Lütfi  Vural
Köşe Yazarı
Lütfi Vural
 

YETERSİZ ALTYAPI SELLERİ ARTIRIYOR ÇÖZÜM YEŞİL ALTYAPI

Son yıllarda özellikle yerleşim yerlerinde şiddetli yağış ve ani gelişen seller daha sık yaşanmaya başladı. Oluşan afetlerden dolayı ekonomik kayıplar da artmaya başladı. Verdiği zararlar sadece ekonomik olarak artmadı, gelecek için kaygıları da artırdı. Sürdürülebilir yaşam sorgulanmaya başladı. BU SENE YAĞAN YAĞIŞLAR UZUN SÜRDÜ Bölgemizde mayıs ayından beri şiddetli yağışlar etkili oluyor. Genellikle yaz mevsimine geçişte zaman zaman sağanak yağışlar etkili olur ve halk arasında kırkikindi yağışları olarak adlandırılır. Bu durum, gün içerisinde yeryüzünün aşırı ısınması ve üst seviyenin de normaline göre soğuk olması ile oluşan sıcaklık farkından dolayı öğle saatlerinde oluşmaya başlayan bulutlanmanın zaman içerisinde yoğunlaşarak yağışa geçmesidir. Bu sene yağan yağışlar uzun sürdü. Bu durumu çok değişik nedenlere bağlayanlar var. İklim değişikliğinden tutun da el-nino etkisine kadar birçok neden sayan var. Yağışların uzun sürdüğü bir gerçek. Peki, yağan bu yağış miktarlarına göre özellikle yerleşim yerlerindeki sellerin gerçekleşmesi doğal mı? İlk önce bu durumu sorgulamamız gerekiyor. Sonrada yağışların neden uzun sürdüğünü araştırmamız gerekiyor. SOKAKLAR SU KANALI HALİNE GELDİ Son dönemdeki yağışlardan dolayı, Saruhanlı, Mutevelli, Koldere, Turgutlu, Sarıgöl ve Demirci zarar gördü. Dün Akhisar kent merkezinde etkili olan yağış su baskınlarına neden oldu. Devlet Hastanesini su bastı, hastalar tahliye edildi. Sokaklar adeta su kanalı haline geldi. YEŞİL ALANLAR HIZLA AZALDI Günümüzde nüfusun büyük bir kısmı şehirlerde yaşıyor. Ülkemizde de kentli nüfus kırsal kesime göre daha fazla. Son dönemlerdeki tarım politikaları kentlere göçü artırdı. Şehirler iklim değişikliğinin ve küresel ısınmanın en büyük sorumlusu oldu. Yerleşim yerlerinde yapılaşma arttı. Kırsaldan kente göç ve artan nüfusa paralel olarak kentler daha geniş alanlara yayıldı. Betonlaşma, yapı stoğu ve asfalt miktarı arttı. Yeşil alanlar hızla azaldı. Yukarıdan baktığında 3 şey görüyorsunuz; çatı, beton ve asfalt. Bu durumda yağan yağış nereye gidecek? Çatılardan ve yağmur oluklarından inen sular toprak tarafından emilemiyor. Yeşil alanlar yetersiz. Bu suları biriktirmek için bir düzeneğiniz yok. Ya altyapıya veriyorsunuz ya da caddelere. Yollar ve caddeler sulama kanalına dönüyor. Ya da taşan bir nehir gibi her şeyi sürüklüyor. En çok yer altı geçitlerinde su birikiyor. Eğer dere yataklarını yerleşime açmışsanız bu durum afete dönüşüyor.  YEŞİL UYGULAMALAR ARTIRILIYOR Şehirleri giderek daha çok etkilemeye başlayan doğal afetlerin başında şiddetli yağış, ani seller ve sıcak hava dalgaları geliyor. Bu afetlerden korunmanın ve etkilerini azaltmanın yolu yeşil altyapı uygulamalarından geçiyor. “Yeşil altyapı”ismi yeni duyulmaya başladı. Bizim imar mevzuatımızda “altyapı” tanımı yer alıyor ancak “yeşil altyapı” tanımı henüz yer almıyor. Yeşil altyapı, özellikle şehirlerde doğal ortamı artıran ve bir bütün olarak değerlendiren bir yaklaşım. Bir şehirdeki parklar ve yeşil alanlar tek tek değil tamamı bir bütün olarak ele alınıyor. Bu alanları birbiri ile birleştirmek için yeşil koridorlar ve su yolları oluşturuluyor. Hepsi bütün olarak bir ekosistem oluşturuyor. Yeşil uygulamalar artırılıyor. Yapay göletler ve su yolları inşa ediliyor. Yağmur suyunu tutan ve biriktiren depolar yapılıyor. Çatılardan inen yağmur olukları buraya bağlanıyor. Apartmanların ve sitelerin bahçelerinde yağmur suyunu süzen geçirimli zeminler oluşturuluyor. Anayol kenarlarında ve yaya yollarında suyu hızla emen geçirimli malzemeler döşeniyor. Bunlarda yeşil altyapının bir parçası. Yağmur suyunu biriktiren sistemlere “sünger kent” uygulamaları deniyor. ALTYAPININ GÖZDEN GEÇİRİLMESİ GEREKİYOR Son zamanlarda yağan yağışların en çok yerleşim yerlerinde etkili olduğunu görüyoruz. Eğer tedbir alınmazsa bundan sonrada aynı sorunlarla tekrar karşılaşacağız. Bunun için altyapının gözden geçirilmesi gerekiyor. Mazgallar sürekli kontrol edilip temiz tutulmalıdır. Yerleşim yerlerindeki yeşil alanlar artırılmalıdır. Anayol kenarlarına ve yürüyüş yollarına suyu emen ve geçirimli malzeme döşenmelidir. Apartman ve sitelerde yağmur suyunun biriktirilmesi için depolama düzeneğinin kurulması gerekiyor. Bu uygulamalar için yerel yönetimler harekete geçmeli ve “yeşil altyapı”anlayışı ile bir bütün olarak ele almalıdır.            
Ekleme Tarihi: 19 Haziran 2023 - Pazartesi
Lütfi  Vural

YETERSİZ ALTYAPI SELLERİ ARTIRIYOR ÇÖZÜM YEŞİL ALTYAPI

Son yıllarda özellikle yerleşim yerlerinde şiddetli yağış ve ani gelişen seller daha sık yaşanmaya başladı. Oluşan afetlerden dolayı ekonomik kayıplar da artmaya başladı. Verdiği zararlar sadece ekonomik olarak artmadı, gelecek için kaygıları da artırdı. Sürdürülebilir yaşam sorgulanmaya başladı.

BU SENE YAĞAN YAĞIŞLAR UZUN SÜRDÜ

Bölgemizde mayıs ayından beri şiddetli yağışlar etkili oluyor. Genellikle yaz mevsimine geçişte zaman zaman sağanak yağışlar etkili olur ve halk arasında kırkikindi yağışları olarak adlandırılır. Bu durum, gün içerisinde yeryüzünün aşırı ısınması ve üst seviyenin de normaline göre soğuk olması ile oluşan sıcaklık farkından dolayı öğle saatlerinde oluşmaya başlayan bulutlanmanın zaman içerisinde yoğunlaşarak yağışa geçmesidir. Bu sene yağan yağışlar uzun sürdü. Bu durumu çok değişik nedenlere bağlayanlar var. İklim değişikliğinden tutun da el-nino etkisine kadar birçok neden sayan var. Yağışların uzun sürdüğü bir gerçek. Peki, yağan bu yağış miktarlarına göre özellikle yerleşim yerlerindeki sellerin gerçekleşmesi doğal mı? İlk önce bu durumu sorgulamamız gerekiyor. Sonrada yağışların neden uzun sürdüğünü araştırmamız gerekiyor.

SOKAKLAR SU KANALI HALİNE GELDİ

Son dönemdeki yağışlardan dolayı, Saruhanlı, Mutevelli, Koldere, Turgutlu, Sarıgöl ve Demirci zarar gördü. Dün Akhisar kent merkezinde etkili olan yağış su baskınlarına neden oldu. Devlet Hastanesini su bastı, hastalar tahliye edildi. Sokaklar adeta su kanalı haline geldi.

YEŞİL ALANLAR HIZLA AZALDI

Günümüzde nüfusun büyük bir kısmı şehirlerde yaşıyor. Ülkemizde de kentli nüfus kırsal kesime göre daha fazla. Son dönemlerdeki tarım politikaları kentlere göçü artırdı. Şehirler iklim değişikliğinin ve küresel ısınmanın en büyük sorumlusu oldu. Yerleşim yerlerinde yapılaşma arttı. Kırsaldan kente göç ve artan nüfusa paralel olarak kentler daha geniş alanlara yayıldı. Betonlaşma, yapı stoğu ve asfalt miktarı arttı. Yeşil alanlar hızla azaldı. Yukarıdan baktığında 3 şey görüyorsunuz; çatı, beton ve asfalt. Bu durumda yağan yağış nereye gidecek? Çatılardan ve yağmur oluklarından inen sular toprak tarafından emilemiyor. Yeşil alanlar yetersiz. Bu suları biriktirmek için bir düzeneğiniz yok. Ya altyapıya veriyorsunuz ya da caddelere. Yollar ve caddeler sulama kanalına dönüyor. Ya da taşan bir nehir gibi her şeyi sürüklüyor. En çok yer altı geçitlerinde su birikiyor. Eğer dere yataklarını yerleşime açmışsanız bu durum afete dönüşüyor. 

YEŞİL UYGULAMALAR ARTIRILIYOR

Şehirleri giderek daha çok etkilemeye başlayan doğal afetlerin başında şiddetli yağış, ani seller ve sıcak hava dalgaları geliyor. Bu afetlerden korunmanın ve etkilerini azaltmanın yolu yeşil altyapı uygulamalarından geçiyor. “Yeşil altyapı”ismi yeni duyulmaya başladı. Bizim imar mevzuatımızda “altyapı” tanımı yer alıyor ancak “yeşil altyapı” tanımı henüz yer almıyor. Yeşil altyapı, özellikle şehirlerde doğal ortamı artıran ve bir bütün olarak değerlendiren bir yaklaşım. Bir şehirdeki parklar ve yeşil alanlar tek tek değil tamamı bir bütün olarak ele alınıyor. Bu alanları birbiri ile birleştirmek için yeşil koridorlar ve su yolları oluşturuluyor. Hepsi bütün olarak bir ekosistem oluşturuyor. Yeşil uygulamalar artırılıyor. Yapay göletler ve su yolları inşa ediliyor. Yağmur suyunu tutan ve biriktiren depolar yapılıyor. Çatılardan inen yağmur olukları buraya bağlanıyor. Apartmanların ve sitelerin bahçelerinde yağmur suyunu süzen geçirimli zeminler oluşturuluyor. Anayol kenarlarında ve yaya yollarında suyu hızla emen geçirimli malzemeler döşeniyor. Bunlarda yeşil altyapının bir parçası. Yağmur suyunu biriktiren sistemlere “sünger kent” uygulamaları deniyor.

ALTYAPININ GÖZDEN GEÇİRİLMESİ GEREKİYOR

Son zamanlarda yağan yağışların en çok yerleşim yerlerinde etkili olduğunu görüyoruz. Eğer tedbir alınmazsa bundan sonrada aynı sorunlarla tekrar karşılaşacağız. Bunun için altyapının gözden geçirilmesi gerekiyor. Mazgallar sürekli kontrol edilip temiz tutulmalıdır. Yerleşim yerlerindeki yeşil alanlar artırılmalıdır. Anayol kenarlarına ve yürüyüş yollarına suyu emen ve geçirimli malzeme döşenmelidir. Apartman ve sitelerde yağmur suyunun biriktirilmesi için depolama düzeneğinin kurulması gerekiyor. Bu uygulamalar için yerel yönetimler harekete geçmeli ve “yeşil altyapı”anlayışı ile bir bütün olarak ele almalıdır.

 

 

 

 

 

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve manisadenge.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.