Nihal KARA
Köşe Yazarı
Nihal KARA
 

HALKI GÖZLEMLEYEN BİRİYİM

Halka olan gözlemlerimi yazıya döküyorum. Amacım, eleştirip yargılamak değil aslında. Sadece okuyucu kitleme nasıl olunmaması gerektiğini ya da nasıl yaparsanız ne olursunuzu aktarabilmek. Gençlerin özellikle okumalarını görmelerini istiyorum. Çünkü maalesef gençlerimiz ellerindeki olanaklar ile bir şeyler yapıyorlar. Maalesef deme sebebim, ellerine dünyanın diğer ucuna ulaşabilecekleri bir telefon imkanı sunuluyor. ATANAMAYAN ÖĞRETMENLERE İŞ İMKANI SAĞLANABİLİR Her mahalleye bir kütüphane imkanı sağlanmış olsa çok daha farklı olacağını düşünüyorum. Hatta atanamayan öğretmenlerimiz içinde bir iş imkanı sağlanabilir. Kütüphanelere atanamayan öğretmenlerimizi asgari ücret ile en azından bulundursalar, evde kardeşlerinden ya da misafirlerden rahatsız olan gençlerimiz kütüphane de çalışma imkanı olur. Bilemedikleri konular içinde öğretmenlerimizden yardım alsalar sadece sunulan telefon imkanını değerlendirmek zorunda kalmazlar. ÖĞRENCİLERİMİZE ÜCRET ÖDENEBİLİR Tiktok ta harcayacağı zamanı, öğretmeni ile ders çalışarak değerlendirebilirler. Gençlerimizi kütüphanelere çekmek içinde sokak hayvanları beslenebilir ya da ücretsiz soğuk sandviç gibi aperatif yiyecekler sunulabilir. Hatta kütüphaneye 1 yıl üyelik yaptırılıp, 1 yıl boyunca düzenli gelen öğrencilerimize ücret de ödenebilir. Okul harçlığını, yol parasını çıkartabilirler. Dün babam ile bu konu üzerinde konuştuk. *** Ben ahlaksızlığın eğitimsizlikten olduğunu düşündüğümü söyledim. Babamsa, kültürden kaynaklı olduğunu söyledi. Dışarıdan bakınca evet, hastalara sesini yükselten doktorlar, yanlış çizim yüzünden yıkılan binalara sebep olan mimarlar vb. her meslekte hata yapan kişiler var. Hata yapmalarının sebebi eğitimleri değil, aileden aldıkları kültür. Ahlak, etik değerler doğru şekilde ailede verilmediği sürece, aldığı eğitimin çokta bir etkisi olmuyor. Öğrencilerine tacizde bulunan öğretmen için, ‘’ama eğitimli’’ diyemeyiz. Direk, ‘’ahlaksız’’deriz. EŞİT OLMAMIZ GEREK Çocuklarımıza eğitim hayatları başlayana kadar etik ve ahlaki değerleri doğru öğretirsek, eğitim döneminde de dediğim gibi eğitim hayatına yardımcı olacak kütüphanelere yer verilirse eğer, ülkemizin kısa sürede ilerleyeceğine ve gelişeceğine inanıyorum. Tabi bundan önce eşit olmamız gerek. Birimiz çadırda diğerimiz sarayda olmaz. Dini bütün yaşadığını iddia eden kişilere yazıyorum bunu. Hani peygamber, ‘’komşusu aç iken kendisi tok yatan bizden değildir’’ demişti. Halk açken kaçımız tok yatıyor onun tespit edilmesi gerek. Eşitlik sağlandıktan en son da bu dediklerim proje haline gelebilir. Vesselam.
Ekleme Tarihi: 03 Şubat 2023 - Cuma
Nihal KARA

HALKI GÖZLEMLEYEN BİRİYİM

Halka olan gözlemlerimi yazıya döküyorum. Amacım, eleştirip yargılamak değil aslında. Sadece okuyucu kitleme nasıl olunmaması gerektiğini ya da nasıl yaparsanız ne olursunuzu aktarabilmek. Gençlerin özellikle okumalarını görmelerini istiyorum. Çünkü maalesef gençlerimiz ellerindeki olanaklar ile bir şeyler yapıyorlar. Maalesef deme sebebim, ellerine dünyanın diğer ucuna ulaşabilecekleri bir telefon imkanı sunuluyor.

ATANAMAYAN ÖĞRETMENLERE İŞ İMKANI SAĞLANABİLİR

Her mahalleye bir kütüphane imkanı sağlanmış olsa çok daha farklı olacağını düşünüyorum. Hatta atanamayan öğretmenlerimiz içinde bir iş imkanı sağlanabilir. Kütüphanelere atanamayan öğretmenlerimizi asgari ücret ile en azından bulundursalar, evde kardeşlerinden ya da misafirlerden rahatsız olan gençlerimiz kütüphane de çalışma imkanı olur. Bilemedikleri konular içinde öğretmenlerimizden yardım alsalar sadece sunulan telefon imkanını değerlendirmek zorunda kalmazlar.

ÖĞRENCİLERİMİZE ÜCRET ÖDENEBİLİR

Tiktok ta harcayacağı zamanı, öğretmeni ile ders çalışarak değerlendirebilirler. Gençlerimizi kütüphanelere çekmek içinde sokak hayvanları beslenebilir ya da ücretsiz soğuk sandviç gibi aperatif yiyecekler sunulabilir. Hatta kütüphaneye 1 yıl üyelik yaptırılıp, 1 yıl boyunca düzenli gelen öğrencilerimize ücret de ödenebilir. Okul harçlığını, yol parasını çıkartabilirler. Dün babam ile bu konu üzerinde konuştuk.

***

Ben ahlaksızlığın eğitimsizlikten olduğunu düşündüğümü söyledim. Babamsa, kültürden kaynaklı olduğunu söyledi. Dışarıdan bakınca evet, hastalara sesini yükselten doktorlar, yanlış çizim yüzünden yıkılan binalara sebep olan mimarlar vb. her meslekte hata yapan kişiler var. Hata yapmalarının sebebi eğitimleri değil, aileden aldıkları kültür. Ahlak, etik değerler doğru şekilde ailede verilmediği sürece, aldığı eğitimin çokta bir etkisi olmuyor. Öğrencilerine tacizde bulunan öğretmen için, ‘’ama eğitimli’’ diyemeyiz. Direk, ‘’ahlaksız’’deriz.

EŞİT OLMAMIZ GEREK

Çocuklarımıza eğitim hayatları başlayana kadar etik ve ahlaki değerleri doğru öğretirsek, eğitim döneminde de dediğim gibi eğitim hayatına yardımcı olacak kütüphanelere yer verilirse eğer, ülkemizin kısa sürede ilerleyeceğine ve gelişeceğine inanıyorum. Tabi bundan önce eşit olmamız gerek. Birimiz çadırda diğerimiz sarayda olmaz. Dini bütün yaşadığını iddia eden kişilere yazıyorum bunu. Hani peygamber, ‘’komşusu aç iken kendisi tok yatan bizden değildir’’ demişti. Halk açken kaçımız tok yatıyor onun tespit edilmesi gerek. Eşitlik sağlandıktan en son da bu dediklerim proje haline gelebilir. Vesselam.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve manisadenge.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.