Ramazan Duman
Köşe Yazarı
Ramazan Duman
 

HÜKÜMETTE ERKEN SEÇİM TELAŞI MI BAŞLADI?

Daha önce hükümet tarafından olmaz denilen ve hiç itibara alınmayan kanunlar hızla hayata geçirilmeye başlandı. Önce 3600 ek gösterge onaylandı. Ardından asgari ücrete ek zam yapıldı. Emekliye zor denilen zammın fazlası verildi. EYT yıllar sonra hükümetin gündemine girdi. Olmaz dedikleri KYK affı bir anda çıktı. Yunusemre belediyesi işçi maaaşları 8000 tl oldu. Mazot ve benzin fiyatları düştü. * Bu saydıklarımın hepsi  resmin bir parçası, ülkede geleceği okumak için kahin olmaya gerek yok. Perşembenin gelişi çarşambadan belli. Bugün sayın Bahçeli "Her şeye rağmen içinde bulunduğumuz bu tablo erken seçimi kaçınılmaz kılmıştır" derse erken seçim için start verilmiş olur. Bunu der mi bilemem ama, yapılan icraatlar sanki seçimi gösteriyor. Manisa Milletvekili sayın Baybatur'un "Sahalara iniyoruz" demesi olası erken seçim çalışmalarının işareti gibi geliyor bana. EKONOMİK VERİLER HER GEÇEN GÜN KÖTÜLEŞİYOR Sayın Kılıçdaroğlu ilk defa ortaya  "Artık AK Parti birinci parti değil" diyerek partisine olan özgüveni yenilemiş ve partide ayrı bir heyecan uyandırmıştır. Ekonominin kötü gittiği zamanlarda halkın görüşünün çok önemi olmuyor. Her kesim hükümetten neler aldığına, muhalefetten de neleri vaad ettiğine bakar. Ekonominin zor da olması, halkın alım gücünün düşmesi, Türk lirasının dolar karşısında erimesi, enflasyonun önlenemez yükselişi tüm bu verilerin önüne geçilmediği takdirde, hem hükümet kanadının hem de halkın sorunları bitmeyecek aksine artarak devam edecek manasına gelmektedir. * Evet hükümet, halkın yaşadığı ekonomik zorlukları biliyor ama zamanında müdahale etme konusunda geç kalıyor. Yani baktığımız zaman son günlerde yapılan zamlar KYK konusu, bayramlarda ikramiye, EYT gibi konular takdir edelim ki, hepsi sayın Kılıçdaroğlu'nun gündeme getirdiği konular. Zaten CHP şimdiye kadar ele avuça gelmeyen konularda hükümeti eleştiri yağmuruna tutacağına bu tip halkın güncel konularını dile getirseydi, şimdi çok farklı yerlerde olurdu. Yapıcı muhalefet, hükümetlerin daha diri olmasını ve daha az hata yapmasını sağlıyor. İŞÇİ, MEMUR, EMEKLİYE NASIL SAHİP ÇIKILDIYSA ESNAF VE ÇİFTÇİYE DE AYNI ŞEKİLDE SAHİP ÇIKILMALI İşçi, memur, emekli hepsininin parasını devlet topladığı vergilerden ödüyor. Hakkını yemeyelim hükümet bu yıl ne işçiyi ne de memuru artan enflasyon oranlarına ezdirmemeye çalıştı. Asgari ücrete şimdiye kadar hiç yapılmayan ek zam yaptı. Ama esnaf ve çiftçi bu ülkenin en gariban kesimi kaldı. Gübre fiyatları, mazot, işçilik, tohum, zirai aletler aldı başını gitti. Böyle olmasına rağmen çiftçi yine üretti yine üretti. Bıkmadı, yılmadı mazot 30 tl oldu yine çalıştırdı traktörünü. Esnaf da aynı şekilde pandemi oldu her yer kapandı, ama esnaf yine kira ödedi, stopaj ödedi, tabela vergisi ödedi, internet ödedi ama yılmadı. * Şimdi sıra hükümete geldi. Esnafın, çiftçinin yüzünün gülmesini ve ülke için üretmesini istiyorsa kesenin ağzını açma vaktidir. Yine çiftçilerimizi üç beş tane tüccarın eline bırakacaksa vay halimize. Devlet burada garantörlük yapacak, elini masaya vuracak ve diyecek ki "Üzüm, pamuk, mısır şu para altında kimse alım yapmayacak" ve TMO'lara vereceği talimatla hiç bir üreticiyi mağdur durumda bırakmayacak. Gerekirse ziraat bankasına ve tarım kredilerine borçlar ötelenecek ya da yeniden yapılandırılacak. * Ama üzüldüğüm bir nokta var. Memur, işçi, emekli gibilerin haklarını savunan ve hükümet ile pazarlık yapan dev sendikalar var. Oysa çiftçinin ya da esnafın neyi var? hiçbir şeyi yok. 
Ekleme Tarihi: 27 Temmuz 2022 - Çarşamba
Ramazan Duman

HÜKÜMETTE ERKEN SEÇİM TELAŞI MI BAŞLADI?

Daha önce hükümet tarafından olmaz denilen ve hiç itibara alınmayan kanunlar hızla hayata geçirilmeye başlandı. Önce 3600 ek gösterge onaylandı. Ardından asgari ücrete ek zam yapıldı. Emekliye zor denilen zammın fazlası verildi. EYT yıllar sonra hükümetin gündemine girdi. Olmaz dedikleri KYK affı bir anda çıktı. Yunusemre belediyesi işçi maaaşları 8000 tl oldu. Mazot ve benzin fiyatları düştü.

*

Bu saydıklarımın hepsi  resmin bir parçası, ülkede geleceği okumak için kahin olmaya gerek yok. Perşembenin gelişi çarşambadan belli. Bugün sayın Bahçeli "Her şeye rağmen içinde bulunduğumuz bu tablo erken seçimi kaçınılmaz kılmıştır" derse erken seçim için start verilmiş olur. Bunu der mi bilemem ama, yapılan icraatlar sanki seçimi gösteriyor.

Manisa Milletvekili sayın Baybatur'un "Sahalara iniyoruz" demesi olası erken seçim çalışmalarının işareti gibi geliyor bana.

EKONOMİK VERİLER HER GEÇEN GÜN KÖTÜLEŞİYOR

Sayın Kılıçdaroğlu ilk defa ortaya  "Artık AK Parti birinci parti değil" diyerek partisine olan özgüveni yenilemiş ve partide ayrı bir heyecan uyandırmıştır. Ekonominin kötü gittiği zamanlarda halkın görüşünün çok önemi olmuyor. Her kesim hükümetten neler aldığına, muhalefetten de neleri vaad ettiğine bakar. Ekonominin zor da olması, halkın alım gücünün düşmesi, Türk lirasının dolar karşısında erimesi, enflasyonun önlenemez yükselişi tüm bu verilerin önüne geçilmediği takdirde, hem hükümet kanadının hem de halkın sorunları bitmeyecek aksine artarak devam edecek manasına gelmektedir.

*

Evet hükümet, halkın yaşadığı ekonomik zorlukları biliyor ama zamanında müdahale etme konusunda geç kalıyor. Yani baktığımız zaman son günlerde yapılan zamlar KYK konusu, bayramlarda ikramiye, EYT gibi konular takdir edelim ki, hepsi sayın Kılıçdaroğlu'nun gündeme getirdiği konular. Zaten CHP şimdiye kadar ele avuça gelmeyen konularda hükümeti eleştiri yağmuruna tutacağına bu tip halkın güncel konularını dile getirseydi, şimdi çok farklı yerlerde olurdu. Yapıcı muhalefet, hükümetlerin daha diri olmasını ve daha az hata yapmasını sağlıyor.

İŞÇİ, MEMUR, EMEKLİYE NASIL SAHİP ÇIKILDIYSA ESNAF VE ÇİFTÇİYE DE AYNI ŞEKİLDE SAHİP ÇIKILMALI

İşçi, memur, emekli hepsininin parasını devlet topladığı vergilerden ödüyor. Hakkını yemeyelim hükümet bu yıl ne işçiyi ne de memuru artan enflasyon oranlarına ezdirmemeye çalıştı. Asgari ücrete şimdiye kadar hiç yapılmayan ek zam yaptı. Ama esnaf ve çiftçi bu ülkenin en gariban kesimi kaldı. Gübre fiyatları, mazot, işçilik, tohum, zirai aletler aldı başını gitti. Böyle olmasına rağmen çiftçi yine üretti yine üretti. Bıkmadı, yılmadı mazot 30 tl oldu yine çalıştırdı traktörünü. Esnaf da aynı şekilde pandemi oldu her yer kapandı, ama esnaf yine kira ödedi, stopaj ödedi, tabela vergisi ödedi, internet ödedi ama yılmadı.

*

Şimdi sıra hükümete geldi. Esnafın, çiftçinin yüzünün gülmesini ve ülke için üretmesini istiyorsa kesenin ağzını açma vaktidir. Yine çiftçilerimizi üç beş tane tüccarın eline bırakacaksa vay halimize. Devlet burada garantörlük yapacak, elini masaya vuracak ve diyecek ki "Üzüm, pamuk, mısır şu para altında kimse alım yapmayacak" ve TMO'lara vereceği talimatla hiç bir üreticiyi mağdur durumda bırakmayacak. Gerekirse ziraat bankasına ve tarım kredilerine borçlar ötelenecek ya da yeniden yapılandırılacak.

*

Ama üzüldüğüm bir nokta var. Memur, işçi, emekli gibilerin haklarını savunan ve hükümet ile pazarlık yapan dev sendikalar var. Oysa çiftçinin ya da esnafın neyi var? hiçbir şeyi yok. 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve manisadenge.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.