Mustafa ATALAY
Köşe Yazarı
Mustafa ATALAY
 

VELİLERE ÖNERİLER

Değerli dostlar, bu hafta okullar açıldı. 20 milyona yakın öğrenci yeni eğitim öğretim yılına başladı. 2025-2026 eğitim öğretim yılının öğrencilerimiz, öğretmenlerimiz ve velilerimiz için huzurlu, başarılı ve verimli geçmesini diliyorum. *** Bu haftaki yazımızın içeriğini, başlıktan da anlaşılacağı üzere öğrencisi olan anne-babalara öneriler ve hatırlatmalar oluşturuyor. Bu konularla ilgili sosyal medyada ve internet ortamında oldukça çok bilgi ve paylaşım var. Onlarca eğitimci, pedagog ve psikolog, bu tür bilgiyi paylaşıyor. Ben de siz değerli okyucularımız ve özellikle okul çağında çocuğu olan anne babalar için bu önemli bilgileri paylaşmak istedim. Yararlı olacağı düşüncesi ile başlayalım. Çocuklarımıza Giyimlerle ya da Görünüşle Alay Etmemeyi Öğretelim. Çocuğumuza, birinin her gün aynı giysiyi giymesinin, saçının farklı taranmasının, fiziksel özelliğinin ya da kilosunun dalga konusu olamayacağını anlatalım. Herkesin farklı görünebileceğini ve bu durumun onun değerlerini değiştirmediğini bilsin. Her çocuk farklıdır ve bu farklılıklar onları değerli kılar. Çocuğumuza Kimsenin Değerinin Eşyalarla Ölçülemediğini Anlatalım. Çocuğumuza, eski bir çanta ya da yıpranmış bir ayakkabının sahibinin hayallerini küçültmediğini açıklayalım. Yeni çantalar, pahalı ayakkabılar insanı daha iyi yapmaz. Çocuğumuza, eşyaların değil kalbin, duygunun, davranışın önemini anlatalım. Çocuğumuza Konuşma ve Öğrenme Güçlükleriyle Dalga Geçilmemesi Gerektiğini Anlatalım. Çocuğumuza, kekemeliğin, bazı sözcükleri zor söylemenin ya da özel gereksinimlerin ayıp olmadığını öğretelim. Her çocuğun öğrenme hızı ve yöntemi farklıdır. Çocuğumuza Farklılığın Güzellik Olduğunu Gösterelim. Çocuğumuza, insanların saç renginden konuşma biçimine kadar her özelliğinin dünyayı daha renkli kıldığını anlatalım. “Farklı olmak”, dışlanmak değil; bizi birbirimizden farklı ve özel kılan bir güzelliktir. Çocuğumuza Sözlerin Gücünü Öğretelim. Çocuğumuza, ad (lakap) takmanın, alay etmenin ve dışlamanın kalpleri incitebileceğini anlatalım. Nazik sözlerin dostlukları güçlendirdiğini, kötü sözlerin ise yaralar açtığını bilsin. Çocuğumuza Okulun Amacını Hatırlatalım. Çocuğumuza, okulun yarışmak ya da başkasını küçük görmek için değil; birlikte öğrenmek, paylaşmak ve büyümek için var olduğunu öğretelim. Çocumuza Nazik Olmanın Gücünü Gösterelim. Çocuğumuza, küçük bir gülümsemenin, “Gel, birlikte oynayalım.” demenin ne kadar değerli olduğunu anlatatılım. Başkalarına gösterdiğimiz sevgi, saygı ve nezaket hem onların hem de bizim kalbimizi ısıtır. Çocuğumuza Başkalarına Yardım Etmeyi Öğretelim. Çocuğumuz, zor durumda kalan bir arkadaşına el uzatmanın, onu dışlamaktan çok daha değerli olduğunu bilsin. Düşen bir arkadaşına “İyi misin? Canın acıyor mu?” demek bile dayanışmanın en güzel örneğidir. Çocuğumuza Empati Kurmayı Öğretelim. Çocuğumuza “Eğer onun yerinde ben olsaydım ne hissederdim?” sorusunu kendisine sormayı alışkanlık haline getirmesini öğretelim. Arkadaşını üzgünken gördüğünde “Ben olsaydım ne hissederdim?” diye düşünmesini sağlayalım. Böylece çocuğumuz, duyguları anlamayı öğrenecektir. Her Şey Evde Başlar. Çocuğumuzun Çantasına, Yüreğine Sevgi Koyduğumuzdan Emin Olalım. Her şey evde başlar. Çocuğumuzun çantasına defterini, kalemini koyuyoruz. Peki ya sevgi, sabır ve merhamet? İşte asıl yol arkadaşları onlar. Çocuğumuz okula yüreği sevgi, saygı ve merhamet dolu gitsin ki dünyayı da sevgiyle, merhametle doldursun. Çünkü çocuklarımızın yüreğine koyduğunuz sevgiyi, merhameti yaşamı boyunca taşıyacak. *** Ele aldığımız bu konunun önemli ve yararlı olduğunu düşünüyorum. Haftaya benzer içerikleri de aktarmak dileğiyle… Sözün Özü: Sana nasıl davranmalarını istersen sen de başkalarına öyle davran. Fakat ilk iyi davranışı sen yap. David Hume  
Ekleme Tarihi: 09 Eylül 2025 -Salı

VELİLERE ÖNERİLER

Değerli dostlar, bu hafta okullar açıldı. 20 milyona yakın öğrenci yeni eğitim öğretim yılına başladı. 2025-2026 eğitim öğretim yılının öğrencilerimiz, öğretmenlerimiz ve velilerimiz için huzurlu, başarılı ve verimli geçmesini diliyorum.

***

Bu haftaki yazımızın içeriğini, başlıktan da anlaşılacağı üzere öğrencisi olan anne-babalara öneriler ve hatırlatmalar oluşturuyor. Bu konularla ilgili sosyal medyada ve internet ortamında oldukça çok bilgi ve paylaşım var. Onlarca eğitimci, pedagog ve psikolog, bu tür bilgiyi paylaşıyor. Ben de siz değerli okyucularımız ve özellikle okul çağında çocuğu olan anne babalar için bu önemli bilgileri paylaşmak istedim. Yararlı olacağı düşüncesi ile başlayalım.

Çocuklarımıza Giyimlerle ya da Görünüşle Alay Etmemeyi Öğretelim.

Çocuğumuza, birinin her gün aynı giysiyi giymesinin, saçının farklı taranmasının, fiziksel özelliğinin ya da kilosunun dalga konusu olamayacağını anlatalım. Herkesin farklı görünebileceğini ve bu durumun onun değerlerini değiştirmediğini bilsin. Her çocuk farklıdır ve bu farklılıklar onları değerli kılar.

Çocuğumuza Kimsenin Değerinin Eşyalarla Ölçülemediğini Anlatalım.

Çocuğumuza, eski bir çanta ya da yıpranmış bir ayakkabının sahibinin hayallerini küçültmediğini açıklayalım. Yeni çantalar, pahalı ayakkabılar insanı daha iyi yapmaz. Çocuğumuza, eşyaların değil kalbin, duygunun, davranışın önemini anlatalım.

Çocuğumuza Konuşma ve Öğrenme Güçlükleriyle Dalga Geçilmemesi Gerektiğini Anlatalım.

Çocuğumuza, kekemeliğin, bazı sözcükleri zor söylemenin ya da özel gereksinimlerin ayıp olmadığını öğretelim. Her çocuğun öğrenme hızı ve yöntemi farklıdır.

Çocuğumuza Farklılığın Güzellik Olduğunu Gösterelim.

Çocuğumuza, insanların saç renginden konuşma biçimine kadar her özelliğinin dünyayı daha renkli kıldığını anlatalım.Farklı olmak”, dışlanmak değil; bizi birbirimizden farklı ve özel kılan bir güzelliktir.

Çocuğumuza Sözlerin Gücünü Öğretelim.

Çocuğumuza, ad (lakap) takmanın, alay etmenin ve dışlamanın kalpleri incitebileceğini anlatalım. Nazik sözlerin dostlukları güçlendirdiğini, kötü sözlerin ise yaralar açtığını bilsin.

Çocuğumuza Okulun Amacını Hatırlatalım.

Çocuğumuza, okulun yarışmak ya da başkasını küçük görmek için değil; birlikte öğrenmek, paylaşmak ve büyümek için var olduğunu öğretelim.

Çocumuza Nazik Olmanın Gücünü Gösterelim.

Çocuğumuza, küçük bir gülümsemenin, “Gel, birlikte oynayalım.” demenin ne kadar değerli olduğunu anlatatılım. Başkalarına gösterdiğimiz sevgi, saygı ve nezaket hem onların hem de bizim kalbimizi ısıtır.

Çocuğumuza Başkalarına Yardım Etmeyi Öğretelim.

Çocuğumuz, zor durumda kalan bir arkadaşına el uzatmanın, onu dışlamaktan çok daha değerli olduğunu bilsin. Düşen bir arkadaşına “İyi misin? Canın acıyor mu?” demek bile dayanışmanın en güzel örneğidir.

Çocuğumuza Empati Kurmayı Öğretelim.

Çocuğumuza “Eğer onun yerinde ben olsaydım ne hissederdim?” sorusunu kendisine sormayı alışkanlık haline getirmesini öğretelim. Arkadaşını üzgünken gördüğünde “Ben olsaydım ne hissederdim?” diye düşünmesini sağlayalım. Böylece çocuğumuz, duyguları anlamayı öğrenecektir.

Her Şey Evde Başlar. Çocuğumuzun Çantasına, Yüreğine Sevgi Koyduğumuzdan Emin Olalım.

Her şey evde başlar. Çocuğumuzun çantasına defterini, kalemini koyuyoruz. Peki ya sevgi, sabır ve merhamet? İşte asıl yol arkadaşları onlar. Çocuğumuz okula yüreği sevgi, saygı ve merhamet dolu gitsin ki dünyayı da sevgiyle, merhametle doldursun. Çünkü çocuklarımızın yüreğine koyduğunuz sevgiyi, merhameti yaşamı boyunca taşıyacak.

***

Ele aldığımız bu konunun önemli ve yararlı olduğunu düşünüyorum. Haftaya benzer içerikleri de aktarmak dileğiyle…

Sözün Özü:

Sana nasıl davranmalarını istersen sen de başkalarına öyle davran. Fakat ilk iyi davranışı sen yap. David Hume

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve manisadenge.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.