Mustafa PALA
Köşe Yazarı
Mustafa PALA
 

ÇÖP DEYİP GEÇME

Yıllardır yazdığımız konuştuğumuz, Manisa'nın kanayan yarası, vahşi çöp depolama tarihe karışıyor. Katı Atıkların Yeniden Kazanımı konusu herzaman gündemimin ilk sırasında oldu. Çöp Deyip Geçme isimli kitabım yaklaşık 12 yıl önce  2004 yılının Ekim ayında basılmıştı. Hızla tükenince hemen  ikinci basımını yapmıştık. Şimdi elimde sadece bir adet kaldı. MANİSA'DA VAHŞİ ÇÖP TOPLAMA VE DEPOLAMA TARİHE KARIŞIYOR ÇAĞIMIZ YENİDEN KAZANIM ÇAĞI... Yıllardır "Manisa vahşi çöp toplama ve depolama ayıbından kurtarılmalı" dedim durdum. Bu dileğim nihayet gerçekleşiyor. Manisa katı atık bertaraf tesisine kavuşuyor. Ben olsam bertaraf tesisi demez "KATI ATIKLARIN YENİDEN KAZANIM TESİSİ" derdim. Amaçlanan ve yapılan çöpün bertaraf edilmesi değil, yeniden kazanılmasıdır. Çağımız her anlamda yeniden kazanım çağıdır. RAHMETLİ DAYIOĞLU İLE SİPİL'DEKİ ÇÖPLÜGÜ ÇOK KUNUŞURDUK Çöp deyip geçme kitabını, eş dost tanıdık tanımadık ayrımı yapmadan dağıttık. Kitap verdiğim dostlarımdan teşekkür edenler, hatta bunu yazılı olarak yapanlar oldu. DAYIOĞLU KİTABIM HAKKINDAKİ GÖRÜŞLERİNİ YAZILI OLARAK BİLDİRMİŞTİ Görüşlerini yazı ile ileten dostlarımın birisi de 29 Şubat 2016 tarihinde yitirdiğimiz M. Ertuğrul Dayıoğlu’ydu. Sayın Dayıoğlu’nun çevre konularına duyarlı yaklaştığını, sorunlara kolay uygulanabilir, pratik çözümler önerdiğini yakından biliyorum. Dayıoğlu'nun kitabımımın ikinci baskısına eklediğim yazısını bir kez daha okudum. Bazı bölümlerini burada paylaşmak istiyorum.: Dayıoğlu “Değerli kardeşim Mustafa Pala’nın (Çöp Deyip Geçme)  kitabını bir çırpıda okudum.” diye başlamış yazısına. “Pala kitabını konuşur gibi yazmış” diyor. O nedenle kolay okunduğunu söylüyor. Dayıoğlu, yazdıkları ile benim unuttuklarımı bana anımsatmış oldu. “Pala’nın, çöp konusuna ilgi duyduğunu, daha öncede yazılar yazıp, yerel televizyonda programlar yaptığını yakından biliyorum. Kendisi ile çöp konusunu en çok konuşanlardanım. Bir gün bana, Manisa Çöplüğü’nün üzerindeki gezinen ineklerin ve keçilerin fotoğraflarını getirmişti. İnekler, plastik torbaların içine konulan, meyve ve sebze atıklarını torbaları ile birlikte yiyorlardı. Hatta veteriner olan oğlum Kutlu Dayoğlu, müdahale ettikleri bir ineğin karnından bir el arabasına yakın çöp çıktığını anlatmıştı. Ağır metaller içeren çöpler, piller dahil her türlü atığın düzensiz biçimde atıldığı vahşi çöplükten karnını doyuran inekleri ve o ineklerin sütünü için insanları düşününce, artan hastalıklara şaşmamak gerekiyor.” Sevgili Ağabeyim Dayıoğlu kitabımla ilgili düşüncelerini uzun uzun yazmış.”Pala’nın kitabında anlattığı Ümraniye çöplüğünün Manisa Çöplüğü’nden farkının olmadığını bir kez daha gördüm. Manisa Çöplüğü’de Ümraniye çöplüğü gibi bir gün patlayabilir. Allah korusun, çevresindeki gecekondular ve içindeki insanlar çöp yığınları altında can verebilir. Ben de, bu konuyu yıllardır dile getiriyorum. Hem konuşuyor, hem de yazıyorum. Çöp Deyip Geçme kitabını okurken, yazdıklarım ve söylediklerim geçti gözlerimin önünden. Hatta, Manisa Çöplüğü için yıllar önce dava bile açmıştım. Açtığım dava bitmedi sürüyor. Biliyorsunuz ülkemizde, yargı çok yavaş işliyor” diye yazıyor. Dayıoğlu şöyle devam ediyor. "Çöp Deyip Geçme kitabını öncelikle, vakit bulup belediye yöneticileri okumalı. Belediye Meclis Üyeleri okumalı. Çevre konusuna ilgi duyan yurttaşlar okumalı. Belediye Başşkanı olduğum dönemde, böyle bir kitap çıksaydı, belediye olarak alır dağıtırdım. Belediye başkanı olan arkadaşlarıma hediye ederdim. Eline sağlık sevgili kardeşim Pala. Çöpü bile severek okunacak hale getirmişsin. Yeni Manisa Öncü Sitesinde başlattığın Katı Atıkların Yeniden Kazanımı (KAYK) Projesini yerinde gördüm. Çöp Sorununu çözmek isteyince , konunun hiçte karmaşık olmadığı görülüyor. İnsan yeterki sorunu çözmek istesin. Ben biliyorum ki, istendiğinde Manisa altı yedi ay gibi bilemedin bir yıl içinde Şahin Deresinin ağzındaki vahşi çöplükten kurtulabilir. İstenirse Manisa çöpsüz ve çöplüksüz kent olabilir." Manisa Çöpsüz ve çöplüksüz kent olma yolunda ilerliyor değerli başkanım Dayıoğlu. Bertaraf tesislerinin temeli atıldı. Hayallerimiz gerçeğe dönüşüyor... MANİSA SİPİL DAĞININ ETEĞİNDEKİ TEHLİKE YARATAN VAHŞİ ÇÖPLÜKTEN KURTULUYOR MANİSA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANI CENGİZ ERGÜNÜ KUTLUYORUM. Dediğim gibi, Dayıoğlu ile kentin sorunlarını çok konuşurduk. Şahin deresinin ağzında bulunan, Manisa'nın büyük ayıbı Manisa Çöplüğü'nü de konuşurduk.  Şimdi Manisa Vahşi Çöplük ayıbından Manisa Büyükşehir Belediyesinin girişimiyle kurtuluyor. Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Cengiz Ergün'ü ve çalışma arkadaşlarını yürekten kutluyorum. Çöp sorununu çözmek isteyince, konunun hiçte karmaşık olmadığı görülüyor. İnsan yeter ki, sorunu çözmek istesin. Manisa Şahin Deresi’nin ağzındaki vahşi çöplükten kurtuluyor. Sipil'de çöp nedeniyle yangınlar ve patlmama olmayacak. Çöpten süzülen sular yeraltı sularımıza karışmayacak. Dağın eteğindeki görüntü tarihe karışacak. ÇÖP SORUNU SADECE BELEDİYELERDİMİZİN DEĞİL DEVLETİN VE YURTTAŞLARIN ORTAK SORUNUDUR.İstenirse kentler çöpsüz ve çöplüksüz kentler haline getirilebelir. Bu sadece belediyelerin istemesiyle olmaz. Bunu kent halkı da istemeli. Ve çöpte geri kazanım çalışmasını evde başlatmalı. Geri kazanılacak atıkları ayrı torbalara koymalı. TEMİZ KENT, TEMİZ ÜLKE, TEMİZ TOPLUM İÇİN DEVLET BELEDİYE VE YURTTAŞLAR ELELE VERMELİ. KENTLİ YURTTAŞLAR YAPILAN ÇALIMALARA DESTEK OLMALI...  
Ekleme Tarihi: 13 Mart 2016 - Pazar
Mustafa PALA

ÇÖP DEYİP GEÇME

Yıllardır yazdığımız konuştuğumuz, Manisa'nın kanayan yarası, vahşi çöp depolama tarihe karışıyor.

Katı Atıkların Yeniden Kazanımı konusu herzaman gündemimin ilk sırasında oldu. Çöp Deyip Geçme isimli kitabım yaklaşık 12 yıl önce  2004 yılının Ekim ayında basılmıştı. Hızla tükenince hemen  ikinci basımını yapmıştık. Şimdi elimde sadece bir adet kaldı.

MANİSA'DA VAHŞİ ÇÖP TOPLAMA VE DEPOLAMA TARİHE KARIŞIYOR
ÇAĞIMIZ YENİDEN KAZANIM ÇAĞI...

Yıllardır "Manisa vahşi çöp toplama ve depolama ayıbından kurtarılmalı" dedim durdum. Bu dileğim nihayet gerçekleşiyor. Manisa katı atık bertaraf tesisine kavuşuyor. Ben olsam bertaraf tesisi demez "KATI ATIKLARIN YENİDEN KAZANIM TESİSİ" derdim. Amaçlanan ve yapılan çöpün bertaraf edilmesi değil, yeniden kazanılmasıdır. Çağımız her anlamda yeniden kazanım çağıdır.

RAHMETLİ DAYIOĞLU İLE SİPİL'DEKİ ÇÖPLÜGÜ ÇOK KUNUŞURDUK


Çöp deyip geçme kitabını, eş dost tanıdık tanımadık ayrımı yapmadan dağıttık. Kitap verdiğim dostlarımdan teşekkür edenler, hatta bunu yazılı olarak yapanlar oldu.

DAYIOĞLU KİTABIM HAKKINDAKİ GÖRÜŞLERİNİ YAZILI OLARAK BİLDİRMİŞTİ

Görüşlerini yazı ile ileten dostlarımın birisi de 29 Şubat 2016 tarihinde yitirdiğimiz M. Ertuğrul Dayıoğlu’ydu. Sayın Dayıoğlu’nun çevre konularına duyarlı yaklaştığını, sorunlara kolay uygulanabilir, pratik çözümler önerdiğini yakından biliyorum. Dayıoğlu'nun kitabımımın ikinci baskısına eklediğim yazısını bir kez daha okudum. Bazı bölümlerini burada paylaşmak istiyorum.:

Dayıoğlu “Değerli kardeşim Mustafa Pala’nın (Çöp Deyip Geçme)  kitabını bir çırpıda okudum.” diye başlamış yazısına. “Pala kitabını konuşur gibi yazmış” diyor. O nedenle kolay okunduğunu söylüyor. Dayıoğlu, yazdıkları ile benim unuttuklarımı bana anımsatmış oldu. “Pala’nın, çöp konusuna ilgi duyduğunu, daha öncede yazılar yazıp, yerel televizyonda programlar yaptığını yakından biliyorum. Kendisi ile çöp konusunu en çok konuşanlardanım. Bir gün bana, Manisa Çöplüğü’nün üzerindeki gezinen ineklerin ve keçilerin fotoğraflarını getirmişti. İnekler, plastik torbaların içine konulan, meyve ve sebze atıklarını torbaları ile birlikte yiyorlardı. Hatta veteriner olan oğlum Kutlu Dayoğlu, müdahale ettikleri bir ineğin karnından bir el arabasına yakın çöp çıktığını anlatmıştı. Ağır metaller içeren çöpler, piller dahil her türlü atığın düzensiz biçimde atıldığı vahşi çöplükten karnını doyuran inekleri ve o ineklerin sütünü için insanları düşününce, artan hastalıklara şaşmamak gerekiyor.” Sevgili Ağabeyim Dayıoğlu kitabımla ilgili düşüncelerini uzun uzun yazmış.”Pala’nın kitabında anlattığı Ümraniye çöplüğünün Manisa Çöplüğü’nden farkının olmadığını bir kez daha gördüm. Manisa Çöplüğü’de Ümraniye çöplüğü gibi bir gün patlayabilir. Allah korusun, çevresindeki gecekondular ve içindeki insanlar çöp yığınları altında can verebilir. Ben de, bu konuyu yıllardır dile getiriyorum. Hem konuşuyor, hem de yazıyorum. Çöp Deyip Geçme kitabını okurken, yazdıklarım ve söylediklerim geçti gözlerimin önünden. Hatta, Manisa Çöplüğü için yıllar önce dava bile açmıştım. Açtığım dava bitmedi sürüyor. Biliyorsunuz ülkemizde, yargı çok yavaş işliyor” diye yazıyor.

Dayıoğlu şöyle devam ediyor. "Çöp Deyip Geçme kitabını öncelikle, vakit bulup belediye yöneticileri okumalı. Belediye Meclis Üyeleri okumalı. Çevre konusuna ilgi duyan yurttaşlar okumalı. Belediye Başşkanı olduğum dönemde, böyle bir kitap çıksaydı, belediye olarak alır dağıtırdım. Belediye başkanı olan arkadaşlarıma hediye ederdim. Eline sağlık sevgili kardeşim Pala. Çöpü bile severek okunacak hale getirmişsin. Yeni Manisa Öncü Sitesinde başlattığın Katı Atıkların Yeniden Kazanımı (KAYK) Projesini yerinde gördüm. Çöp Sorununu çözmek isteyince , konunun hiçte karmaşık olmadığı görülüyor. İnsan yeterki sorunu çözmek istesin. Ben biliyorum ki, istendiğinde Manisa altı yedi ay gibi bilemedin bir yıl içinde Şahin Deresinin ağzındaki vahşi çöplükten kurtulabilir. İstenirse Manisa çöpsüz ve çöplüksüz kent olabilir."

Manisa Çöpsüz ve çöplüksüz kent olma yolunda ilerliyor değerli başkanım Dayıoğlu. Bertaraf tesislerinin temeli atıldı. Hayallerimiz gerçeğe dönüşüyor...

MANİSA SİPİL DAĞININ ETEĞİNDEKİ TEHLİKE YARATAN VAHŞİ ÇÖPLÜKTEN KURTULUYOR

MANİSA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANI CENGİZ ERGÜNÜ KUTLUYORUM.

Dediğim gibi, Dayıoğlu ile kentin sorunlarını çok konuşurduk. Şahin deresinin ağzında bulunan, Manisa'nın büyük ayıbı Manisa Çöplüğü'nü de konuşurduk.  Şimdi Manisa Vahşi Çöplük ayıbından Manisa Büyükşehir Belediyesinin girişimiyle kurtuluyor. Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Cengiz Ergün'ü ve çalışma arkadaşlarını yürekten kutluyorum.

Çöp sorununu çözmek isteyince, konunun hiçte karmaşık olmadığı görülüyor. İnsan yeter ki, sorunu çözmek istesin. Manisa Şahin Deresi’nin ağzındaki vahşi çöplükten kurtuluyor. Sipil'de çöp nedeniyle yangınlar ve patlmama olmayacak. Çöpten süzülen sular yeraltı sularımıza karışmayacak. Dağın eteğindeki görüntü tarihe karışacak.

ÇÖP SORUNU SADECE BELEDİYELERDİMİZİN DEĞİL DEVLETİN VE YURTTAŞLARIN ORTAK SORUNUDUR.İstenirse kentler çöpsüz ve çöplüksüz kentler haline getirilebelir. Bu sadece belediyelerin istemesiyle olmaz. Bunu kent halkı da istemeli. Ve çöpte geri kazanım çalışmasını evde başlatmalı. Geri kazanılacak atıkları ayrı torbalara koymalı.

TEMİZ KENT, TEMİZ ÜLKE, TEMİZ TOPLUM İÇİN DEVLET BELEDİYE VE YURTTAŞLAR ELELE VERMELİ.
KENTLİ YURTTAŞLAR YAPILAN ÇALIMALARA DESTEK OLMALI...

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve manisadenge.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.