Sosyal medya, son yıllarda Türkiye'de büyük bir etkiye sahip olan bir iletişim aracı haline gelmiştir. İnsanların günlük yaşamlarında, haberleri takip etme şekillerinde ve bilgiye erişimde önemli bir rol oynamaktadır. Ancak sosyal medyanın Türkiye'deki rolü ve etkisi, beraberinde bazı tartışmalara da yol açmış ve hükümet tarafından düzenlemelerin yapılmasını gerektirmiştir.   GENÇ NÜFUSTA SOSYAL MEDYA POPÜLER    Sosyal medya, Türkiye'deki kullanıcılar için haber alma ve fikirlerini paylaşma özgürlüğünü genişletmiştir. Geleneksel medyada sansür veya manipülasyon olabileceği düşüncesiyle birçok insan, sosyal medyaya yönelmiştir. Özellikle genç nüfus arasında popüler olan sosyal medya platformları, haberlerin hızla yayılmasını ve tartışılmasını sağlamaktadır. Bu da demokratik bir ortamda fikirlerin özgürce ifade edilebilmesi için bir alan sunmaktadır.   SOSYAL MEDYA BAZI SORUNLARI ORTAYA ÇIKARDI   Ancak sosyal medyanın Türkiye'deki rolü, zaman zaman bazı sorunları da beraberinde getirmiştir. Özellikle yanlış bilgi ve haberlerin hızla yayılması, toplumda karışıklığa neden olabilmektedir. Manipülatif içerikler ve provokatif paylaşımlar, toplumsal gerilimlere katkıda bulunabilir ve kamu düzenini tehlikeye atabilir. Bu nedenle, hükümet tarafından sosyal medyanın daha etkili bir şekilde düzenlenmesi gerektiği düşüncesi ortaya çıkmıştır.   DÜZENLEMELERİN AMACI, TOPLUMSAL DÜZENİ KORUMAK   Türkiye'de son dönemde sosyal medya platformlarına yönelik düzenlemeler yapılmıştır. Bu düzenlemelerin amacı, yanlış bilgi ve haberlerin yayılmasını engellemek, kişilik haklarının korunmasını sağlamak ve toplumsal düzeni korumaktır. Bu kapsamda, sosyal medya platformlarının Türkiye'de temsilcilik açması ve yerel düzenlemelere uyması gerekmektedir. Ayrıca, platformlara içerik kaldırma ve erişim engelleme gibi yaptırımlar da uygulanabilmektedir.   SANSÜR ENDİŞELERİ ARTTI    Düzenlemelerin getirdiği tartışmalar ise özellikle ifade özgürlüğü ve sansür endişeleri etrafında yoğunlaşmaktadır. Bazı eleştirmenler, bu düzenlemelerin hükümetin eleştiriye tahammülsüzlüğünü artıracağını ve sansür mekanizmalarının kullanılabileceğini savunmaktadır.