Mustafa PALA
Köşe Yazarı
Mustafa PALA
 

GELİŞME KENTLEŞMEDİR

KENTLİ YURTTAŞ ETKİN YURTTAŞTIR. ETKİN YURTTAŞ SORAN SORGULAYAN ARAŞTIRAN YURTTAŞTIR. KENTLİ TOPLUM OLMAYI BAŞARDIĞIMIZDA AVRUPA BİRLİĞİNE GİRMEMİZİN VE UYUM SAĞLAMAMIZIN YOLU DA AÇILMIŞ OLUR.    DEMOKRASİ KENTLERDE DOĞAR KENTLERDE GELİŞİR SAĞLIKLI KENT SAĞLIKLI DEMOKRASİ DEMEKTİR Sağlıklı kentleşmeye ve kentlileşmeye örnek olarak, Yeni Manisa Projesi üzerine yazmak ve çalışmalarımız sırasında öne çıkardığımız başlıkların bazıların okuyucularımızla paylaşmak istiyorum bugün. Yaşamın başladığı, Manisa'nın en güzel yerleşimi, en güzel kent parçası olan Yeni Manisa, bir sağlıklı kentleşme ve kentlileşme projesidir.  Yeni Manisa Projesi, yararlanılması gereken birikimleri ve deneyimleri barındıran bir okul gibidir. Yeni Manisa Projesi üzerine konuşmak ve yazmak bana keyif veriyor. Dilerim okurlara da keyif verir. Yapılanlar ortada olduğu için Yeni Manisa Projesi üzerine söylediklerimiz şimdi daha iyi anlaşılıyor. Yeni Manisa Projesini özetlerken, kentleşme, kentlileşme konuları yanında kent kooperatifçiliğine ilişkin düşüncelerimi de paylaşmış olacağım. Çünkü ben, konutu çevresiyle bir bütün olarak düşünen, insana öncelik veren bir kent kooperatifçisiyim. Yeni bir kent kurarken, Yeni Manisa’da ağaçları, anıtları konutları birlikte yükseltmek kentleşme  ve kentlileşme için etkinlikler düzenlemek kent kooperatifçiliği  anlayışımızın gereğidir diyerek başladık ve öyle sürdürdük çalışmalarımızı. Yeni Manisa Projesi, kentleşmenin ve kentlileşmenin özgün bir örneğidir. Bu örneğin, yeni kentler kurmak istiyenlerin yararlanacağı bir örnek olduğunu düşünüyorum. Ada bazında yapılanma bu örnekle geldi Manisa'da tartışma gündemine. Bu örnekle birlikte site yönetimi tartışılır oldu. Manisa'da Yeni Manisa Projesiyle birlikte kent kooperatifçiliği atağa geçti... Kısaltılmış adı Manisa Birlik olan Yeni Manisa Konut Üretim Yapı Kooperatifleri Birliği olarak Manisa’nın batısında, 45 bin kişinin yaşayacağı 15 bin konutluk Yeni Manisa Projesi’ni gerçekleştirmek için başlattığımız çalışmalar tamamlandı diyebiliriz. Yeni Manisa Projesi, kentleşme ve kentlileşmenin bütünlük içinde ele alındığı, konutun çevresiyle bir bütün olarak düşünüldüğü, farklı bir kent dokusu oluşturma ve kentli yurttaş olma, kısaca kentleşme ve kentlileşme çalışmasıdır şeklinde özetlenebilir. Yeni Manisa Projesi,  kent dokusu yaratmada ve kentlileşmede özgün yanları bulunan bir projedir. KONUTLARDAN ÖNCE AĞAÇLAR   Yeni bir kent dokusu yaratma çalışmasına başlamadan önce yaptığımız ilk saptama: Yeni Manisa’da ağaçları, anıtları, sosyal donatıları ve konutları birlikte yükseltmek, kentleşme ve kentleşme için etkinlikler düzenlemek kent kooperatifçiliği anlayışımızın gereği olacaktır şeklindeydi. Üretimin her aşamasında bu saptamaya uyulmuş, yerleşim planına göre ağaçların dikilmesine konut temellerinin atılmasıyla başlanmış, konutlar bittiğinde dikilen ağaçların boyu konutları çoktan aşmıştır. Anıtlar konutlardan önce yapılmış, sosyal donatıların üretilmesi konutlardan önce tamamlanmış ve kullanılmaya başlanmıştır. Tüm bunları fiziki çevrenin sosyal çevreyi değiştireceğini düşünerek yaptık. Her sabah konutlarından çıkanların yolu alanlarda kesişsin istedik. Yaptığımız alanlarda, parklarda bahçelerde, insanlar birbirleriyle selamlaştığını görüp mutlu olduk.   KENTLER BÜYÜDÜKÇE YALNIZLIKLAR DA BÜYÜYOR   Kentler büyüdükçe yalnızlıklar da büyüyor. Yalnızlaşan kent insanının yalnızlığını aşmasını kolaylaştıracak mekanların azlığı dikkate alınarak, sosyal donatılara,  insanların “bizim” diyebileceği mekanlara ağırlık verdik. Köydeki insanların yolları mutlaka köy meydanından geçer. Yolları köy meydanında kesişen köylüler birbirleriyle selamlaşıp hal hatır sorarlar. Çeşme başında buluşan kadınlar, birbirleriyle konuşurlar. Kentteki insan kalabalıklar içinde daha yalnızken, köydeki insan çokluğun getirdiği mutluluğu yaşar. Bu nedenle Yeni Manisa yerleşim planları yapılırken, ortak alanlar geniş tutuldu. KENTLERİMİZİN TÜMÜ BÖLÜNMÜŞ KENTLER DURUMUNDADIR Ülkemizin kentlerinin tamamına yakını “Bölünmüş Kentler” durumundadır. Gecekondular kenti ile apartmanlar kenti, varlıklı kesimlerin oturduğu kent ile yoksul kesimlerin oturduğu kent bölünmüş kentlerin tartışılmaz varlığını, gözler önüne sermektedir. Kentlerimizde, göç veren kentlerin adıyla anılan mahalleler vardır. Kentlerimizin bölünmüşlüğü, ulusal dayanışmanın, toplumsal barışın güçlendirilmesini ve kentli yurttaş olmayı zorlaştırmaktadır.  Bölünmüşlüğü gidermek için Yeni Manisa’da her etnik kökenden, her inançtan insanın bir arada olması için çalışıldı ve bu amaca da büyük ölçüde ulaşıldı. Öncü yerleşiminde bir anlamda ANADOLU SENTEZİ gerçekleştirilerek, bölünmüş kent görünümü giderilmeye çalışıldı. “Bir Kent Kooperatifinin Özgün Öyküsü Anadolu Sentezi” kitabımda Öncü Yerleşiminde yaptığımız çalışmaları anlattım. Öncü Sitesi’nde ülkenin her yöresinden gelmiş insanlar var. Öncü’de ve Yeni Manisa’daki diğer sitelerde konut sahibi olmayı ortak amaç edindiler. Bu amacın gerçekleşmesi sırasında, genel kurullarda, düzenlenen etkinliklerde birlikte oldular. Birlikte olmanın yararını konut sahibi olarak somut biçimde gördükleri için, birlikteliklerini kent yaşamının diğer alanlarına da taşıdılar. Konutlarını kura ile belirlediler. Farklı yörelerden gelen insanlar komşu oldular. Ülkenin değişik yörelerinden gelen insanların çocukları aynı bahçede, aynı meydanda oynuyorlar. Hızla sosyalleşiyorlar. Kentleşme ve kentlileşme sürecini birlikte yaşıyorlar. Gelir düzeylerindeki farklılığın da yarattığı bölünmüşlük, aynı alan içinde farklı tipte, bahçeli iki - üç katlı ve çok katlı apartmanlar üretilerek giderilmeye çalışıldı. Örneğin 187 kişi olan Öncü Sitesi kat malikinin 52’si bahçeli konutlarda 135’i de beş katlı, her birinde 15 daire bulunan 9 blokta oturuyor. Öncü yerleşiminde oturan fabrika sahibi de var. Fabrika sahibinin fabrikasında çalışan işçi de var. Doktor, mühendis, öğretmen de var, okuması yazması olmayan da var. Farklılıkların çokluğu sorun değil, zenginlik yaratıyor. Sorunların çözümünü kolaylaştırıyor. Küçük konut büyük mutluluk diyerek, küçük konut üretimini başlattık. Küçük konuta gösterilen ilgi, doğru karar verdiğimizin kanıtı oldu. Yeni Manisa'da 700'den fazla 1+1 konut ürettik. Küçük konutları üretirken ortak alanları büyük tuttuk. Küçülen ailelerle birlikte konutlarda küçülecek ve küçük konut geleceğin yaşam biçimi olacaktır. GELENEK OLUŞTURMAK   Birlikte yaşamı güzelleştirmenin zenginleştirmenin yolunun, GELENEK OLUŞTURMAK olduğunu düşünerek, Yeni Manisa’da kendi geleneklerimizi oluşturmak için kararlı biçimde çalıştık. Toplumun çimentosu içindeki demirler gelenekler, beton ise, karşılıklı sevgi ve saygıdır. Gelenekleri olmayan toplumlar, en küçük depremlerde sarsılan yıkılan binalara benzer. Kooperatif ve site genel kurullarını demokrasi okulları gibi gördük; eğitim süreçlerine dönüştürdük. GELENEKLERİMİZİ YİTİRMEYELİM Hızlı ve çarpık kentleşmeyle birlikte geleneklerimizi yitirdik. Yitirdiklerimizin yerine yenilerini koyamadık. Doğan boşluktan da Arabesk kültür çıktı. Yitirdiğimiz geleneklerimiz arasında, bayramlar ve bayramlaşmalar var. Dayanışma ve yardımlaşma var. Günümüzde İmeceden hiç söz edilmiyor. Gemisini kurtarana kaptan deniliyor. Bayram tatilini fırsat bilenler, tatil yörelerine taşınıyor. Bayramlarda kent sokakları boşalıveriyor. Bırakın kent halkının, bırakın mahallelinin birbirini tanıyıp selamlaşmasını aynı apartmanda oturanlar bile birbirlerini tanımıyorlar. İnsan ilişkilerinin sıcaklığını yaşayamıyorlar. Birbirlerine dokunamıyorlar. İmece geleneğini yeniden gündeme taşımak için, birlikte ağaçlar dikiyoruz. Birlikteliğin güzelliğini her etkinlikte yaşamaya çalışıyoruz. Hangi noktaya geldiğimizi de arada bir test ediyoruz. Yeni Kentleşme modelimizin özü kentlileşmedir. Yeni bir kent kurarken amacımız yeni kentli yurttaşın çoğalıp etkinleşmesine de katkı yapmak istiyorduk. İnsanlar tek sesliliğin kolaycılığına kapılıp gidiyorlar. Olması gereken çok sesliliğin uyumlu birlikteliğidir.  Farklılıkların sorun olarak değil zenginlik olarak görülmesidir. Yeni bir kent kurma ve kentli olma çabaları aralıksız sürdürülmeli. Sivil inisiyatif güçlendirilmelidir. Yeni kentlerin kurulmasında ve konut üretiminde anahtar teslimi son değil, kentlileşmenin başlangıcı olarak görülmeli. Site Yönetimleri oluşturulmalı. Kat Malikleri genel kurulları yasal zorunluluk olduğu için değil gerekli görüldüğü için yapılmalı. Site yönetimlerinin demokrasinin en küçük birimi olduğu unutulmamalıdır. Kent içinde aynı apartmanda oturanlar bile birbirini tanımıyor ama Yeni Manisa’da bırakın aynı apartmanı, bırakın aynı siteyi tüm Yeni Manisalılar birbirlerini tanıyorlar ve karşılaştıklarında selamlaşıyorlar. Bunun sağlanmasında, genel kurulların, site yönetim toplantılarının etkili olduğunu düşünüyorum. Birliktelikler artınca sivil inisiyatif de güçleniyor... BİRLİKTE VAROLMAK İNSAN OLMANIN GEREĞİDİR.   Birlikte var olmak, insan olmanın gereğidir. Birlikte var olmanın amaçlandığı toplumlarda, yarışmanın yerini dayanışma alıyor.. Yıllardır Yeni Manisa’da dayanışma yapıyoruz. Barış Alanı’nda farklı etnik kökenlerden farklı kültürlerden, gelen insanlarla birlikte barış, kardeşlik ve dayanışmayı güçlendirerek yaşıyoruz. Umarım bir gün, yapılanlar sosyologların araştırmacıların dikkatini çeker, araştırır ve yazarlar. Kentleşme ve kentlileşme ülkemizin önde gelen sorunu olduğu için, Yeni Manisa gibi özgün örnekler öne çıkarılarak, kentleşme ve kentlileşme özendirilebilir. BENİM DEDİKLERİMİZİ ÖNEMSEDİĞİMİZ GİBİ BİZİM DEDİKLERİMİZİ DE ÖNEMSEMELİYİZ. Gelenek oluşturmak için insanların paylaşabileceği Barış Alanı gibi ortak mekânlara ihtiyacı olduğunu bildiğim için, “benim” denilebilecek mekânlardan çok, “bizim” denilebilecek mekânlara öncelik verdik. Bizim denilen mekânları öne çıkarmak için, anıtlarla donattık. Yeni Manisa'daki anıt sayısının Manisa'nın tümündeki anıt sayısından fazla olduğunu biliyorum. DEPREMİ UNUTMADIK   Yeni kent dokuları, yeni yerleşim alanları üretirken depreme karşı gerekli önlemler mutlaka alınmalıdır. Önlemler yasal zorunluluk olduğu için değil, yaşamsal gereklilik olduğu için alınmalıdır. 1990 yılında Yeni Manisa Projesi alanında zemin etüdü yaptırdığımızda, zemin etüdü yasal bir zorunluluk değildi. Biz insanımız için gerekli gördüğümüzden zemin etüdü yaptırdık ve etüde göre projelerimizi ürettik. Çok katlı konutlar yerine, bahçeli ve az katlı konutlar önerdiğimizde Manisa’nın deprem bölgesi olduğu gerçeğini göz önünde tuttuk. İnşaatlarda hazır beton kullanılması şimdilerde zorunlu olsun diye tartışılırken biz on yıl önce konutlarımızda hazır beton kullandık. Manisa’ya ilk beton test preslerinden birisini Manisa Birlik olarak biz getirdik. Sağlam konutlar üretmeye özen gösteriyoruz. Kent denilince aklımıza rant gelmiyor... KENTLEŞME GÜNÜMÜZDE ARTIK GELİŞME ANLAMINA KULLANILIR OLDU KENTLİ OLMA DA YURTTAŞ OLMA ANLAMINA GELİYOR. Yeni Manisa Projesi, yeşili alanı bol, her türlü ve yeterli sosyal kültürel donatıları olan, içinde mutlu biçimde yaşanacak, konutları ve çevresiyle, dayanışmanın yararını, konut gibi önemli bir sorununu çözerek somut biçimde öngörmüş ve bunu kent yaşamının her alanına taşımaya hazır insanların yaşayacağı, yeni bir kent projesidir. Çağdaş uygarlık düzeyine ulaşıp aşmak için hem kentleşeceğiz, hem de kentlileşeceğiz. Kentleşme ve kentlileşmeyi hiç dilimizden düşürmüyoruz.   Bu kavramlara vurgu yaparak sürekli eğitim çalışmaları yapıyoruz. Sanat ve kültür etkinliklerine öncelik veriyoruz. Manisa Birlik ve birliğe bağlı kooperatiflerin yöneticileri olarak, yıllardır her ortamda tekrarladığımız düşüncelerimiz ve saptamalarımız var. Bunları her fırsatta çevreyle paylaşıyoruz. Sorunların çözümü için, uygarca tartışmaktan ve uzlaşmaktan başka yolumuzun olmadığını da biliyoruz. Bu bilincin yerleşmesi için uğraş veriyoruz. Konuşurken, tartışırken kullandığımız kavramlar, bu kavramlara yüklediğimiz anlamlar iyi anlatılıp, iyi anlaşıldığında ve bu konularda ortak bir dil oluştuğunda dayanışmamızın daha da güçlendiğini sorunlara daha kolay çözümler bulabildiğimizi gördük.. Yeni Manisa Konut Üretim Yapı Kooperatifleri Birliği, Yeni Manisa Projesi’ni gerçekleştirmek üzere 1987 yılında kuruldu. Kuruluşundan bu yana, Yeni Manisa Projesinin gerçekleşmesi için yaptığımız çalışmaların yanında, kentleşme-kentlileşme, sivil toplum, kültür sanat, yerelleşme gibi konuların tartışılması ve geliştirilmesi süreçlerinin içinde olmaya özen gösterdik. Bu tür çalışmaların içinde olmayı sivil toplum kuruluşu olmanın gereği saydık. YENİ MANİSA PROJESİ Yeni Manisa Projesi, yeşili bol, her türlü ve yeterli sosyal kültürel donatıları olan, içinde mutlu biçimde yaşanacak, konutları ve çevresiyle bir bütündür. Yeni Manisa Projesi, dayanışmanın yararını, konut gibi önemli bir sorununu çözerek somut biçimde gören ve bunu kent yaşamının her alanına taşımaya hazır insanların yaşadığı, yeni bir kent projesidir. Manisa’nın güneyindeki Spil Dağı doğal engeli, kuzeyindeki verimli Gediz Ovası doğusunda bulunan gecekondular nedeniyle, büyüme alanı olarak salt batı yönü kalmaktadır. Eğer Yeni Manisa Projesi olmasaydı, Manisa’nın Batısı da gecekondularla kuşatılmış olacaktı. Yeni Manisa Projesinde planlamaya temel oluşturan yaklaşım ünite planlama kavramıdır. Proje alanı içerisinde rasyonel uygulama süreçlerini gündeme getirecek hem şekil olarak, hem de bir bütünün parçası olarak işlev görecek esnek bir planlama yaklaşımı olarak geliştirilen ünite planlama kavramı projenin temel unsurunu oluşturmaktadır. Klasik parselasyon sisteminin dışında örgütlenme biçimini yansıtıcı bir öğe olan konut adaları yaklaşımı planlamada esas alınmıştır. Bunun ardında yatan temel mantık, kullanıcı kitlelerin kendi örgütlenme modelleri çerçevesinde yaşam çevrelerine ilişkin temel kararlarda daha belirleyici bir konuma sahip olmalarıdır. Bu alanda sadece servis girişleri ve yapılaşma koşulları emsal olarak belirlenmiş adalarda, konut dışı kullanımların konut sahibi olacakların istemleri doğrultusunda düzenlenmesine açık bir sistem kullanılmıştır. Bu yaklaşım Öncü Yerleşiminde yeni özgün örneklerin üretilmesini kolaylaştırmıştır. ESKİ KENTİ KORUMANIN, GEÇMİŞLE GELECEK ARASINA KÖPRÜLER KURMANIN YOLUN YENİ KENTİ KURMAKTIR. Eski kenti korumanın tek yolunun yeni kenti kurmak olduğuna inanıyoruz Yeni Manisa’yı kurmakla Eski Manisa’nın korunmasına katkıda bulunduğumuzu düşünüyoruz. Keşke yeni kenti planlamakta ve kurmakta geç kalınmasaydı demekten kendimi alamıyorum. KENTLER İNTİKAM ALIR Düzensiz biçimde büyüttüğümüz kentlerin intikam aldığını da unutmayacağız. Bu nedenle yeni düzenli kentler kurmalıyız.  Kurduğumuz kentlerde etik ve estetik ayrılmaz ikili olacaktır. Yeni Manisa'da yollarımızın kesiştiği selamlaştığımız alanlarımız var. Birlikte olabileceğimiz sosyal donatılarımız var. Sağlıklı kentleşme ve kentlileşme toplumsal barışın ve dayanışmanın güvencesidir   Altını çizerek bir daha yinelemeliyim ki; Sağlıklı kentleşme olmadan gelişme kentlileşme olmadan demokrasi olmuyor. Türkiye kentleşerek gelişecek, çağdaş demokrasisini kentlileşerek güçlendirecektir. Kentleşme ve kentlileşme ile birlikte Sivil Toplum Örgütleri ve sivil insiyatif gelişip güçlenecektir.  Böylece ulusal ve uluslararası dayanışma ve barışa büyük katkı sağlanmış olacaktır. Yeni Manisa Projesi ile karşılıklı sevgi, saygı ve iyi komşuluk ilişkileri, çevreye uyum, doğa sevgisi, barış, kardeşlik, dayanışma gibi evrensel değerlerin korunup güçlendirilmesi ve yepyeni umutların filizlendirileceği yeni bir yerleşim, sağlıklı kentleşme ve kentlileşme olarak özetleyebileceğimiz yeni bir yaşam biçimi amaçladık ve bu amacımızın gelişmesi için var gücümüzle çalıştık... Yeni Manisa Projesi, yeni yerleşimler kurulurken, örnek alınması gereken bir projedir. Projenin gerçekleştirilmesi için yaptığımız çalışma sürecinde elde ettiğimiz bilgi birikimi ve kazanılan deneyim toplumun ortak malı olarak görülmeli ve mutlaka yararlanılmalıdır. ÇAĞDAŞ TOPLUM ÖDÜLLENDİREN TOPLUMDUR Bu proje bir Avrupa kentinde gerçekleştirilmiş olsaydı, bu projenin sahiplerine ulusal düzeyde ödüller verilirdi. Adları ve anıları yaşatılırdı. Ne yazık ki, yöneticilerimiz ödüllendirmeyi, halkımız teşekkür etmeyi yetince bilmiyor. Yıkıcı eleştiride üstümüze yok, ancak yapıcı eleştiride ve katkıda çok yetersiz kalıyoruz. İnsanları yukarı çekmek için çalışanlardan çok, ayağından aşağıya çekmek için asılanlar oluyor. Bunlarda proje ile kazanılan deneyimlerdir... Taş üstüne taş koyanlar, sorunları çözenler, gelişmeye katkı yapanlar, uygarlığa yol açanlar ödüllendirilmeli. Ödüllendirme insanlar öldükten sonra değil, insanlar yaşarken yapılmalı...                                                                                                                                                                                                MUSTAFA PALA                                                                                                   Kent Kooperatifçisi                                                                                                  Manisa Birlik Başkanı  
Ekleme Tarihi: 14 Aralık 2015 - Pazartesi
Mustafa PALA

GELİŞME KENTLEŞMEDİR

KENTLİ YURTTAŞ ETKİN YURTTAŞTIR.

ETKİN YURTTAŞ SORAN SORGULAYAN ARAŞTIRAN YURTTAŞTIR.

KENTLİ TOPLUM OLMAYI BAŞARDIĞIMIZDA AVRUPA BİRLİĞİNE GİRMEMİZİN VE UYUM SAĞLAMAMIZIN YOLU DA AÇILMIŞ OLUR. 

 

DEMOKRASİ KENTLERDE DOĞAR KENTLERDE GELİŞİR

SAĞLIKLI KENT SAĞLIKLI DEMOKRASİ DEMEKTİR

Sağlıklı kentleşmeye ve kentlileşmeye örnek olarak, Yeni Manisa Projesi üzerine yazmak ve çalışmalarımız sırasında öne çıkardığımız başlıkların bazıların okuyucularımızla paylaşmak istiyorum bugün. Yaşamın başladığı, Manisa'nın en güzel yerleşimi, en güzel kent parçası olan Yeni Manisa, bir sağlıklı kentleşme ve kentlileşme projesidir.  Yeni Manisa Projesi, yararlanılması gereken birikimleri ve deneyimleri barındıran bir okul gibidir. Yeni Manisa Projesi üzerine konuşmak ve yazmak bana keyif veriyor. Dilerim okurlara da keyif verir. Yapılanlar ortada olduğu için Yeni Manisa Projesi üzerine söylediklerimiz şimdi daha iyi anlaşılıyor.

Yeni Manisa Projesini özetlerken, kentleşme, kentlileşme konuları yanında kent kooperatifçiliğine ilişkin düşüncelerimi de paylaşmış olacağım. Çünkü ben, konutu çevresiyle bir bütün olarak düşünen, insana öncelik veren bir kent kooperatifçisiyim.

Yeni bir kent kurarken, Yeni Manisa’da ağaçları, anıtları konutları birlikte yükseltmek kentleşme  ve kentlileşme için etkinlikler düzenlemek kent kooperatifçiliği  anlayışımızın gereğidir diyerek başladık ve öyle sürdürdük çalışmalarımızı. Yeni Manisa Projesi, kentleşmenin ve kentlileşmenin özgün bir örneğidir. Bu örneğin, yeni kentler kurmak istiyenlerin yararlanacağı bir örnek olduğunu düşünüyorum. Ada bazında yapılanma bu örnekle geldi Manisa'da tartışma gündemine. Bu örnekle birlikte site yönetimi tartışılır oldu. Manisa'da Yeni Manisa Projesiyle birlikte kent kooperatifçiliği atağa geçti...

Kısaltılmış adı Manisa Birlik olan Yeni Manisa Konut Üretim Yapı Kooperatifleri Birliği olarak Manisa’nın batısında, 45 bin kişinin yaşayacağı 15 bin konutluk Yeni Manisa Projesi’ni gerçekleştirmek için başlattığımız çalışmalar tamamlandı diyebiliriz.

Yeni Manisa Projesi, kentleşme ve kentlileşmenin bütünlük içinde ele alındığı, konutun çevresiyle bir bütün olarak düşünüldüğü, farklı bir kent dokusu oluşturma ve kentli yurttaş olma, kısaca kentleşme ve kentlileşme çalışmasıdır şeklinde özetlenebilir. Yeni Manisa Projesi,  kent dokusu yaratmada ve kentlileşmede özgün yanları bulunan bir projedir.

KONUTLARDAN ÖNCE AĞAÇLAR
 

Yeni bir kent dokusu yaratma çalışmasına başlamadan önce yaptığımız ilk saptama: Yeni Manisa’da ağaçları, anıtları, sosyal donatıları ve konutları birlikte yükseltmek, kentleşme ve kentleşme için etkinlikler düzenlemek kent kooperatifçiliği anlayışımızın gereği olacaktır şeklindeydi. Üretimin her aşamasında bu saptamaya uyulmuş, yerleşim planına göre ağaçların dikilmesine konut temellerinin atılmasıyla başlanmış, konutlar bittiğinde dikilen ağaçların boyu konutları çoktan aşmıştır. Anıtlar konutlardan önce yapılmış, sosyal donatıların üretilmesi konutlardan önce tamamlanmış ve kullanılmaya başlanmıştır.

Tüm bunları fiziki çevrenin sosyal çevreyi değiştireceğini düşünerek yaptık. Her sabah konutlarından çıkanların yolu alanlarda kesişsin istedik. Yaptığımız alanlarda, parklarda bahçelerde, insanlar birbirleriyle selamlaştığını görüp mutlu olduk.
 

KENTLER BÜYÜDÜKÇE YALNIZLIKLAR DA BÜYÜYOR
 

Kentler büyüdükçe yalnızlıklar da büyüyor. Yalnızlaşan kent insanının yalnızlığını aşmasını kolaylaştıracak mekanların azlığı dikkate alınarak, sosyal donatılara,  insanların “bizim” diyebileceği mekanlara ağırlık verdik. Köydeki insanların yolları mutlaka köy meydanından geçer. Yolları köy meydanında kesişen köylüler birbirleriyle selamlaşıp hal hatır sorarlar. Çeşme başında buluşan kadınlar, birbirleriyle konuşurlar. Kentteki insan kalabalıklar içinde daha yalnızken, köydeki insan çokluğun getirdiği mutluluğu yaşar. Bu nedenle Yeni Manisa yerleşim planları yapılırken, ortak alanlar geniş tutuldu.

KENTLERİMİZİN TÜMÜ BÖLÜNMÜŞ KENTLER DURUMUNDADIR

Ülkemizin kentlerinin tamamına yakını “Bölünmüş Kentler” durumundadır. Gecekondular kenti ile apartmanlar kenti, varlıklı kesimlerin oturduğu kent ile yoksul kesimlerin oturduğu kent bölünmüş kentlerin tartışılmaz varlığını, gözler önüne sermektedir. Kentlerimizde, göç veren kentlerin adıyla anılan mahalleler vardır. Kentlerimizin bölünmüşlüğü, ulusal dayanışmanın, toplumsal barışın güçlendirilmesini ve kentli yurttaş olmayı zorlaştırmaktadır.  Bölünmüşlüğü gidermek için Yeni Manisa’da her etnik kökenden, her inançtan insanın bir arada olması için çalışıldı ve bu amaca da büyük ölçüde ulaşıldı. Öncü yerleşiminde bir anlamda ANADOLU SENTEZİ gerçekleştirilerek, bölünmüş kent görünümü giderilmeye çalışıldı. “Bir Kent Kooperatifinin Özgün Öyküsü Anadolu Sentezi” kitabımda Öncü Yerleşiminde yaptığımız çalışmaları anlattım. Öncü Sitesi’nde ülkenin her yöresinden gelmiş insanlar var. Öncü’de ve Yeni Manisa’daki diğer sitelerde konut sahibi olmayı ortak amaç edindiler. Bu amacın gerçekleşmesi sırasında, genel kurullarda, düzenlenen etkinliklerde birlikte oldular. Birlikte olmanın yararını konut sahibi olarak somut biçimde gördükleri için, birlikteliklerini kent yaşamının diğer alanlarına da taşıdılar. Konutlarını kura ile belirlediler. Farklı yörelerden gelen insanlar komşu oldular. Ülkenin değişik yörelerinden gelen insanların çocukları aynı bahçede, aynı meydanda oynuyorlar. Hızla sosyalleşiyorlar. Kentleşme ve kentlileşme sürecini birlikte yaşıyorlar.

Gelir düzeylerindeki farklılığın da yarattığı bölünmüşlük, aynı alan içinde farklı tipte, bahçeli iki - üç katlı ve çok katlı apartmanlar üretilerek giderilmeye çalışıldı. Örneğin 187 kişi olan Öncü Sitesi kat malikinin 52’si bahçeli konutlarda 135’i de beş katlı, her birinde 15 daire bulunan 9 blokta oturuyor. Öncü yerleşiminde oturan fabrika sahibi de var. Fabrika sahibinin fabrikasında çalışan işçi de var. Doktor, mühendis, öğretmen de var, okuması yazması olmayan da var. Farklılıkların çokluğu sorun değil, zenginlik yaratıyor. Sorunların çözümünü kolaylaştırıyor.

Küçük konut büyük mutluluk diyerek, küçük konut üretimini başlattık. Küçük konuta gösterilen ilgi, doğru karar verdiğimizin kanıtı oldu. Yeni Manisa'da 700'den fazla 1+1 konut ürettik. Küçük konutları üretirken ortak alanları büyük tuttuk. Küçülen ailelerle birlikte konutlarda küçülecek ve küçük konut geleceğin yaşam biçimi olacaktır.

GELENEK OLUŞTURMAK
 

Birlikte yaşamı güzelleştirmenin zenginleştirmenin yolunun, GELENEK OLUŞTURMAK olduğunu düşünerek, Yeni Manisa’da kendi geleneklerimizi oluşturmak için kararlı biçimde çalıştık. Toplumun çimentosu içindeki demirler gelenekler, beton ise, karşılıklı sevgi ve saygıdır. Gelenekleri olmayan toplumlar, en küçük depremlerde sarsılan yıkılan binalara benzer. Kooperatif ve site genel kurullarını demokrasi okulları gibi gördük; eğitim süreçlerine dönüştürdük.

GELENEKLERİMİZİ YİTİRMEYELİM

Hızlı ve çarpık kentleşmeyle birlikte geleneklerimizi yitirdik. Yitirdiklerimizin yerine yenilerini koyamadık. Doğan boşluktan da Arabesk kültür çıktı. Yitirdiğimiz geleneklerimiz arasında, bayramlar ve bayramlaşmalar var. Dayanışma ve yardımlaşma var. Günümüzde İmeceden hiç söz edilmiyor. Gemisini kurtarana kaptan deniliyor. Bayram tatilini fırsat bilenler, tatil yörelerine taşınıyor. Bayramlarda kent sokakları boşalıveriyor. Bırakın kent halkının, bırakın mahallelinin birbirini tanıyıp selamlaşmasını aynı apartmanda oturanlar bile birbirlerini tanımıyorlar. İnsan ilişkilerinin sıcaklığını yaşayamıyorlar. Birbirlerine dokunamıyorlar. İmece geleneğini yeniden gündeme taşımak için, birlikte ağaçlar dikiyoruz. Birlikteliğin güzelliğini her etkinlikte yaşamaya çalışıyoruz. Hangi noktaya geldiğimizi de arada bir test ediyoruz.

Yeni Kentleşme modelimizin özü kentlileşmedir. Yeni bir kent kurarken amacımız yeni kentli yurttaşın çoğalıp etkinleşmesine de katkı yapmak istiyorduk. İnsanlar tek sesliliğin kolaycılığına kapılıp gidiyorlar. Olması gereken çok sesliliğin uyumlu birlikteliğidir.  Farklılıkların sorun olarak değil zenginlik olarak görülmesidir. Yeni bir kent kurma ve kentli olma çabaları aralıksız sürdürülmeli. Sivil inisiyatif güçlendirilmelidir.


Yeni kentlerin kurulmasında ve konut üretiminde anahtar teslimi son değil, kentlileşmenin başlangıcı olarak görülmeli. Site Yönetimleri oluşturulmalı. Kat Malikleri genel kurulları yasal zorunluluk olduğu için değil gerekli görüldüğü için yapılmalı. Site yönetimlerinin demokrasinin en küçük birimi olduğu unutulmamalıdır.

Kent içinde aynı apartmanda oturanlar bile birbirini tanımıyor ama Yeni Manisa’da bırakın aynı apartmanı, bırakın aynı siteyi tüm Yeni Manisalılar birbirlerini tanıyorlar ve karşılaştıklarında selamlaşıyorlar. Bunun sağlanmasında, genel kurulların, site yönetim toplantılarının etkili olduğunu düşünüyorum. Birliktelikler artınca sivil inisiyatif de güçleniyor...

BİRLİKTE VAROLMAK İNSAN OLMANIN GEREĞİDİR.

 

Birlikte var olmak, insan olmanın gereğidir. Birlikte var olmanın amaçlandığı toplumlarda, yarışmanın yerini dayanışma alıyor.. Yıllardır Yeni Manisa’da dayanışma yapıyoruz. Barış Alanı’nda farklı etnik kökenlerden farklı kültürlerden, gelen insanlarla birlikte barış, kardeşlik ve dayanışmayı güçlendirerek yaşıyoruz. Umarım bir gün, yapılanlar sosyologların araştırmacıların dikkatini çeker, araştırır ve yazarlar. Kentleşme ve kentlileşme ülkemizin önde gelen sorunu olduğu için, Yeni Manisa gibi özgün örnekler öne çıkarılarak, kentleşme ve kentlileşme özendirilebilir.

BENİM DEDİKLERİMİZİ ÖNEMSEDİĞİMİZ GİBİ BİZİM DEDİKLERİMİZİ DE ÖNEMSEMELİYİZ.

Gelenek oluşturmak için insanların paylaşabileceği Barış Alanı gibi ortak mekânlara ihtiyacı olduğunu bildiğim için, “benim” denilebilecek mekânlardan çok, “bizim” denilebilecek mekânlara öncelik verdik. Bizim denilen mekânları öne çıkarmak için, anıtlarla donattık. Yeni Manisa'daki anıt sayısının Manisa'nın tümündeki anıt sayısından fazla olduğunu biliyorum.

DEPREMİ UNUTMADIK
 

Yeni kent dokuları, yeni yerleşim alanları üretirken depreme karşı gerekli önlemler mutlaka alınmalıdır. Önlemler yasal zorunluluk olduğu için değil, yaşamsal gereklilik olduğu için alınmalıdır. 1990 yılında Yeni Manisa Projesi alanında zemin etüdü yaptırdığımızda, zemin etüdü yasal bir zorunluluk değildi. Biz insanımız için gerekli gördüğümüzden zemin etüdü yaptırdık ve etüde göre projelerimizi ürettik.

Çok katlı konutlar yerine, bahçeli ve az katlı konutlar önerdiğimizde Manisa’nın deprem bölgesi olduğu gerçeğini göz önünde tuttuk. İnşaatlarda hazır beton kullanılması şimdilerde zorunlu olsun diye tartışılırken biz on yıl önce konutlarımızda hazır beton kullandık. Manisa’ya ilk beton test preslerinden birisini Manisa Birlik olarak biz getirdik. Sağlam konutlar üretmeye özen gösteriyoruz. Kent denilince aklımıza rant gelmiyor...

KENTLEŞME GÜNÜMÜZDE ARTIK GELİŞME ANLAMINA KULLANILIR OLDU

KENTLİ OLMA DA YURTTAŞ OLMA ANLAMINA GELİYOR.

Yeni Manisa Projesi, yeşili alanı bol, her türlü ve yeterli sosyal kültürel donatıları olan, içinde mutlu biçimde yaşanacak, konutları ve çevresiyle, dayanışmanın yararını, konut gibi önemli bir sorununu çözerek somut biçimde öngörmüş ve bunu kent yaşamının her alanına taşımaya hazır insanların yaşayacağı, yeni bir kent projesidir.

Çağdaş uygarlık düzeyine ulaşıp aşmak için hem kentleşeceğiz, hem de kentlileşeceğiz. Kentleşme ve kentlileşmeyi hiç dilimizden düşürmüyoruz.   Bu kavramlara vurgu yaparak sürekli eğitim çalışmaları yapıyoruz. Sanat ve kültür etkinliklerine öncelik veriyoruz.

Manisa Birlik ve birliğe bağlı kooperatiflerin yöneticileri olarak, yıllardır her ortamda tekrarladığımız düşüncelerimiz ve saptamalarımız var. Bunları her fırsatta çevreyle paylaşıyoruz.

Sorunların çözümü için, uygarca tartışmaktan ve uzlaşmaktan başka yolumuzun olmadığını da biliyoruz. Bu bilincin yerleşmesi için uğraş veriyoruz.

Konuşurken, tartışırken kullandığımız kavramlar, bu kavramlara yüklediğimiz anlamlar iyi anlatılıp, iyi anlaşıldığında ve bu konularda ortak bir dil oluştuğunda dayanışmamızın daha da güçlendiğini sorunlara daha kolay çözümler bulabildiğimizi gördük..

Yeni Manisa Konut Üretim Yapı Kooperatifleri Birliği, Yeni Manisa Projesi’ni gerçekleştirmek üzere 1987 yılında kuruldu. Kuruluşundan bu yana, Yeni Manisa Projesinin gerçekleşmesi için yaptığımız çalışmaların yanında, kentleşme-kentlileşme, sivil toplum, kültür sanat, yerelleşme gibi konuların tartışılması ve geliştirilmesi süreçlerinin içinde olmaya özen gösterdik. Bu tür çalışmaların içinde olmayı sivil toplum kuruluşu olmanın gereği saydık.

YENİ MANİSA PROJESİ

Yeni Manisa Projesi, yeşili bol, her türlü ve yeterli sosyal kültürel donatıları olan, içinde mutlu biçimde yaşanacak, konutları ve çevresiyle bir bütündür.

Yeni Manisa Projesi, dayanışmanın yararını, konut gibi önemli bir sorununu çözerek somut biçimde gören ve bunu kent yaşamının her alanına taşımaya hazır insanların yaşadığı, yeni bir kent projesidir.

Manisa’nın güneyindeki Spil Dağı doğal engeli, kuzeyindeki verimli Gediz Ovası doğusunda bulunan gecekondular nedeniyle, büyüme alanı olarak salt batı yönü kalmaktadır. Eğer Yeni Manisa Projesi olmasaydı, Manisa’nın Batısı da gecekondularla kuşatılmış olacaktı.

Yeni Manisa Projesinde planlamaya temel oluşturan yaklaşım ünite planlama kavramıdır. Proje alanı içerisinde rasyonel uygulama süreçlerini gündeme getirecek hem şekil olarak, hem de bir bütünün parçası olarak işlev görecek esnek bir planlama yaklaşımı olarak geliştirilen ünite planlama kavramı projenin temel unsurunu oluşturmaktadır.

Klasik parselasyon sisteminin dışında örgütlenme biçimini yansıtıcı bir öğe olan konut adaları yaklaşımı planlamada esas alınmıştır. Bunun ardında yatan temel mantık, kullanıcı kitlelerin kendi örgütlenme modelleri çerçevesinde yaşam çevrelerine ilişkin temel kararlarda daha belirleyici bir konuma sahip olmalarıdır. Bu alanda sadece servis girişleri ve yapılaşma koşulları emsal olarak belirlenmiş adalarda, konut dışı kullanımların konut sahibi olacakların istemleri doğrultusunda düzenlenmesine açık bir sistem kullanılmıştır. Bu yaklaşım Öncü Yerleşiminde yeni özgün örneklerin üretilmesini kolaylaştırmıştır.


ESKİ KENTİ KORUMANIN, GEÇMİŞLE GELECEK ARASINA KÖPRÜLER KURMANIN YOLUN YENİ KENTİ KURMAKTIR.

Eski kenti korumanın tek yolunun yeni kenti kurmak olduğuna inanıyoruz Yeni Manisa’yı kurmakla Eski Manisa’nın korunmasına katkıda bulunduğumuzu düşünüyoruz. Keşke yeni kenti planlamakta ve kurmakta geç kalınmasaydı demekten kendimi alamıyorum.

KENTLER İNTİKAM ALIR

Düzensiz biçimde büyüttüğümüz kentlerin intikam aldığını da unutmayacağız. Bu nedenle yeni düzenli kentler kurmalıyız.  Kurduğumuz kentlerde etik ve estetik ayrılmaz ikili olacaktır.

Yeni Manisa'da yollarımızın kesiştiği selamlaştığımız alanlarımız var. Birlikte olabileceğimiz sosyal donatılarımız var.


Sağlıklı kentleşme ve kentlileşme toplumsal barışın ve dayanışmanın güvencesidir
 

Altını çizerek bir daha yinelemeliyim ki; Sağlıklı kentleşme olmadan gelişme kentlileşme olmadan demokrasi olmuyor. Türkiye kentleşerek gelişecek, çağdaş demokrasisini kentlileşerek güçlendirecektir.

Kentleşme ve kentlileşme ile birlikte Sivil Toplum Örgütleri ve sivil insiyatif gelişip güçlenecektir.  Böylece ulusal ve uluslararası dayanışma ve barışa büyük katkı sağlanmış olacaktır.

Yeni Manisa Projesi ile karşılıklı sevgi, saygı ve iyi komşuluk ilişkileri, çevreye uyum, doğa sevgisi, barış, kardeşlik, dayanışma gibi evrensel değerlerin korunup güçlendirilmesi ve yepyeni umutların filizlendirileceği yeni bir yerleşim, sağlıklı kentleşme ve kentlileşme olarak özetleyebileceğimiz yeni bir yaşam biçimi amaçladık ve bu amacımızın gelişmesi için var gücümüzle çalıştık...

Yeni Manisa Projesi, yeni yerleşimler kurulurken, örnek alınması gereken bir projedir. Projenin gerçekleştirilmesi için yaptığımız çalışma sürecinde elde ettiğimiz bilgi birikimi ve kazanılan deneyim toplumun ortak malı olarak görülmeli ve mutlaka yararlanılmalıdır.

ÇAĞDAŞ TOPLUM ÖDÜLLENDİREN TOPLUMDUR

Bu proje bir Avrupa kentinde gerçekleştirilmiş olsaydı, bu projenin sahiplerine ulusal düzeyde ödüller verilirdi. Adları ve anıları yaşatılırdı. Ne yazık ki, yöneticilerimiz ödüllendirmeyi, halkımız teşekkür etmeyi yetince bilmiyor. Yıkıcı eleştiride üstümüze yok, ancak yapıcı eleştiride ve katkıda çok yetersiz kalıyoruz. İnsanları yukarı çekmek için çalışanlardan çok, ayağından aşağıya çekmek için asılanlar oluyor. Bunlarda proje ile kazanılan deneyimlerdir... Taş üstüne taş koyanlar, sorunları çözenler, gelişmeye katkı yapanlar, uygarlığa yol açanlar ödüllendirilmeli. Ödüllendirme insanlar öldükten sonra değil, insanlar yaşarken yapılmalı...

                                                                                         

                                                                                                     MUSTAFA PALA
                                                                                                  Kent Kooperatifçisi
                                                                                                 Manisa Birlik Başkanı




 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve manisadenge.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.