Mehmet ÇELİKEL
Köşe Yazarı
Mehmet ÇELİKEL
 

AFETLERE KARŞI TARIM EKONOMİSİ, GELECEĞİ...

İnsanlık avcı toplayıcı gruptan zirai gruba hızlı bir geçiş yapmıştır. Zehirli ve yenilemeyen gıda türlerini ehlileştirmiştir. Binlerce yıl önce. DNA'larını değiştirerek. Bunu uzaydan gelenler mi yaptı bilinmez ama kaynaklar ve tarihi belgeler bunu gösteriyor. O zamandan beri tarımsal üretim esas konu olmuş ve birçok değerin belirlenmesinde rolü olmuştur. Borsalar sayesinde. Yakın zamana kadar tarımsal üretim zenginleşmenin kaynağı idi. Tarımsal arazilerin değeri biçilemezdi. Mahsulden alınan paralardan mal sahibi olunuyor idi. Peki zaman içinde neden bu noktaya gelindi. Tarımsal üretim neden bu kadar önemsiz ve bakılmayan bir hale geldi? Devlet faktörü mü yoksa insan faktörü mü? Tarımsal bir endüstri ve teknoloji elbette ki vardır ve her zaman bir değişim içindedir. Asıl olan bunu kavramaktır. Toprakla uğraşmak en zor ama en kutsal iştir ve aklını kullanan kişiyi asla aç bırakmaz. Ama dikkat aklını kullanan kişiyi. Yoksa kişi armut piş ağzıma düş derse olmaz. İstisna kişilerde var tabi ki. Teknolojiyi takip eden. Yenilikleri takip eden. Geçen gün bir iş için Manisa Ziraat Odasına gittim. Manisa bir tarım memleketi. Her ne kadar sanayi olsa da güçlü tarımsal arazisi mevcut. Ticaret odasının simgesi bile üzüm. Bence o ziraat odası Manisa ya yakışmıyor. Ziraat odasının da en az ticaret odası kadar kapsamlı olması gerek. Fakat tarım o kadar popüler bir gelir kaynağı değilse ve bunu kısmen de insanlar yapıyorsa o zaman büyütmek gerekmez. Böyle kalsın der geçersin. Ama atalarımızın bile esas geçim kaynağının tarım olduğu, çarşılara can getiren bu işkolunda bu kadar vurdumduymazlık olmamalı. Çünkü burada esas olan insan faktörü olsa da teknoloji de asıl faktör olmakta. Daha sonra Tarım İl Müdürlüğüne gittim. ÇKS denilen afet sigortası için. Son yıllardaki don ve dolu insanları bezdirmiş ki herkes sigorta yaptırıyor. Haklılar tabi. Gerek meyve bahçeleri gerekse bağları insanlar bu afetlere karşı sigorta ettiriyorlar. Peki ama bu afetlere karşı uygulanan yeni teknolojik gelişmelere neden eğilmiyorlar sorusunu sormak gerek. Sigorta yaptırmak doğal afetlere karşı koruma ama teknolojik uygulamalarsa üretim artışı demek. Bu afetler olsa bile. Bir iş için Karaoğlanlı'ya  gittiğimde bir yerde harika Bir şey gördüm. Adam meyve bahçesinin üstüne açılır kapanır sistem tül gibi bir örtü yapmış. Bunu biliyorum. Bir arkadaşım bu sistemleri yapıyor. Hem de çok maliyet değil. Dolu ve soğuk vurmanın önüne geçen bir sistem bu. Eğer risk olursa bahçenin veya bağın üstüne bu örtüyü kapatıyorsunuz. Hem don hem de doluya karşı etkili özel bir malzeme. Dedim ya yapan yapıyor. Yapmak istemeyen de sigorta yapıp Allah a bakıyor. Ama Allah aklımızı kullanmamızı istiyor. Arkadaşım kimlerle görüşmek istedi bu sistem için. Çok kişiye söyledim kimse umursamadı. O zaman insan faktörü devreye giriyor. Ama eğer teknolojik olarak düşünür ve uygularsak hem sigortanın parası çıkar hem de üretim artışı olur. Birde fiyat konusu var. eskiden 0.8 dolar olan kuru üzüm fiyatı bu neredeyse 2 dolara yakın. Ama kimse beğenmiyor. Neden? Çünkü hep aynı yanılgı. Üretim miktarına değil fiyata endekse olmuş kişiler. Kabahati kendinde değil ya devlette yada borsadaki fiyatta arıyor. Deri üretimine başladığım yıllarda nerede ise her sene bir yeni teknik makine yaptırdım. Sağımdaki solumdaki insanlar da öyle. Birkaç ev parası kadar yeni teknik makineler alındı. Ama deri sektörü bitti. Peki tarım biter mi? Ancak kıyamette. O zaman neden kişi teknolojik gelişim yerine otur da her şey Allah'tan diyor. Üretim artışı sağlar ise kişinin karı ve cirosu artmaz mı hiç. Ekonomiye katkı sağlamaz mı? Cebini doldurmaz mı? Kim uğraşacak demekle olmaz. Bu gün biten bir iş kolu için biz yıllarca uğraştık. Pişman değiliz. Mesleğimle övündüm. Bu gün o piyasa olsa yine aynı işi severek yaparım. Tarım hepsinden kutsaldır. Lütfen her şeyi kendimizden bekleyelim. Gayreti kendimiz gösterelim. Tarımsal üretim ve kazanç kutsaldır. İlgilenildiği sürece. Saygılarımla...  
Ekleme Tarihi: 25 Şubat 2016 - Perşembe
Mehmet ÇELİKEL

AFETLERE KARŞI TARIM EKONOMİSİ, GELECEĞİ...

İnsanlık avcı toplayıcı gruptan zirai gruba hızlı bir geçiş yapmıştır. Zehirli ve yenilemeyen gıda türlerini ehlileştirmiştir. Binlerce yıl önce. DNA'larını değiştirerek. Bunu uzaydan gelenler mi yaptı bilinmez ama kaynaklar ve tarihi belgeler bunu gösteriyor. O zamandan beri tarımsal üretim esas konu olmuş ve birçok değerin belirlenmesinde rolü olmuştur. Borsalar sayesinde. Yakın zamana kadar tarımsal üretim zenginleşmenin kaynağı idi. Tarımsal arazilerin değeri biçilemezdi. Mahsulden alınan paralardan mal sahibi olunuyor idi. Peki zaman içinde neden bu noktaya gelindi. Tarımsal üretim neden bu kadar önemsiz ve bakılmayan bir hale geldi? Devlet faktörü mü yoksa insan faktörü mü?

Tarımsal bir endüstri ve teknoloji elbette ki vardır ve her zaman bir değişim içindedir. Asıl olan bunu kavramaktır. Toprakla uğraşmak en zor ama en kutsal iştir ve aklını kullanan kişiyi asla aç bırakmaz. Ama dikkat aklını kullanan kişiyi. Yoksa kişi armut piş ağzıma düş derse olmaz. İstisna kişilerde var tabi ki. Teknolojiyi takip eden. Yenilikleri takip eden.

Geçen gün bir iş için Manisa Ziraat Odasına gittim. Manisa bir tarım memleketi. Her ne kadar sanayi olsa da güçlü tarımsal arazisi mevcut. Ticaret odasının simgesi bile üzüm. Bence o ziraat odası Manisa ya yakışmıyor. Ziraat odasının da en az ticaret odası kadar kapsamlı olması gerek. Fakat tarım o kadar popüler bir gelir kaynağı değilse ve bunu kısmen de insanlar yapıyorsa o zaman büyütmek gerekmez. Böyle kalsın der geçersin. Ama atalarımızın bile esas geçim kaynağının tarım olduğu, çarşılara can getiren bu işkolunda bu kadar vurdumduymazlık olmamalı. Çünkü burada esas olan insan faktörü olsa da teknoloji de asıl faktör olmakta. Daha sonra Tarım İl Müdürlüğüne gittim. ÇKS denilen afet sigortası için. Son yıllardaki don ve dolu insanları bezdirmiş ki herkes sigorta yaptırıyor. Haklılar tabi. Gerek meyve bahçeleri gerekse bağları insanlar bu afetlere karşı sigorta ettiriyorlar. Peki ama bu afetlere karşı uygulanan yeni teknolojik gelişmelere neden eğilmiyorlar sorusunu sormak gerek. Sigorta yaptırmak doğal afetlere karşı koruma ama teknolojik uygulamalarsa üretim artışı demek. Bu afetler olsa bile.

Bir iş için Karaoğlanlı'ya  gittiğimde bir yerde harika Bir şey gördüm. Adam meyve bahçesinin üstüne açılır kapanır sistem tül gibi bir örtü yapmış. Bunu biliyorum. Bir arkadaşım bu sistemleri yapıyor. Hem de çok maliyet değil. Dolu ve soğuk vurmanın önüne geçen bir sistem bu. Eğer risk olursa bahçenin veya bağın üstüne bu örtüyü kapatıyorsunuz. Hem don hem de doluya karşı etkili özel bir malzeme. Dedim ya yapan yapıyor. Yapmak istemeyen de sigorta yapıp Allah a bakıyor. Ama Allah aklımızı kullanmamızı istiyor. Arkadaşım kimlerle görüşmek istedi bu sistem için. Çok kişiye söyledim kimse umursamadı. O zaman insan faktörü devreye giriyor. Ama eğer teknolojik olarak düşünür ve uygularsak hem sigortanın parası çıkar hem de üretim artışı olur.

Birde fiyat konusu var. eskiden 0.8 dolar olan kuru üzüm fiyatı bu neredeyse 2 dolara yakın. Ama kimse beğenmiyor. Neden? Çünkü hep aynı yanılgı. Üretim miktarına değil fiyata endekse olmuş kişiler. Kabahati kendinde değil ya devlette yada borsadaki fiyatta arıyor. Deri üretimine başladığım yıllarda nerede ise her sene bir yeni teknik makine yaptırdım. Sağımdaki solumdaki insanlar da öyle. Birkaç ev parası kadar yeni teknik makineler alındı. Ama deri sektörü bitti. Peki tarım biter mi? Ancak kıyamette. O zaman neden kişi teknolojik gelişim yerine otur da her şey Allah'tan diyor. Üretim artışı sağlar ise kişinin karı ve cirosu artmaz mı hiç. Ekonomiye katkı sağlamaz mı? Cebini doldurmaz mı? Kim uğraşacak demekle olmaz. Bu gün biten bir iş kolu için biz yıllarca uğraştık. Pişman değiliz. Mesleğimle övündüm. Bu gün o piyasa olsa yine aynı işi severek yaparım. Tarım hepsinden kutsaldır. Lütfen her şeyi kendimizden bekleyelim. Gayreti kendimiz gösterelim. Tarımsal üretim ve kazanç kutsaldır. İlgilenildiği sürece.

Saygılarımla...

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve manisadenge.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.