Mehmet ÇELİKEL
Köşe Yazarı
Mehmet ÇELİKEL
 

EĞİTİM VE ÖĞRETİM NASIL OLACAK…

Cumartesileri saat 9 ila 10 arası oğlumu okula götürüyorum. Sıra ile sınıflara bahçede İngilizce dersi uygulaması yaptırılıyor. Hem eğleniyorlar hem de İngilizcelerini pekiştiriyorlar. Geçen cumartesi giderken baba çok heyecanlıyım, arkadaşlarımı göreceğim dedi. İşte çocuklar bu durumda. Çocukluklarının tam ortasında bir hastalık konusu onları bizden fazla vurdu. Belki bazıları kelimelerle ifade edemiyorlar ama hepsinin okul ve arkadaş özlemi tavan yaptı. Özlüyorlar hem de çok. Şu anda öğretim uzaktan devam edecek gibi. Açılırsa bile okullar kademeli açılacak. Yani eskisi gibi değil. Şu an çocuklar öğretim yapıyorlar. Eğitim ise ailelere kalmış durumda. Okula gidemiyorlar ki. Çünkü bilindiği gibi eğitim okulda veriliyor. Şu anlarda bu, ailelere ait gibi. Tabii uzaktan eğitim tam manası ile bir eğitim olamıyor. Bir kere öğretmen karşınızda değil, ekranda. Bu çok önemli. Belki özel okul sisteminde çocuklar öğretmene soru sorabiliyorlar ama sanırım devlet sisteminde bu mümkün değil. Olsa bile sınıflar daha kalabalık. Yine de öyle veya böyle öğretmenin mimikleri, sınıf ortamı ve hep birliktelik yok. Ekran karşısında görünüm 2 boyutlu. Panoramik değil. Tabi bu işin lise ve üniversite boyutu da var. Laboratuvar dersleri yapılamıyor. Uzaktan her ders işlenemiyor. Açık öğretimler olsa da özgün ve yüz yüze öğrenim yapılamıyor. Çünkü bu ileri düzey okullardaki öğrenim oldukça önemli. Bir üniversitenin bilim yuvası olduğu düşüldüğü zaman gerçekler daha açığa çıkacak. Tabi eğitim ve öğretimin bu virüs yüzünden aksaması bazı esnaf kollarını da vurdu. Kıyafet satanlar, kırtasiyeler ve okul malzemesi satanlar. Hatta kafeler bile. Çünkü üniversiteli gençlerin ikinci mekanı kafelerdir. Bizim zamanımızda da öyle idi. Esnafında bu konuda durgun olduğu gözleniyor. Anlaşılan bu sezon kayıp sezon olacak. Öyle görünüyor. Yeni yılda bu virüs konusunda oldukça aşama kaydedilecek gibi. Yani aşının bulunma ihtimali ve ilaç tedavisi gün saymakta. Tedbir asla elden bırakılamayacak. Artık insanlar bu virüs bitse bile bunun etkisi ile yaşayacak. Evet, maskeler atılacak ama mesafeli yaşama gibi alışkanlıklar devam ettirilecek. Kısacası hani yıvışık ilişkiler askıya alınacak. Temiz olunacak. Bunlar beynimize kazındı bu arkadaş sayesinde. Virüs bitse bile yenisi gelebilir diye tedbirli olunacak. Ama gerçekte benim çok üzüldüğüm her yerleri açıp da okullara bir çözüm üretilmemesi beni çok hayal kırıklığına uğrattı. Yeğenim Fransa da okuyor ve 21 Eylül’de okulu açılıyor. Muhakkak bazı tedbirler alınıp ilk önem okullara verilmeli. Sanırım kafeler, barlar, düğünlerden daha önemli. Çünkü gelecek neslin eğitim ve öğrenimi bu konu. Saygılarımla…
Ekleme Tarihi: 20 Eylül 2020 - Pazar
Mehmet ÇELİKEL

EĞİTİM VE ÖĞRETİM NASIL OLACAK…

Cumartesileri saat 9 ila 10 arası oğlumu okula götürüyorum. Sıra ile sınıflara bahçede İngilizce dersi uygulaması yaptırılıyor. Hem eğleniyorlar hem de İngilizcelerini pekiştiriyorlar. Geçen cumartesi giderken baba çok heyecanlıyım, arkadaşlarımı göreceğim dedi. İşte çocuklar bu durumda. Çocukluklarının tam ortasında bir hastalık konusu onları bizden fazla vurdu. Belki bazıları kelimelerle ifade edemiyorlar ama hepsinin okul ve arkadaş özlemi tavan yaptı. Özlüyorlar hem de çok.

Şu anda öğretim uzaktan devam edecek gibi. Açılırsa bile okullar kademeli açılacak. Yani eskisi gibi değil. Şu an çocuklar öğretim yapıyorlar. Eğitim ise ailelere kalmış durumda. Okula gidemiyorlar ki. Çünkü bilindiği gibi eğitim okulda veriliyor. Şu anlarda bu, ailelere ait gibi. Tabii uzaktan eğitim tam manası ile bir eğitim olamıyor. Bir kere öğretmen karşınızda değil, ekranda. Bu çok önemli. Belki özel okul sisteminde çocuklar öğretmene soru sorabiliyorlar ama sanırım devlet sisteminde bu mümkün değil. Olsa bile sınıflar daha kalabalık. Yine de öyle veya böyle öğretmenin mimikleri, sınıf ortamı ve hep birliktelik yok. Ekran karşısında görünüm 2 boyutlu. Panoramik değil.

Tabi bu işin lise ve üniversite boyutu da var. Laboratuvar dersleri yapılamıyor. Uzaktan her ders işlenemiyor. Açık öğretimler olsa da özgün ve yüz yüze öğrenim yapılamıyor. Çünkü bu ileri düzey okullardaki öğrenim oldukça önemli. Bir üniversitenin bilim yuvası olduğu düşüldüğü zaman gerçekler daha açığa çıkacak.

Tabi eğitim ve öğretimin bu virüs yüzünden aksaması bazı esnaf kollarını da vurdu. Kıyafet satanlar, kırtasiyeler ve okul malzemesi satanlar. Hatta kafeler bile. Çünkü üniversiteli gençlerin ikinci mekanı kafelerdir. Bizim zamanımızda da öyle idi. Esnafında bu konuda durgun olduğu gözleniyor. Anlaşılan bu sezon kayıp sezon olacak. Öyle görünüyor.

Yeni yılda bu virüs konusunda oldukça aşama kaydedilecek gibi. Yani aşının bulunma ihtimali ve ilaç tedavisi gün saymakta. Tedbir asla elden bırakılamayacak. Artık insanlar bu virüs bitse bile bunun etkisi ile yaşayacak. Evet, maskeler atılacak ama mesafeli yaşama gibi alışkanlıklar devam ettirilecek. Kısacası hani yıvışık ilişkiler askıya alınacak. Temiz olunacak. Bunlar beynimize kazındı bu arkadaş sayesinde. Virüs bitse bile yenisi gelebilir diye tedbirli olunacak. Ama gerçekte benim çok üzüldüğüm her yerleri açıp da okullara bir çözüm üretilmemesi beni çok hayal kırıklığına uğrattı. Yeğenim Fransa da okuyor ve 21 Eylül’de okulu açılıyor. Muhakkak bazı tedbirler alınıp ilk önem okullara verilmeli. Sanırım kafeler, barlar, düğünlerden daha önemli. Çünkü gelecek neslin eğitim ve öğrenimi bu konu. Saygılarımla…

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve manisadenge.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.