301 MADENCİ SOMA’DAKİ TÖRENLERLE ANILDI

MANİSA GÜNDEMİ 13.05.2025 - 18:15, Güncelleme: 13.05.2025 - 18:15
 

301 MADENCİ SOMA’DAKİ TÖRENLERLE ANILDI

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Soma Maden Faciası'nın 11'inci yıl dönümünde anma programı için Soma'ya geldi. Özel, katliamda yaşamını yitiren yurttaşların aileleriyle birlikte Maden Şehitlerini Anma Yürüyüşü gerçekleştirdi. Özel, yürüyüş esnasında yaptığı açıklamada, "Bizim yeminimiz var. Ant olsun bu dava bir daha görülecek, suçlular cezasını çekecek. Sadece ve sadece bu meselede madeni işletenler, düzgün denetlemeyenler filan değil; bu davaya ‘Adalet yerini bulmasın’ diye müdahale edenler, Yargıtay’da heyet değiştirenler, o alınan kararı bozanlar ve suçluların arkasında durup mağdurların arkasında durmayanlardan hesap sorulacak" ifadelerini kullandı.
3 Mayıs 2014'te Manisa'nın Soma ilçesinde Soma Kömür İşletmeleri AŞ.'ye ait maden ocağında yaşanan 301 maden işçisinin hayatını kaybettiği 162 işçinin yaralandığı facianın üzerinden 11 yıl geçti. CHP Genel Başkanı Özgür Özel, maden şehitlerini anma etkinliklerine katılmak üzere Soma'ya geldi. Özgür Özel, ilçede düzenlenen anma programlarının ardından Maden Şehitlerini Anma Yürüyüşü'ne katıldı. Özel'in faciada hayatını kaybeden yurttaşların yakınlarının da katıldığı yürüyüş esnasında "Atılan tekmeyi unutmadık" , "Hak, hukuk, adalet" , "301'i unutma, unutturma" "Soma'nın kömürü katilleri yakacak" sloganları atıldı. ŞU KISACIK BİR SAATE DÜNYA KADAR IZDIRAP SIĞIYOR CHP Lideri Özel “Bugün sabahtan şu ana kadar yaptıklarımızı kısaca söyleyeyim. 301 madencimizin hayatını kaybettiği Soma’da, sabahleyin bu işin geçmişini ve bugüne nasıl geldiğini konuştuğumuz bir televizyon programına gittik. Şehitlerimiz için okutulan mevlidi dinledik. MESEM projesi kapsamında hem de hafta sonu çalıştırıldığı inşaattan düşüp ölen kardeşimizin ailesini ziyarete gittik. Yine burada bizi bekliyor. Birazdan Kartalkaya yangınında kızı ve torununu kaybeden bir aile ile bir araya geleceğiz. Ordudan atılan teğmenlerimizin birinin, Deniz teğmenimizin ailesini ziyarete gittik. Şu kısacık birkaç saate dünya kadar acı, dünya kadar ıstırap, dünya kadar geçmiş olsun, dünya kadar taziye sığıyor, sığmıyor... Soma böyle bir yer” dedi. Özel, şöyle devam etti: “SOMA’DAKİ YÜRÜYÜŞÜMÜZ ÖRNEKTİR” “Biz buralarda çok düşük oylar aldık. Çok kötü günler gördük. Ama Soma’ya hiç küsmedik, Soma’ya hiç söz söylemedik, söyleyene de söylettirmedik. Gün oldu Soma’da da yüzde 60 oy aldık. Gün oldu Manisa Büyükşehir’de de yüzde 60 oy aldık. Bu yüzden seçimi kazandığı gün yüzü gülüp kaybettiği gün hırçınlaşanlara, oy veren milli iradeyi kazanırsa baş tacı edip kazanamadığı zaman alaşağı etmeye çalışanlara, geldiği sandıkla gitmeyi göze almayanlara, bindiği demokrasi tramvayından kaybettiği ilk seçimde inenlere Soma’daki yürüyüşümüzü örnek göstermek isteriz. Bir siyasi partinin seçimde kazandığında ne yaptığı ile demokratlığı ölçülmez. Kaybettiğinde ne yaptığına bakacaksınız. Bir siyasetçi kazandığında kendine demokrat diyorsa, onu bir de kaybettiği gün görmeyi bekleyeceksiniz. Bizim kaybettiğimiz günleri gördünüz. Allah şahit, siz şahitsiniz, Soma şahit, Manisa şahit, Türkiye şahit. Sandığa hiç sırtımızı dönmedik. Millete hiç sırtımızı dönmedik. Millette hiç kusur görmedik. Rakiplerimize gayri nizami şekilde asla ve asla saldırmadık. Onlara kumpas kurmadık, kurdurmadık. Ama her seçimi kazanıp, bir seçim kaybedince Tayyip Bey’in ne hale geldiğini, ittifakı mağlup olunca Sayın Bahçeli’nin ne hale geldiğini hepiniz görüyorsunuz. Bu acının yıldönümünde Yusuf Yerkel’in yerde Erdal Kocabıyık’ı tekmelediği günden 11 yıl sonra, bu Soma’da seçim sonuçlarına bakıp da Soma’ya küstah küstah laf edenlerin söylediği sözlere de sabredip, ulaştığımız bugünde, bu acının gününde bir kez daha birbirimize sarılmaya geldik. 11 yıl önce ‘Unutursak yüreğimiz kurusun’ diyenlerin Soma’yı unuttuğu bir süreçteyiz.” “BİR YANDA KİTLESEL İŞ KAZASI, DİĞER TARAFTA 18 YAŞINDAKİ EVLADIMIZIN KAYBI…” “Bugün de geldiğimiz noktada hem çok büyük bir kitlesel iş kazasının, hem 18 yaşının altında küçücük bir evladın hayatını kaybettiği burada bir kez daha işçi sağlığına, iş güvenliğine… Önce iş güvenliği, sonra kâr. İşçiler sağlıklı olacak ki çalışacaklar. Kazandıracaklar, para kazanacaklar. Bu ilkeleri bir kez daha hatırlatıyorum. Tüm işçilere, ‘En kötü sendika, sendikasızlıktan iyidir. Mutlaka iyi bir sendikada, hakkınızı savunacak olan bir sendikada örgütlenin’ diyoruz.” “O AÇIKLAMANIN HESABINI ONLAR VERECEK” Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Genel Başkan Özgür Özel, iktidarın hem çözüm sürecini yürütmesi hem de “Kent Uzlaşısı”nı suç olarak kabul edip CHP’li belediyelere operasyon yapılması hakkındaki soruya şu yanıtı verdi: “Cumhuriyet’i kurmuş parti olarak bir terör örgütünün açıklamalarının muhatabı değilim. Ama bu açıklamalar MİT ile istişare ediliyor, her kelimesi konuşuluyor, onun için ‘bekleniyor’ denilen açıklamalarda Cumhuriyet’in kurucu iradesi ile ilgili Lozan’la ilgili, Anayasa ile ilgili ve geçmişle ilgili çok söz var. O sözlerin hiçbirinin muhatabı ben değilim. O sözlerin hiçbirine cevap verecek olan ben değilim. Bir terör örgütünün ifadelerini ‘MİT ile birlikte görüşülüyor, her kelime tasarlanıyor, her adım birlikte atılıyor’ diyen Recep Tayyip Erdoğan’a sorun, Devlet Bahçeli’ye sorun. O açıklamanın altında benim imzam, benim sorumluluğum yok. Açıklamanın altında Abdullah Öcalan’ın parafı varsa, Erdoğan’la Bahçeli’nin tuğra gibi imzaları var.” “TBMM’DE KOMİSYON KURULMALI” Özel, “Bundan sonraki süreçte nasıl bir yol izleyecek?” sorusuna ise şu cevabı verdi: “Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde hiçbir parti dışlanmadan bir kapsamlı komisyon kurularak, bütün her şey yasal düzenlemeyle yapılarak… ‘Anayasa değiştirelim’ kolaycılığına, ‘Anayasa değiştirelim’ uyanıklığına gidip de başka pazarlıkların içine girmeden, şehit ailelerini, gazileri, mağdur ailelerini çağırıp dinleyerek, kimsenin gözünün içine bakamayacak işler yapmadan, bu ülkede kimseyi rencide etmeden, kimseyi kenarda bırakmadan ve kimseyi ihmal etmeden demokratik adımların atılması lazım. Bu terör örgütünden ceza almış kişilerin dışarı çıkarılmasına hazırlık yapıldığı bir süreçte, 11 yıl önce hem de tartışmalar bitsin diye emek gösteren, işte Gezi’den tutuklu Tayfun Kahraman, arkadaşlarımız, milletvekili olduğu halde bırakılmayan Can Atalay, AİHM ‘bırakılsın’ dediği halde içeride tutulan kavala, Cumhuriyet Halk partili Büyükşehir Belediye Başkanımız, belediye başkanlarımız, Ekrem İmamoğlu, belediye meclis üyeleri. Efendim belediye meclisine bir tane DEM Parti’ye yakın isim gelmiş o yüzden DEM’liler oy vermiş. Terörden kayyım atacaksınız. Sonra terör örgütünün başının içinde bulunduğu sürecin sonunda terör örgütünün başını öveceksiniz, tebriklerinizi sunacaksınız. Ama Cumhuriyet Halk Partili ilçe belediyesine bir tane DEM’li belediye meclis üyesinin hesabını soracaksınız. Bunlar olacak işler değildir. Bütüncül bir demokrasiye ihtiyaç vardır. Memleketin işte doğu tarafında, meselenin bu tarafında özgürlük, bu tarafında ‘turpun büyüğü’, böyle bir şey olmaz. Hepsini birden demokratik zeminde çözmek lazım.” ÖZEL’DEN TRT’YE TEPKİ “Bir kez daha burada çağrıda bulunmak lazım ki, bakın bu bizim vergilerimizle çalışan bir kanal. TRT hepimizin gözbebeği. TRT iftiraları köpürtmek, tek türlü yalanlar atmak, akşam onu tekrarlamak için değil, en doğru bilgiyi en hızlı ulaştırmak için var. Bunun için de Sayın İmamoğlu’na sorulan bütün soruların ve verilen cevapların millet tarafından duyulması için TRT’den canlı yayını fevkalade önemsiyoruz. TRT’nin çalışanlarını seviyoruz, TRT’yi yönetenlere ‘Aklınıza başınıza alın’ diyoruz.” “KARARI BOZANI ERDOĞAN HSK’YA SEÇTİRMEYE ÇALIŞIYOR” Özel, şunları söyledi: “Maalesef burada katilleri devletin müdahalesi kurtardı. Alınan mahkeme kararı aslında Yargıtay'a gittiğinde Yargıtay’ın ilgili dairesi bu kararı bozmuştu. Demişti ki, ‘Olası kast dışında bir şey burada kullanamazsınız. Böyle taksirle, indirimle uğraşmayın. Olası kastı burada kullanmayacaksan nerede kullanacaksın?’ diye bir bozma yazıp yollamıştı. O gün siyaset devreye girdi. Karar 5,5 ay boyunca Yargıtay’dan Akhisar’daki mahkemeye Soma davasının dosyasına, mahkemesine yollanmadı. O sırada biri zaten geçmişte bakanlık görevi de yapmış olan Kenan İpek, biri bugün Recep Tayyip Erdoğan’ın Hakimler ve Savcılar Kurulu’na seçtirmeye çalıştığı, ismi bugün Meclis’te olan bir isim. Toplam üç kişi o daireye getirildiler. 5-0 verilen karar, 5,5 ay buraya yollanmadan başsavcılık tarafından daireye geri yollandı. 3-2 bozularak böyle basit ve işi başına 5,5 gün ceza yatarak kurtaracakları bir şekilde onaylandı. Hepsi kurtuldular.” “YEMİNİMİZ VAR; BU DAVA TEKRAR GÖRÜLECEK” “Şu anda iki kişi yatıyor sadece. Onlar da bu ailelerin avukatı Can Atalay ile Selçuk Kozağaçlı. Onların dışında kimse şu anda hapishanede değil. Bu kardeşlerimizin yanında duran avukatları içeriye attılar. Babasını öldürenleri, eşleri öldürenleri, bu kadınları bu şekilde dul bırakanları, çocukları babasız bırakanları da aramıza tekrar gönderdiler 5,5 günle. O yüzden bakın Soma’da herkes ‘Hak, hukuk ve adalet’ diye bağırıyor. Bizim yeminimiz var. Ant olsun bu dava bir daha görülecek, suçlular cezasını çekecek. Sakın rahat etmesinler, az kaldı. Bir dahaki seçime kadar zamanları kaldı.” “301 MADENCİMİZ GÖNLÜMÜZDE YAŞAMAYA DEVAM EDİYOR” 301 Madenciyi anma töreninde CHP Genel Başkan Yardımcıları da sürece tepki gösterdi. Yürüyüş esnasında ETV Mikrofonlarına konuşan Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığından sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Deniz Yavuzyılmaz “301 madencimizin kaybının acısı yüreğimizde hala çok taze adalet yerini bulmuş değil. Türkiye'de maden felaketleri ve doğal afet adını verdikleri ancak insan kusuru ve sistemin kusuru AK Parti'nin yarattığı bu bozuk düzenden kaynaklanan felaketler devam ediyor. O nedenle Soma 301 madencimizin acısı hala içimizde yaşıyor.” dedi. “BİR KAZA DEĞİL. SOMA CİNAYETİ” Yine ETV Mikrofonuna konuşan CHP İç İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Murat Bakan “Soma biliyorsunuz bir kaza değil. Soma cinayeti. Bu insanların ölümüne, 301 madencinin ölümüne sebep oldular. Ve yargılanması gerekenler, ceza alması gerekenler o cezaları almadı. Gerçekten yüreğimiz acıyor. Soma'yı unutmadığımızı ve bu acıların bir daha yaşanmaması için buradayız.” ifadelerini kullandı. “ACILI AİLELERİN YANINDAYIZ” CHP Çalışma Hayatından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gamze Taşçıer ise “Acının şehrindeyiz, kentindeyiz. Bundan tam on bir yıl önce maalesef 301 madencimiz göz göre göre bile bile hayatını kaybetti. Olaydan on beş gün önce sayın genel başkanımız mecliste uyarılar yapmasına rağmen maalesef hiçbir önlem alınmadığı için gerekli tedbirler alınmadığı için 301 işçimiz hayatını kaybetti. Peki son mu oldu? Asla o günden bugüne on beş bin altı yüz işçi de hayatını kaybetti. Yani elli iki Soma daha yaşandı. Ve günün sonunda geldiğimiz noktada zorunluların ceza almadığı ve adeta ödüllendirildiği bir cezayla karşı karşıya kaldık.” diye konuştu. CHP Manisa Milletvekili Selma Aliye Kavaf da “Ağır ihmal ve sorumsuzluktan kaynaklanan bir iş cinayeti kaza demek mümkün değil. Çünkü tespit edilmiş ihmaller var. Yerine getirilmemiş sorumsuzluklar var. Burada 301 madenci diyoruz. 301 sadece bir sayıdan ibaret değil. Bunlar anne, baba, eş, geleceğe ümitle bakan genç insanlardı. İnsan bunlar.” diyerek madenci ailelerine destek verdi.   “BURADA ADALET YERİNİ BULMADI” Yunusemre Belediye Başkanı Semih Balaban da “13 Mayıs üzücü bir tarih. Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en büyük iş cinayetinin yaşandığı bir gün. 301 madencimizi unutmadık, unutturmayacağız. Sayın Genel Başkanımız bu sürecin baştan itibaren sonuna kadar takipçisi oldu. Ama maalesef burada adalet yerini bulmadı. Hala biz ve insanlar adalet arıyor.” İfadelerini kullandı. (Belgin Koçak)
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Soma Maden Faciası'nın 11'inci yıl dönümünde anma programı için Soma'ya geldi. Özel, katliamda yaşamını yitiren yurttaşların aileleriyle birlikte Maden Şehitlerini Anma Yürüyüşü gerçekleştirdi. Özel, yürüyüş esnasında yaptığı açıklamada, "Bizim yeminimiz var. Ant olsun bu dava bir daha görülecek, suçlular cezasını çekecek. Sadece ve sadece bu meselede madeni işletenler, düzgün denetlemeyenler filan değil; bu davaya ‘Adalet yerini bulmasın’ diye müdahale edenler, Yargıtay’da heyet değiştirenler, o alınan kararı bozanlar ve suçluların arkasında durup mağdurların arkasında durmayanlardan hesap sorulacak" ifadelerini kullandı.

3 Mayıs 2014'te Manisa'nın Soma ilçesinde Soma Kömür İşletmeleri AŞ.'ye ait maden ocağında yaşanan 301 maden işçisinin hayatını kaybettiği 162 işçinin yaralandığı facianın üzerinden 11 yıl geçti.  CHP Genel Başkanı Özgür Özel, maden şehitlerini anma etkinliklerine katılmak üzere Soma'ya geldi. Özgür Özel, ilçede düzenlenen anma programlarının ardından Maden Şehitlerini Anma Yürüyüşü'ne katıldı. Özel'in faciada hayatını kaybeden yurttaşların yakınlarının da katıldığı yürüyüş esnasında "Atılan tekmeyi unutmadık" , "Hak, hukuk, adalet" , "301'i unutma, unutturma" "Soma'nın kömürü katilleri yakacak" sloganları atıldı.

ŞU KISACIK BİR SAATE DÜNYA KADAR IZDIRAP SIĞIYOR

CHP Lideri Özel “Bugün sabahtan şu ana kadar yaptıklarımızı kısaca söyleyeyim. 301 madencimizin hayatını kaybettiği Soma’da, sabahleyin bu işin geçmişini ve bugüne nasıl geldiğini konuştuğumuz bir televizyon programına gittik. Şehitlerimiz için okutulan mevlidi dinledik. MESEM projesi kapsamında hem de hafta sonu çalıştırıldığı inşaattan düşüp ölen kardeşimizin ailesini ziyarete gittik. Yine burada bizi bekliyor. Birazdan Kartalkaya yangınında kızı ve torununu kaybeden bir aile ile bir araya geleceğiz. Ordudan atılan teğmenlerimizin birinin, Deniz teğmenimizin ailesini ziyarete gittik. Şu kısacık birkaç saate dünya kadar acı, dünya kadar ıstırap, dünya kadar geçmiş olsun, dünya kadar taziye sığıyor, sığmıyor... Soma böyle bir yer” dedi. Özel, şöyle devam etti:

“SOMA’DAKİ YÜRÜYÜŞÜMÜZ ÖRNEKTİR”

“Biz buralarda çok düşük oylar aldık. Çok kötü günler gördük. Ama Soma’ya hiç küsmedik, Soma’ya hiç söz söylemedik, söyleyene de söylettirmedik. Gün oldu Soma’da da yüzde 60 oy aldık. Gün oldu Manisa Büyükşehir’de de yüzde 60 oy aldık. Bu yüzden seçimi kazandığı gün yüzü gülüp kaybettiği gün hırçınlaşanlara, oy veren milli iradeyi kazanırsa baş tacı edip kazanamadığı zaman alaşağı etmeye çalışanlara, geldiği sandıkla gitmeyi göze almayanlara, bindiği demokrasi tramvayından kaybettiği ilk seçimde inenlere Soma’daki yürüyüşümüzü örnek göstermek isteriz. Bir siyasi partinin seçimde kazandığında ne yaptığı ile demokratlığı ölçülmez. Kaybettiğinde ne yaptığına bakacaksınız. Bir siyasetçi kazandığında kendine demokrat diyorsa, onu bir de kaybettiği gün görmeyi bekleyeceksiniz. Bizim kaybettiğimiz günleri gördünüz. Allah şahit, siz şahitsiniz, Soma şahit, Manisa şahit, Türkiye şahit. Sandığa hiç sırtımızı dönmedik. Millete hiç sırtımızı dönmedik. Millette hiç kusur görmedik. Rakiplerimize gayri nizami şekilde asla ve asla saldırmadık. Onlara kumpas kurmadık, kurdurmadık. Ama her seçimi kazanıp, bir seçim kaybedince Tayyip Bey’in ne hale geldiğini, ittifakı mağlup olunca Sayın Bahçeli’nin ne hale geldiğini hepiniz görüyorsunuz. Bu acının yıldönümünde Yusuf Yerkel’in yerde Erdal Kocabıyık’ı tekmelediği günden 11 yıl sonra, bu Soma’da seçim sonuçlarına bakıp da Soma’ya küstah küstah laf edenlerin söylediği sözlere de sabredip, ulaştığımız bugünde, bu acının gününde bir kez daha birbirimize sarılmaya geldik. 11 yıl önce ‘Unutursak yüreğimiz kurusun’ diyenlerin Soma’yı unuttuğu bir süreçteyiz.”

“BİR YANDA KİTLESEL İŞ KAZASI, DİĞER TARAFTA 18 YAŞINDAKİ EVLADIMIZIN KAYBI…”

“Bugün de geldiğimiz noktada hem çok büyük bir kitlesel iş kazasının, hem 18 yaşının altında küçücük bir evladın hayatını kaybettiği burada bir kez daha işçi sağlığına, iş güvenliğine… Önce iş güvenliği, sonra kâr. İşçiler sağlıklı olacak ki çalışacaklar. Kazandıracaklar, para kazanacaklar. Bu ilkeleri bir kez daha hatırlatıyorum. Tüm işçilere, ‘En kötü sendika, sendikasızlıktan iyidir. Mutlaka iyi bir sendikada, hakkınızı savunacak olan bir sendikada örgütlenin’ diyoruz.”

“O AÇIKLAMANIN HESABINI ONLAR VERECEK”

Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Genel Başkan Özgür Özel, iktidarın hem çözüm sürecini yürütmesi hem de “Kent Uzlaşısı”nı suç olarak kabul edip CHP’li belediyelere operasyon yapılması hakkındaki soruya şu yanıtı verdi: “Cumhuriyet’i kurmuş parti olarak bir terör örgütünün açıklamalarının muhatabı değilim. Ama bu açıklamalar MİT ile istişare ediliyor, her kelimesi konuşuluyor, onun için ‘bekleniyor’ denilen açıklamalarda Cumhuriyet’in kurucu iradesi ile ilgili Lozan’la ilgili, Anayasa ile ilgili ve geçmişle ilgili çok söz var. O sözlerin hiçbirinin muhatabı ben değilim. O sözlerin hiçbirine cevap verecek olan ben değilim. Bir terör örgütünün ifadelerini ‘MİT ile birlikte görüşülüyor, her kelime tasarlanıyor, her adım birlikte atılıyor’ diyen Recep Tayyip Erdoğan’a sorun, Devlet Bahçeli’ye sorun. O açıklamanın altında benim imzam, benim sorumluluğum yok. Açıklamanın altında Abdullah Öcalan’ın parafı varsa, Erdoğan’la Bahçeli’nin tuğra gibi imzaları var.”

“TBMM’DE KOMİSYON KURULMALI”

Özel, “Bundan sonraki süreçte nasıl bir yol izleyecek?” sorusuna ise şu cevabı verdi: “Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde hiçbir parti dışlanmadan bir kapsamlı komisyon kurularak, bütün her şey yasal düzenlemeyle yapılarak… ‘Anayasa değiştirelim’ kolaycılığına, ‘Anayasa değiştirelim’ uyanıklığına gidip de başka pazarlıkların içine girmeden, şehit ailelerini, gazileri, mağdur ailelerini çağırıp dinleyerek, kimsenin gözünün içine bakamayacak işler yapmadan, bu ülkede kimseyi rencide etmeden, kimseyi kenarda bırakmadan ve kimseyi ihmal etmeden demokratik adımların atılması lazım. Bu terör örgütünden ceza almış kişilerin dışarı çıkarılmasına hazırlık yapıldığı bir süreçte, 11 yıl önce hem de tartışmalar bitsin diye emek gösteren, işte Gezi’den tutuklu Tayfun Kahraman, arkadaşlarımız, milletvekili olduğu halde bırakılmayan Can Atalay, AİHM ‘bırakılsın’ dediği halde içeride tutulan kavala, Cumhuriyet Halk partili Büyükşehir Belediye Başkanımız, belediye başkanlarımız, Ekrem İmamoğlu, belediye meclis üyeleri. Efendim belediye meclisine bir tane DEM Parti’ye yakın isim gelmiş o yüzden DEM’liler oy vermiş. Terörden kayyım atacaksınız. Sonra terör örgütünün başının içinde bulunduğu sürecin sonunda terör örgütünün başını öveceksiniz, tebriklerinizi sunacaksınız. Ama Cumhuriyet Halk Partili ilçe belediyesine bir tane DEM’li belediye meclis üyesinin hesabını soracaksınız. Bunlar olacak işler değildir. Bütüncül bir demokrasiye ihtiyaç vardır. Memleketin işte doğu tarafında, meselenin bu tarafında özgürlük, bu tarafında ‘turpun büyüğü’, böyle bir şey olmaz. Hepsini birden demokratik zeminde çözmek lazım.”

ÖZEL’DEN TRT’YE TEPKİ

“Bir kez daha burada çağrıda bulunmak lazım ki, bakın bu bizim vergilerimizle çalışan bir kanal. TRT hepimizin gözbebeği. TRT iftiraları köpürtmek, tek türlü yalanlar atmak, akşam onu tekrarlamak için değil, en doğru bilgiyi en hızlı ulaştırmak için var. Bunun için de Sayın İmamoğlu’na sorulan bütün soruların ve verilen cevapların millet tarafından duyulması için TRT’den canlı yayını fevkalade önemsiyoruz. TRT’nin çalışanlarını seviyoruz, TRT’yi yönetenlere ‘Aklınıza başınıza alın’ diyoruz.”

“KARARI BOZANI ERDOĞAN HSK’YA SEÇTİRMEYE ÇALIŞIYOR”

Özel, şunları söyledi: “Maalesef burada katilleri devletin müdahalesi kurtardı. Alınan mahkeme kararı aslında Yargıtay'a gittiğinde Yargıtay’ın ilgili dairesi bu kararı bozmuştu. Demişti ki, ‘Olası kast dışında bir şey burada kullanamazsınız. Böyle taksirle, indirimle uğraşmayın. Olası kastı burada kullanmayacaksan nerede kullanacaksın?’ diye bir bozma yazıp yollamıştı. O gün siyaset devreye girdi. Karar 5,5 ay boyunca Yargıtay’dan Akhisar’daki mahkemeye Soma davasının dosyasına, mahkemesine yollanmadı. O sırada biri zaten geçmişte bakanlık görevi de yapmış olan Kenan İpek, biri bugün Recep Tayyip Erdoğan’ın Hakimler ve Savcılar Kurulu’na seçtirmeye çalıştığı, ismi bugün Meclis’te olan bir isim. Toplam üç kişi o daireye getirildiler. 5-0 verilen karar, 5,5 ay buraya yollanmadan başsavcılık tarafından daireye geri yollandı. 3-2 bozularak böyle basit ve işi başına 5,5 gün ceza yatarak kurtaracakları bir şekilde onaylandı. Hepsi kurtuldular.”

“YEMİNİMİZ VAR; BU DAVA TEKRAR GÖRÜLECEK”

“Şu anda iki kişi yatıyor sadece. Onlar da bu ailelerin avukatı Can Atalay ile Selçuk Kozağaçlı. Onların dışında kimse şu anda hapishanede değil. Bu kardeşlerimizin yanında duran avukatları içeriye attılar. Babasını öldürenleri, eşleri öldürenleri, bu kadınları bu şekilde dul bırakanları, çocukları babasız bırakanları da aramıza tekrar gönderdiler 5,5 günle. O yüzden bakın Soma’da herkes ‘Hak, hukuk ve adalet’ diye bağırıyor. Bizim yeminimiz var. Ant olsun bu dava bir daha görülecek, suçlular cezasını çekecek. Sakın rahat etmesinler, az kaldı. Bir dahaki seçime kadar zamanları kaldı.”

301 MADENCİMİZ GÖNLÜMÜZDE YAŞAMAYA DEVAM EDİYOR”

301 Madenciyi anma töreninde CHP Genel Başkan Yardımcıları da sürece tepki gösterdi. Yürüyüş esnasında ETV Mikrofonlarına konuşan Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığından sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Deniz Yavuzyılmaz “ 301 madencimizin kaybının acısı yüreğimizde hala çok taze adalet yerini bulmuş değil. Türkiye'de maden felaketleri ve doğal afet adını verdikleri ancak insan kusuru ve sistemin kusuru AK Parti'nin yarattığı bu bozuk düzenden kaynaklanan felaketler devam ediyor. O nedenle Soma 301 madencimizin acısı hala içimizde yaşıyor.” dedi.

“BİR KAZA DEĞİL. SOMA CİNAYETİ”

Yine ETV Mikrofonuna konuşan CHP İç İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Murat Bakan “ Soma biliyorsunuz bir kaza değil. Soma cinayeti. Bu insanların ölümüne, 301 madencinin ölümüne sebep oldular. Ve yargılanması gerekenler, ceza alması gerekenler o cezaları almadı. Gerçekten yüreğimiz acıyor. Soma'yı unutmadığımızı ve bu acıların bir daha yaşanmaması için buradayız.” ifadelerini kullandı.

“ACILI AİLELERİN YANINDAYIZ”

CHP Çalışma Hayatından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gamze Taşçıer ise “Acının şehrindeyiz, kentindeyiz. Bundan tam on bir yıl önce maalesef 301 madencimiz göz göre göre bile bile hayatını kaybetti. Olaydan on beş gün önce sayın genel başkanımız mecliste uyarılar yapmasına rağmen maalesef hiçbir önlem alınmadığı için gerekli tedbirler alınmadığı için 301 işçimiz hayatını kaybetti. Peki son mu oldu? Asla o günden bugüne on beş bin altı yüz işçi de hayatını kaybetti. Yani elli iki Soma daha yaşandı. Ve günün sonunda geldiğimiz noktada zorunluların ceza almadığı ve adeta ödüllendirildiği bir cezayla karşı karşıya kaldık.” diye konuştu.

CHP Manisa Milletvekili Selma Aliye Kavaf da “Ağır ihmal ve sorumsuzluktan kaynaklanan bir iş cinayeti kaza demek mümkün değil. Çünkü tespit edilmiş ihmaller var. Yerine getirilmemiş sorumsuzluklar var. Burada 301 madenci diyoruz. 301 sadece bir sayıdan ibaret değil. Bunlar anne, baba, eş, geleceğe ümitle bakan genç insanlardı. İnsan bunlar.” diyerek madenci ailelerine destek verdi.  

“BURADA ADALET YERİNİ BULMADI”

Yunusemre Belediye Başkanı Semih Balaban da “13 Mayıs üzücü bir tarih. Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en büyük iş cinayetinin yaşandığı bir gün. 301 madencimizi unutmadık, unutturmayacağız. Sayın Genel Başkanımız bu sürecin baştan itibaren sonuna kadar takipçisi oldu. Ama maalesef burada adalet yerini bulmadı. Hala biz ve insanlar adalet arıyor.” İfadelerini kullandı. (Belgin Koçak)

Manisa HABERİ

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve siteye yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.