2014 yılında çıkarılan yasa, hem ilçe belediyelerini hem de büyükşehir belediyelerini hantal bir yapıya sürüklemekle kalmamış, aynı zamanda son derece merkeziyetçi bir anlayışı da beraberinde getirmiştir. Bu merkeziyetçi yapı, ortaya çıkardığı yüksek maliyetleri doğrudan vatandaşın sırtına yüklemiştir. *** Zaten yeterince ağır bir devlet yapılanmasına sahip olan ülkemizde, “Bütünşehir Yasası” ile belediyelerin de hantallaştırılması; hem büyük bir külfeti hem de ciddi hizmet aksamalarını beraberinde getirmiştir. O dönemlerde bu riskleri dile getirdik, ancak aksayan yönlerin zaman içinde yasal düzenlemelerle düzeltileceği söylenmişti. Ne var ki aradan geçen onca yıla rağmen hiçbir düzenleme yapılmamıştır. *** Bugün ilçe belediyeleri tamamen merkeze bağımlı hâle getirilmiş, kendi başına iş yapamaz bir konuma düşmüştür. Büyükşehir belediyelerinin ise çoğu zaman kendi siyasi partilerinden olan ilçe belediyelerine daha fazla yatırım yapma eğilimine girdiği görülmektedir. Bu nedenle açılan harcama tünellerinin ucunda bir ışık görünmemektedir. *** Sonuç olarak olan yine vatandaşa olmaktadır. Bu devletçi ve aşırı merkeziyetçi anlayış, hem enflasyonu hem de hayat pahalılığını artırarak devletin hantallığını daha da derinleştirmektedir. *** Bu nedenle söz konusu yasanın bir an önce değiştirilmesi ve yerel yönetimlerin tam anlamıyla demokratik bir yapıya kavuşturulması zorunluluktur. Unutmayalım ki, yerelleşmek demek demokratikleşmek demektir.