınlara da tavsiyelerde bulunan Ülker, içinde çalışma azmi olan hiçbir kadının üretime katılmaktan korkmaması gerektiğini belirterek, çalışmanın çok güzel bir duygu olduğunu söyledi.
